Bu satýrlar kaleme alýnýrken Obama daha karar verememiþti, daha ziyade dünya basýný ABD’nin Suriye konusundaki kararsýzlýðýný böyle duyurmuþtu. Ýzlenim, Suriye’nin kaderinin Obama’nýn iki dudaðý arasýnda olduðu. Sanki Obama Kartaca Kralý, her þeye tek baþýna karar veriyor.
Karar baþkanýn imzasýndan çýkacak ama, Suriye’ye yapýlacak operasyon için gerekli paraya Kongre izin verecek. Cumhuriyetçiler savaþ çýðlýklarý ata dursun, Demokratlar ABD’yi yeni maceralara sürükleyecek iþlere karþýlar. Kamuoyu yoklamalarý, Amerikalýlarýn yeniden baþka topraklardaki savaþlara bulaþmasýný istemiyor. Pentagon da savaþa istekli deðil. CIA ise, yapýlacak her müdahalenin radikal Ýslami örgütleri güçlendireceði yolunda raporlar hazýrlýyor.
ABD’nin kendi baþýna Irak’taki gibi bir kalkýþma yapmayacaðý ortada. Anlaþýldýðý kadarýyla Suriye’ye NATO yoluyla müdahale edilmesi fikrine de sýcak bakýlmýyor. NATO’nun Ortadoðu’daki algýsý ile ABD algýsý arasýnda fark yok. ABD, BM’den karar çýksýn istiyor; orada da Rusya ayak diriyor.
Aslýnda bu kadar karine varken Obama’nýn kararýný vermesi beklenirdi, ancak kimyasal silah kullanýmý görmezden gelinemez bir geliþme.
Mümkünse vuran ABD olmasýn
Obama müdahale konusunda kararsýz, ama sonuçlarý hakkýnda kararlý. ABD’den gelen açýklamalara göre Suriye’ye bir operasyon yapýlýrsa, bu sýnýrlý olacak. Yani denmek isteniyor ki, Irak’ta olduðu gibi iþgal olmayacak.
Günümüz teknolojisi düþünüldüðünde, bu açýklamanýn hiç anlamlý olmadýðý söylenmeli. Sýnýrlý operasyon, Suriye’nin silah ve mühimmat merkezlerinin yok edilmesi, bombalanmasý anlamýna geliyor. Esad’ýn sarayý bombalanmayacak, sadece askerleri iþ yapamaz hale getirilecek. Belki liman ve hava alanlarý da o arada tahrip edilir. Tabi bu operasyon yapýlýrken Þam rejiminin avlanmak için bekleyeceði düþünülmemeli; o da karþý atak yapacak. Bu arada Rusya’nýn Tartus üssünü tamamen boþalttýðýný varsaysak bile, belki silahlarýný býrakmýþtýr diye de düþünmek gerekir.
Diyelim ki Rusya Kýbrýs’a çekildi, ortalýðý ABD’ye býraktý. ABD yine de koþullarý uygun bulmayabilir; ki deðil. Bu durumda Obama’yý kararsýzlýða sevk eden konu baþka bir þey olmalý.
Birleþik Krallýk sürekli ABD’yi savaþa iterken Obama’nýn direnmesinin nedeni, Suriye’den memnun olmasýndan deðil. Esas neden ABD’yi doðrudan sahaya indirmeden bir müdahale yapýlmasý arayýþý. Yani baþka devletlerin, mesela Suriye komþularýnýn müdahale etmelerini saðlamak.
Mümkünse bir neden daha olsun
Ancak Obama açýsýndan bu konuda da sorun var. Zira müdahale olsa bile rejimin korunacaðý açýklamasý yapýldý. Türkiye, Suudi Arabistan ve Körfez ülkeleri, müdahale olursa, rejimin de yýkýlmasýný istiyor; kala kala bir tek Ýsrail kalýyor.
Sadece Ýsrail ile bir müdahale, Filistin-Ýsrail görüþmelerini sabote eder. Arap ülkeleri tek baþlarýna hareket edemezler, etseler bu sefer de Ýran ile karþý karþýya gelirler. Bu durumda Türkiye’nin ikna edilmesi gerekiyor.
Türkiye, içinde hem Arap ülkelerinin hem Rusya’nýn hem de ABD ve müttefiklerinin yer aldýðý bir koalisyonu tercih ediyor, ama rejimin korunmasýna karþý çýkýyor. Ayrýca Türkiye’nin müdahalesi, Kürt sorunu açýsýndan da olumsuzluklara iþaret ediyor.
Türkiye’yi Suriye savaþýna çekmek için epeyce tahrik yapýlmýþtý. Ýnsanlarýmýz öldü, uçaðýmýz düþürüldü, sýnýrýmýz delik deþik oldu; bugüne kadar direndi.
Korkarýz, Obama’yý karasýzlýktan kurtaracak geliþme Þam’ýn Türkiye’yi hedefe koymasýyla olacak. Esad kimyasal silah hatasýndan sonra bir de komþularýna saldýrýrsa, artýk askeri karþýlýk almayý iyice hak etmiþ olur.
Herkesin Zafer Bayramý kutlu olsun.