A Milli Takým için puan tablosuna baktýðýmýzda “Çýkmadýk candan umut kesilmez” demekten baþka bir þey gelmiyordu.. Hollanda zaten liderliði garantilemiþti. Ay-Yýldýzlýlar, hem kalan 4 maçý kazanacak, hem de ikinci olup baraj maçlarý oynama hakký yakalamak için Macaristan ve Romanya’nýn kayýplarýný bekleyecekti..
Ýþte böyle bir ortamda teknik adam deðiþikliði oldu.. Abdullah Avcý gitti.. Yerine 4 maçlýðýna Fatih Terim geldi.. Terim’den ve sahaya sürdüðü yeni kadrosundan mucize bekliyorduk. Zaten yapacak baþka bir þeyimiz de yoktu. 2014 Dünya Kupasý umutlarý o kadar pamuk ipliðine baðlý ki, kaybedebilecek puanlar daha baþtan herþeyi mahvedebilirdi..
Kaðýt üzerinde favori olduðumuz maçta Andorra’yý Kayseri’de aðýrladýk. Bu tür ortamlarda, taktikler önemsizdir.. Önemli olan futbolcularýn sahaya ne koyduðu, ne kadar terlediði, formasýný ne kadar hakettiðidir.. Kenardaki hocanýn maça ne kadar müdahale edebildiðidir..
Ýlk 25 dakikada biz bastýrdýk, Andorra direndi. Pozisyon olarak Gökhan Töre’nin þutu vardý, bir de Burak Yýlmaz’ýn aþýrtma vuruþla gol atacaðýna, topu kaleciye niþanlamasý. Arda Turan tek baþýna birþeyler yapmak için çýrpýndý. Sergilenen futbol canýmýzý sýkýyordu ki, imdada Umut Bulut’un kafa golü yetiþti.. Bu golle Milliler’in kendine güveni geldi. Daha derli toplu oynamaya baþladýk. G.Saray’da yedek kalan Umut’un Milli Takým’da coþmasý ve ikinci golü muhteþem bir vuruþla aðlara göndermesi, 2014 umutlarýný yeþertti. 2-0’dan sonra skor 5-0’a gitti, keyif aldýk..
Umut’tan sonra gecenin ikinci yýldýzý hiç kuþkusuz Gökhan Töre’ydi. Beþiktaþ’taki performansý ile göz kamaþtýran genç gurbetçi, 3 golün hazýrlayýcýsýydý. Aldýðý bütün toplarý olumlu kullandý, ortalarýyla rakip defansýn sigortasýný attýrdý.
Son söz.. Fatih Terim’in elinde sihirli deðnek yok ama futbol iþtahý var.. Bunu dün gece Andorra maçýnda sahaya yansýttý.. “Oh be, dünya varmýþ, gollere doyduk” dedik.. Darýsý salý günü Romanya maçýna. Sahadan 3 puan çýkarýrsak, iþte mucize o zaman gerçekleþir.
