Selim ATALAY
Selim ATALAY
http://www.selimatalay.com
Tüm Yazýlarý

‘Neden hala Suriye’desiniz’

ABD’nin Suriye’den çýkýþý, dünyada müthiþ bir deprem yarattý. Bu depremin iki aktörü var: Donald Trump ve Recep Tayyip Erdoðan.

ABD’nin Suriye’den çýkmasýnda iki kilit unsur var: Donald Trump’ýn kararý ve Recep Tayyip Erdoðan’ýn kararlýlýðý... Erdoðan’ýn ýsrarý ve kararlýlýðý, Trump’ýn kararýný tetikledi ve Ortadoðu genelinde yeni ihtimallere ve tercihlere açýlan bir kavþaða gelindi. Yoksa o ana kadar kimse, ABD’nin Suriye’den çýkabileceðini düþünmüyordu.

Her þey 14 Aralýk 2018 Erdoðan-Trump telefon görüþmesinde oldu ve bitti. Ondan bir gün önce Dýþiþleri bakanlarý Çavuþoðlu ve Pompeo görüþmüþtü. Bu görüþmede Patriot satýþý da ele alýndý. Bakanlar, ertesi gün Türkiye’nin operasyon hazýrlýðý konusunda baþkanlarýn görüþmesinde anlaþtýlar. 

ABD tarafýnda Erdoðan görüþmesi için Trump’a hazýrlanan bilgi notlarý, Fýrat’ýn doðusuna operasyondan Türkiye’nin caydýrýlmasýna yönelik cümlelerle doluydu. Türkiye’nin güvenlik kaygýlarý için Trump güvence verecekti. Baþkan Erdoðan çok ýsrar ederse, Türkiye’nin sýnýr hattýnda küçük bir bölgeye girip orayý tutmasý gibi bir seçenekte anlaþýlacaktý. 

ABD medyasýna göre Baþkan Erdoðan hal hatýrdan sonra konuya beklenmedik bir yerden girdi: ABD DEAÞ’ý bitirmek için Suriye’deydi. Trump hep onu söylüyordu. Ve DEAÞ arazisinin %99 oranýnda ele geçtiðini ABD’li yetkililer söylemeye baþlamýþtý. Yani makul ölçülerle bakýnca, DEAÞ artýk bitmiþti. Ve Baþkan Erdoðan sordu: ‘DEAÞ bittiyse, neden hala Suriye’desiniz?’

***

Ýþte bu soru, bütün oyunu bozdu ve Trump’ýn gerçeði görmesini saðladý. Bütün bu süreci baþlatan, ABD’nin Suriye’den çýkmasýný saðlayan ve Trump’ýn Washington’u alt üst etmesine, dünyaya þok dalgalarý yollamasýna açan soru buydu... Neden hala Suriye’desiniz? 

Trump bu soru üzerine, konuþma notlarýný ve planlanan diyaloðu býrakýp, baþka bir hattan konuþmayý dinlemekte olan Ulusal Güvenlik Danýþmaný Bolton’a, -DEAÞ %99 oraný- meselesini sordu. Bu doðru muydu? Bolton -Doðru- dedi... Savunma Bakaný Mattis, Suriye Temsilcileri Jeffrey ve McGurk ayný þeyi söylemiþlerdi... Bolton, son çabayla ekibin ‘DEAÞ’a karþý uzun dönemli karþý örgütlenme gerekir’ dediðini de eklemeye çalýþtý, ancak Trump tümüyle farklý frekansa geçmiþti. Orada Suriye’den çýkýþ kararýný ilan etti. 

Washington Post’a göre Trump’ýn Baþkan Erdoðan’a söylediði cümle þuydu: “Bak ne diyeceðim. (Suriye) Senin olsun... Ben çýkýyorum”… Bakýnca, bu da Trump’ýn genel çizgisine gayet uygun bir cümle. Cümlenin Türkiye için taþýdýðý anlamý fark eden þer odaklarý o dakikadan beri hop oturup hop kalkýyor. 

