Normal insanlar, gaf yaptýklarýnda ya da baþkalarýna haksýzlýk olacak bir beyanda bulunduklarýnda çýkýp özür dilerler ya da haksýzlýk ettikleri kiþi ve kiþiler tarafýndan “affedilmelerini” talep ederler.
Bunlar “normal” insanlar içindir...
Kemal Kýlýçdaroðlu’ndan söz ediyoruz...
Ýftirayý ve “yalan”ý sistematik hale getirmiþ, rahatça iftira atabilsin diye kendisi için “iftira fonu” kurulmuþ bir adam...
Bu adam, ayný zamanda, ana muhalefet partisinin lideri...
Seçim kazanýrsa iktidara gelecek, ülkeyi yönetecek...
Gelgelelim, ayný zamanda hakkýnda söylenebilecek bütün olumsuz sýfatlarý tüketmiþ (çünkü ne söylerseniz söyleyin, artýk etki etmiyor), yüzü ve utanmasý olmayan bir adam...
Hatýrlarsanýz, geçen Salý günü, grup toplantýsýnda bir fotoðraf göstermiþti.
Bir kadýn, çöp kutusunun içinde yiyecek arýyordu...
Kýlýçdaroðlu’nun kavlince, ülkede korkunç bir yoksulluk vardý, aha bu fotoðraf da (çöpte yiyecek arayan gariban kadýnýn fotoðrafý da) bunun kanýtýydý.
Sonra o kadýn çýktý, “Ben çöpte yiyecek filan aramýyorum. Durumum iyi... 4 adet evim var. O yiyecekleri aç hayvanlar için topluyordum” dedi ve “yalancýlýkla” suçladýðý Kýlýçdaroðlu’nu mahkemeye vereceðini söyledi.
Siz Kýlýçdaroðlu’nun yerinde olsaydýnýz ne yapardýnýz?
Özür dilerdiniz...
Çünkü normal insansýnýz...
Ne bileyim, o hadiseyi ve kendinizi unutturmaya çalýþýrdýnýz.
En azýndan mahcup olurdunuz... Yüzünüz kýzardý...
Hayýr, Kýlýçdaroðlu öyle yapmadý, hiç mahcup olmadý, hiç yüzü kýzarmadý ve çýkýp þöyle bir açýklama yaptý: (Aynen alýntýlýyorum ki malzemeyi daha iyi tanýyabilesiniz) “Geçen salý günü bir fotoðraf gösterdim. Bir kadýn çöp kutusunun içinde bir þeyler arýyor. Bu gazetelerde yer aldý. Benim içimi acýttý. Böyle bir tablo 21. yüzyýl Türkiye’sinde içimi acýttý. Bir kadýn çöp kutusunda ne arýyor dedim? Bu kadýn varlýklý bir kadýndýr, vs. dediler. Kim dedi bunlarý. Havuz medyasý söylüyor. Kadýnýn yüzü görünmüyor. Bu tablo 21. yüzyýl Türkiye’sinin bir gerçeðidir. O toplantýdan bir kaç gün önce sokak ekonomisi çalýþtayý yaptýk. 6 milyon kiþi sokaktan geçiniyor. Çöp toplayanlar, kâðýt toplayanlar... 6 milyon kiþi siyasetin görmediði, unutulan kiþilerdir... Siz bir güne bir gün iktidar sahiplerinden birisinin çöpten kâðýt toplayan insanlar nasýl geçiniyor diye sorduðunu duydunuz mu? Asgari ücretle geçinenler nasýl yaþýyor diye sorduklarýný duydunuz mu? Ben 21. yüzyýl Türkiye’sine yakýþmayan tabloyu gösterdim. Tahammül edemiyorlar buna. O tablo Türkiye gerçeðidir.”
Görüyorsunuz deðil mi?
Kýlýçdaroðlu’nun “özür” niyetine yaptýðý açýklamayý görüyorsunuz...
Çýkýp, “Ben yalancýyým, ben iftiracýyým, ben Türk siyaseti adýna bir yüz karasýyým ” demiyor da, iþlediði haltýn sorumluluðunu medyaya yüklüyor... “Kadýnýn yüzü görünmüyor”muþ, “Havuz medyasý söylüyor”muþ...
Þimdi gel de sorma beyefendiye:
Madem “yüzü görünmeyen” o kadýnýn yerine, “havuz medyasý” zengin bir kadýn bulup suretini monte etti ve seni yanýlttý...
Senin elin armut mu topluyor?
Sokaktan geçindiðini söylediðin 6 milyon insan içinden (madem bu ülkede milyonlarca insan açlýk sýnýrýnda yaþýyor), bir tane yoksul suret bulup grup toplantýsýnda afiþe edemedin mi, gidip “zengin suretleri” seçiyorsun? (Onlarý seçeceksin... Çünkü bu ülkede milyonlarca yoksul yok.)
Nasýl bir beceriksizsin sen...
Nasýl bir yalancýsýn...
Yakýþýyor mu?
Bu tablo 21. yüzyýl Türkiye’sine yakýþýyor mu?