CHP’nin Kemal Kýlýçdaroðlu ile birlikte sokulduðu yörünge CHP tabanýnda ciddi bir rahatsýzlýða yol açmýþ durumda. Deniz Baykal’ýn “CHP HDP’lileþiyor” serzeniþi kendi kiþisel kanaatini deðil geniþ bir CHP’li kesimde oluþan rahatsýzlýðý yansýtýyordu.
CHP’li Þafak Pavey’in 7 Haziran seçimlerinden sonra HDP Eþ Baþkaný Selahattin Demirtaþ’ý “Birlikte iyi salladýk” diye kutlamasý, HDP’li Ali Kenanoðlu’nun seçim çalýþmalarý sýrasýnda “Kemal Kýlýçdaroðlu HDP sayesinde olacak” demesi ve daha pek çok veri HDP ve CHP arasýndaki amaç birliðine ve ittifaka iþaret ediyordu.
Bunlarý seçim taktiði, Ak Parti ile mücadele stratejisi gibi siyaset terimleriyle açýklamaya çalýþanlarý ne yazýk ki bizzat Kandil’in dað kadrosu ve CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu zor durumda býraktý.
ABD’nin bile PYD’yi terör örgütü olarak gördüðü 2014’te Kýlýçdaroðlu’nun “YPG terör örgütü deðil, vatanýný kurtarmak için örgütlenmiþ bir oluþum” demesi, PKK’nýn silah býrakmayacaðýný çünkü Suriye’de savaþtýðýný söylemesi, PKK ile PYD arasýndaki iliþkiyi pekala bildiðine ve aslýndan bundan müþteki olmadýðýna delaletti.
Bu jestler karþýlýksýz kalacak deðil ya, Kandil’de mukim terör örgütü liderlerinden Duran Kalkan’ýn “Gerillanýn eli daha tetiðe gitmedi; TSK kendini kullandýrmasýn” sözleri de, Demirtaþ’ýn “sarayýn savaþý”, “Erdoðan’ýn savaþý” gibi kendince iyi mühendislik ürünü çýkýþlarý da ayný amaca matuftu.
PKK ve PYD kadrolarý Türkiye’ye açtýklarý savaþta Alevi kökenli sol kesim gibi CHP’li-Atatürkçü kesimi de yanlarýna çekmek istiyordu. Bunu yapamasalar da en azýndan Erdoðan nefretindeki ortaklýk sayesinde sessiz kalmalarý temin edilebilirdi.
“CHP’nin HDP’lileþmesi” sürecinde iþ Meclis’teki vekilleri aþmýþtý. HDP’yi hiçbir þeyi doðru düzgün yapmamakla itham eden Kandil, HDP-CHP ittifakýný PKK-CHP ittifakýna dönüþtürmeyi dahi düþünebiliyordu. Kandil, HDP’li vekillerin performansýný beðenmediðinden olacak CHP’yi zor durumda býrakmak pahasýna bu niyeti açýk ediyordu.
PKK’lý Duran Kalkan, “CHP safýný net olarak ortaya koymalý. AK Parti’ye koltuk deðneði olan CHP’lilik artýk bitmeli. CHP içinde tutarlý sosyal demokratlar var. Yýllardýr mücadele ediyorlar. Tanýyoruz, saygý duyuyoruz mücadelelerine. Ama gelinen noktada AK Parti’nin MHP ile kurduðu cepheye koltuk deðneði olunamaz. CHP, suç ortaðý mý olacak, onlara karþý demokratik direniþin yanýnda mý yer alacak? En baþta CHP’ye sorumluluk düþüyor; bütün tutarlý sosyal demokratlarý çaðýrýyoruz; demokrasi cephesine katýlýn” sözleriyle CHP’yi PKK’ya koltuk deðneði olmaya çaðýrýyordu.
Suriye’de þehir savaþý eðitimi alan örgüt üyeleri Sur’da, Cizre’de, Silopi’de hendek kazýyor, patlayýcý döþüyor, polis ve askerleri öldürüyor, Kürt halkýna hayatý zindan ediyor, ambulanslarý, camileri, okullarý, hastaneleri roketatarlarla hedef alýyorken CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu, söz konusu olan iktidar partisiyse yumruðunu masaya indirip “benim adým Kemal” diyebilen Kýlýçdaroðlu, birdenbire dünyadan haberi olmayan kullanýþlý bir hümaniste dönüþüyor ve “Barikatlarý kuran arkadaþlara da kiþilere de kim yapýyor onu bilmiyoruz tabi, kaldýrýn onlarý” þeklinde hitap edebiliyordu.
Ayný günlerde PKK kamplarýnda örgüt üyeleri Atatürk’ün resmini niþan alarak silah eðitimi alýyorlardý. (Kemal Gümüþ’ün dün ve bugün Star gazetesinde yayýnlanan haberi)
Kýlýçdaroðlu’nun ‘kullanýþlý CHP’si, PKK medyasýnda Hüseyin Ali ismiyle köþe yazan Mustafa Karasu tarafýndan, “CHP’nin kendini etkili kýlmasý da politik arenada güçlü kalmasý da böyle bir politikanýn parçasý olmasýna baðlýdýr. Demokrasi bloku ve barýþ bloku, tüm demokrasi ve barýþ güçleri yanýnda CHP’den de önemli bir kesimi bu mücadelenin içine katarsa AK Parti iktidarý kendine kaçacak yer bile bulamayabilir” sözleriyle takdir ediliyor.
Bir de Deniz Baykal’ý ihraç edebilirlerse Kandil’den bir kýsa mesaj gelebilir; “Ok Kemal, CHP tamamdýr!”