Amerikan medyasý görüþmede, kalan DEAÞ’lýlarýn temizlenmesinde Türkiye’nin çabasýnýn konuþulduðunu yazýyor.. Türkiye daha önce sayýsýz kez ‘Mesele DEAÞ ile mücadele ise, Fýrat Kalkaný, Zeytin Dalý ve Afrin harekatýný baþarýyla yapmýþ Türk ordusu var. Müttefikseniz, gelin DEAÞ’a karþý iþbirliði yapalým’ dedi. Baþkan Erdoðan Türkiye’nin Rakka için somut iþbirliði önerilerini tekrar tekrar ilan etmiþti. Trump’ýn bunlara ilk kez ilgi göstermesi de Trump’ýn kendi özelliði.

Bu arada görüþme öncesinde Trump’a adet olduðu üzere ‘en kötü ihtimal’ de anlatýldý... Türkiye’nin operasyonu sýrasýnda yanlýþlýkla ABD askeri hedef olursa, ABD Türkiye’ye karþýlýk vermek, Türkiye’yi düþman olarak tanýmlamak zorundaydý. Trump ise iki þey istemiyordu: 1- Türkiye ile savaþmak 2-Sonsuza dek Suriye’de kalmak. 

Böyle bir çatýþmanýn ardýndan Türkiye’nin asla yýlmayacaðýný ve ‘Suriye’nin kuzeyinin Türkiye’nin güneyi olacaðýný’ Rus yorumcular bile yazmýþtý, aktarmýþtýk. Trump Türkiye’nin operasyondaki kararlýlýðýný ve Baþkan Erdoðan’ýn her ihtimali göze aldýðýný anlamýþtý. Bunu hala anlamakta zorlananlar var. Bu tavýr, bundan sonrasý için de geçerli. 

Her durumda Trump’ýn Suriye’den çekilme kararýný tetikleyen, Baþkan Erdoðan’ýn kararlý sorusudur: ‘Neden hala Suriye’desiniz?’ Oyun, dolap, düzen, kurgu yalan, hukuksuzluk ve zorbalýðýn hakim olduðu dünyada hak ve adalet için uðraþan Türkiye’nin mütevazi ve kararlý tavrý, Baþkan’ýn dürüst sorusunda yatýyor: Neden? 

 

Uzun zamandýr çýkmak istediðimiz yerler 

Donald Trump Suriye’den çýkmayý uzun süredir kafasýnda taþýyordu. Mesele sadece Suriye deðildi. Afganistan’da ve haritada bulamayacaðý yerlerde ABD’nin asker tutarak sonsuz emek ve para harcanan savaþlara girmesini anlamsýz buluyordu. 

Suriye’de uçuk ve afaki bir karar aldýðýný savunanlara karþý, 24 saat sonra da Afganistan’dan asker çekme kararýný açýkladý. Bunlar önceden söyledikleriyle tutarlý.

Suriye, Afganistan ve diðer yerlerden çýkacaðýný seçim kampanyasýnda duyurmuþtu. Sonralarý da Suriye’den çýkýlmasýný dillendirdi, ama kendisini ciddiye alan yoktu.

20 Mart 2018: Suudi Veliaht Prens Salman, Oval Ofiste iken, Salman’ýn aldýðý-alacaðý silahlarý kartonlara yapýþtýrýlmýþ resimlerle medyaya gösterirken, Trump Suriye’den çýkacaðýný duyurdu.

Cümleyi tam kurmadýðý için medya anlamamýþtý. Ama söylediði þuydu: “DEAÞ’ýn Suriye’deki arazisinin yaklaþýk yüzde 100’ünü ele geçirdik.  Oradan hýzla, çabucak... Dünyanýn o bölgesinde (varlýðýmýzýn) sonuna geliyoruz. Uzun zamandýr çýkmak istediðimiz yerlerden çýkabileceðiz. Sonrasýný diðer ülkeler halledebilir. Artýk halledebilirler...’’

Trump’ýn bu sözlerini þahsen ciddiye alýp ertesi gün Küresel Oyun’da gösterdik... Ama o zaman ABD’nin Suriye’den çýkacaðýna kimse inanamadý.

