N'oldu diyenlere asıl ben şimdi n'oldu demek istiyorum

Evet aynen böyle demek istiyorum.

N’oldu diyenlere şimdi asıl ben ‘N’oldu’ demek istiyorum.

Evet ne oldu?

Güzel şeyler oldu ve olmaya devam ediyor.

Kurulduğundan bu yana hiçbir zaman, hiçbir yerde hatta hiçbir şekilde yargı önüne çıkmayan şımarık tavırlı ve “ayrıcalıklı” İsrail tarihinde ilk defa bir suçla yargı önüne çıktı. Ve yargılandı.

İsrail devletine ve katliamdan sorumlu komutanlarına çatır çatır tebligatlar gönderildi.

Hatırlatmak isterim.

Dava 3 gün sürdü. 500 cesur insan ‘başımıza bir şey gelir’ korkusu taşımadan, İsrail’in katil olduğuna, yıllardır masum insanları katlettiğine ve Mavi Marmara’da 19 yaşındaki Furkan’ın ise gözlerinin önünde başından 4 kurşunla öldürüldüğüne tanıklık ettiler.

Yaptığınız hukuksuzluk yeter dendi Çağlayan Adliyesinde.

Bütün dünya kamuoyu da yakından takip etti davayı.

Tarihe bir not düşüldü.

İsrail’e ‘yaptıkların yanına kar kalmayacak’ denildi.

İsrail dahi bundan sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını farkına vardı ancak bizim içimizdekiler bir kısmı korkusundan, bir kısmı da aralarındaki göbek bağı nedeniyle ‘lobicilik’ yapmaya ‘İsrail’e dokunan yanar’ demeye devam ettiler.

Anlaşıldı ki yıllardır bize dayatılan, İsrail lobisi de İsrail’e dokunulmaz tabusu da koca bir yalanmış.

Komplocu davranmak istemiyorum ancak İsrail’in ve O’nun Türkiye’deki “paydaşlarının” elindeki son koz olan PKK’da dün Diyarbakır meydanlarında on binlerin ‘çektiği halay ve zılgıtla’ son buldu. En değerli kartları elinden alınmış oldu.

Bugün İsrail’in ‘özür’ dilemeyi ve ‘tazminat’ ödemeyi kabul ettiğini açıklaması asla bir tesadüf değil.

Geçmişi geriye getiremeyiz ancak bundan sonra yapacaklarının yanına kar kalmayacağının ve artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağının farkına vardı İsrail.

Artık bu ülkenin insanları dünyanın bir ucuna da gitseler başları dik ve gururla ve özgüvenle dolaşabilecekleri bir ülkeye sahipler.

Dünya liderlerinin karşısında dimdik duran kendi gücünün farkında olan Başbakana, Cumhurbaşkanına ve Dışişleri Bakanına sahip bir Türkiye var. Bir dış politikası olan, bu dış politikasının temel değerlerine sahip çıkan ve ilkesel davranın bir siyasal iktidarı var.

Tabi bir de hala bunu kafasını kuma gömen devekuşu misali görmezlikten gelen “lobiciler” var. Olan bitenden çıkarları zedelenen, yaşanan bütün güzelliklerden rahatsızlık duyup ‘yas tutmakta olan’ birileri çıkıp bu sözlerimi ‘yandaş’lıkla itham edebilirler.

Onlara sözüm şudur.

Ben iki yıldır 19 yaşındaki Furkan’ın resimlerine bakamıyordum. Yüreğim elvermiyordu.

Bugünden itibaren Furkan’ın resmine bakıp ‘senin ve bugüne kadar öldürülen Filistinli Furkan’ların hesabı soruldu’ diyerek bakabilirim.

Böyle bir ülkede yaşamaktan gurur duyuyorum.

İsrail özür diledi…

İsrail tazminat ödeyecek.

Artık İsrail için de hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.

Şimdi sıra ‘N’oldu, İsrail özür mü diledi?’ diyenlerde.

Evet geç oldu ama oldu.

Özür sırası şimdi içimizdekilerde asıl onların bu ülkeye bir özür borçları var.

Korkmayın.

Özür dilemek bir erdemdir demek isterim.

Mavi Marmara’da öldürülen tüm şehitlerimize Rabbim rahmetiyle muamele etsin.