Hayatýmýzýn içinde birçok kez ‘nelerin olamayacaðýný’ deneyerek buluruz. Bu yolla nelerin olabileceðini öðrenmeye çalýþýrýz. Siyasette de bu metoda ara sýra baþvurulur. AK Parti Hükümeti, Kürt açýlýmý içinde, daðdaki eþkýyanýn silahlarýyla Türkiye’yi terk etmesi gereðini açýlým için ön þart olarak koþtu. O sýralarda asker polis iþbirliðiyle eþkýyaya büyük kayýplar verdiriliyordu. PKK bunalmýþtý. PKK’nýn para kaynaklarý hem AB, hem de Türkiye’de kurutulma aþamasýnda idi. PKK açýlým adý altýnda bu söylemi kullanarak zaman kazanabilirdi. Öyle de yaptý. Daðda performansý iyi olmayanlarý ve bazý kadýn teröristleri deðiþtirmeyi düþünüyordu. Çekilenlerin yerine yenilerini koyabilirdi. Bunu hemen herkes görüyordu. Bazý muhalefet partileri bu nokta üzerinde duruyordu. Hükümetin PKK’nýn bu taktiðini görmemesi mümkün deðildi. Ýstihbarat kaynaklarý ile yakýn çalýþan hükümet bu davranýþý analiz ediyordu. Özetle vaatlerin samimi olmadýklarýný biliyordu. PKK, seçimlerde seçmenin il merkezlerine taþýnarak, yarattýðý korku ortamýndan baðýmsýz oy kullanýlacaðýndan ülkedeki toplam yandaþlarýnýn sayýlarý ortaya çýkacaðýndan endiþe duyuyordu. Çözüm süreci altýnda il merkezlerinde oy verme projesinden vazgeçilecek, ayný zamanda etkin bir takipten kurtulacaklarýný düþünüyorlardý. Onun için ‘Biz silahlarýmýzla Türkiye’den çekiliriz’ dediler. Baþbakan, bu zýmni anlaþma aleyhinde konuþmayý veya yazýp çizmeyi adeta vatan ihaneti þeklinde lanse etti. PKK’nýn tamamen çekilme takvimi eylül ayý bitimiydi. Bilinen o ki, PKK’nýn yüzde 20’si Türkiye’yi terk etti. Terk edenden de fazlasý dað kadrosuna devþirildi. Gerçek þu ki PKK eylemleri çok azaldý. Ona taþeron olabilecek radikallerin aktiviteleri çok arttý. Polisin uyuþturucu ile mücadelesi,sonradan kurþun olacak para kaynaklarýna darbe vurdu, vurmaya da devam ediyor.
Hükümet realiteleri biliyor, ama ‘nelerin olmayabileceðinden’ hareketle kamuoyuna bunlarýn gayri-insani yüzünü göstermesi bakýmýndan baþarýlý bir taktik uygulamýþtýr. Kamuoyu daðdakilerin Ýmralý’da yataný dinlemedikleri, Daðdakilerin ayrý bir Kürt devleti kurma istemlerini öðrenmiþ bulunuyor.
Burada benim bir öngörümü paylaþmak istiyorum. Hükümet o bölge halkýnýn masum isteklerini karþýlama yönünde açýlýma devam ederken daðdakileri polisiye tedbirlerle etkisiz hale getirecek. 1991 den sonra gördüðümüz bombalama eylemlerine son verecek. Asker sýnýr güvenliðini polis ise iç güvenliði saðlayacak. Yani bir köyde olay olduðunda oraya asker deðil polis timi gidecek. Jandarma da polis iþbirliði ile uyuþturucu trafiðini önemli ölçüde engelleyecek. Tabii ki kâhin deðilim, belki gönlümdeki mücadele tarzýný ifade etmiþ olabilirim. Ýnþaallah hakkýmýzda hayýrlý olacak olaylar geliþir.