29 Mart 2018: Ohio’da mitingdeydi. “DEAÞ’ýn canýna okuduk. Çok yakýnda Suriye’den çýkacaðýz. Býrakýn oraya baþkalarý baksýn. Biz kendi ülkemizi inþa edeceðiz”  dedi. Ortadoðu’da ABD’nin son 17 yýlda 7 trilyon dolar harcadýðýný ve karþýlýðýnda hiçbir þey elde edemediðini söyledi. ‘Bari Irak’ta kalýp petrolü elde tutsaydýk, onu bile yapamadýk’ diyen bir iþadamýydý. Gerçi Afganistan-Irak’ta 7 deðil, 4 trilyon harcandýðýný söyleyen çýktý, ama durum deðiþmedi. 

3 Nisan 2018: Ayný ifadeleri Beyaz Saray’da basýn toplantýsýnda tekrarladý. Ohio sözlerinin ardýndan Pentagon, Beyaz Saray’ý aramýþ ve ‘ne oluyor?’ diye sormuþtu. 3 Nisan’da Beyaz Saray Savaþ Odasýnda Savunma Bakaný Mattis dahil, Pompeo ve kurmaylarla Suriye toplantýsý yapýldý. Trump -Suriye’den derhal çýkýn- dedi. Diðerleri -çok erken- diye itiraz etti. Ýþte o zaman Trump, Mattis’e 6 ay mühlet verdi: Ne yapacaksanýz yapýn, 6 ay sonra çýkýn.

Bu arada Suudi Kralý ile telefon görüþmesi yaptý ve Suud’dan, ABD’nin bölge masrafýna karþýlýk 4 milyar dolar nakit sözü aldý. ‘Biz olmasak o tahtta 2 hafta oturamazsýn’ sözünü ilk kez o görüþmede söyledi. 4 milyar ise hala gelmiþ deðil. 

Yine kimse Trump’ý ciddiye almýyordu. Suriye için Mattis’e verdiði 6 aylýk süre 3 Ekim 2018’de dolmuþtu. Trump bunu unutmadý. 14 Aralýk’ta Baþkan Erdoðan ile görüþmesine dek, Trump Mattis’e çok bile sabretmiþti.

 

Seçimi kim kazandý? 

Donald Trump, seçimle iþ baþýna gelmiþ ABD Baþkaný... Ancak Trump’ý Washington umursamýyor... Demokrasinin merkez ülkesinde, seçilmiþ bir Baþkanýn yetki kullanmasýna engel olunuyor. Baþkanýn bürokrasiye söz geçirememesi gibi gariplikler yaþanýyor. 

ABD’de kendini -Devletin gerçek sahibi- olarak atamýþ bir kesim var ve seçilmiþlere ayar veriyor. Bunu da muhalefet, medya, bürokrasi maskesiyle yapýyorlar.

Suriye konusunda yaþanan tam olarak bu... ABD’nin Suriye’de kalmasýnýn yasal ve stratejik zemini yok. Yetki Baþkan’da... Baþkan yetkisini kullanarak ‘Çýkýn’ diyor... ‘Sen anlamazsýn, çýkarlarýmýz bunu gerektiriyor’ diye direnen emekli generalden Savunma Bakaný var. Sonra da istifa ediyor... 

Trump’ýn ‘Ak’ dediðine ‘Kara’ demek, Kongresinden medyasýna, muhalefetinden bürokrasisine kadar herkesin ortak derdi. Evet Trump, alýþýlmýþ bir baþkan deðil. Ýniþ-çýkýþlarý var. Ancak Trump bu özelliklerini hiç saklamadan seçildi. ‘Suriye’den ve diðer acayip yerlerden çýkacaðým’ diyerek oy aldý. Þimdi seçilmiþ baþkanýn vaatlerini uygulamasý, ‘mesele’ oluyor. 

ABD demokrasisinde ciddi sorunlar var. Bunlarýn hepsini Trump’ýn üstüne atan köhne yapý, çýkarlarýnýn bozulmasýndan rahatsýz. Trump gerçek anlamda halk demokrasisinin þu anda Washington’daki tek temsilcisi… O yüzden güvenliðinden endiþeliyiz.