Çocuk yetiþtirirken yeni bir durumla karþýlaþtýðýnýzda, ne yapacaðýnýzý bilemiyorsunuz bazen. Misal, çocuðun okula baþlamasý ve o zamana kadar gündeminde olmayan “ev ödevi” kavramýyla tanýþmasý. Geçen yýl, okulun ilk haftalarýnda “birazcýk” sýkýntý yaþanmýþtý bizim evde de. Kerem çabuk yorulduðu için offluyor, puffluyor. Ben, yükselen “Sakin ol, yorulduðu için offluyor” iç sesimin sesini kýsarak “Ama daha yeni oturdun! Bak oluyor mu, bu harf böyle!” diye itiraz ediyordum. O kaos dönemi kýsa sürede aþýldý bizde ya, yine de “Oðlum, ödevine çizgi filmi izledikten sonra mý baþlayacaksýn, sütünü bitirince mi?” diye kendimce uyanýklýklar yapýyorum. Çocuðu bu yýl okula baþlayan annelerin iþi ise, kanýmca daha zor. Çünkü daha minikler. Hal böyle olunca, konunun uzmanlarýndan “teorik” destek almakta fayda var.
Üsküdar Üniversitesi Rektörü Psikiyatri Uzmaný Prof. Dr. Nevzat Tarhan “Çocuðun ödev yapmayý sevmesi için öncelikle nasýl bir öðrenme modelinin olduðu bilinmeli. Bir insanýn beþ çocuðu varsa, beþinin de öðrenme modeli birbirinden farklý olabilir” diyor. Reem Nöroloji Merkezi’nden Nörolog Dr. Mehmet Yavuz ise ödevlerin baþlýca amacýnýn, öðrencilerin anne-baba, öðretmen ya da bir baþka öðreticiden baðýmsýz olarak kendi kontrol ettiði çabalarla bilgisini tamamlamasý olduðunu vurguluyor. Böylece çocuk kendi kendine sürekli artan bilgiye ulaþabiliyor ve kendi düþünce biçimini oluþturabiliyor. Çocuða ödevinde hiç yardým etmemek, zorluklar karþýsýnda desteksiz kalabileceði duygusunu uyandýrýyormuþ. Kerem’i hatýrladým, geçen yýldan. Aðlayarak “Ben bunu yapamýyorum!” dediðinde, ona baþka bir kaðýt üzerinde, elinin üstüne elimi koyarak yaptýrdýðým harfler yüzünü güldürmüþ, sonra da defterine yazmýþtý o harfleri. Dr. Yavuz, yardým konusuna da açýklýk getiriyor: “Yardýmdan kastýmýz çocuklar yorulduðunda onlarýn yerine ödevlerini yapmak deðil, bilgilendirmek. Nasýl sözlüðe bakacaðýný ve bilgiye ulaþacaðýný öðretebilirsiniz. Böylece bilinçli ödev yapma alýþkanlýðý kazandýrabilir ve kendisiyle ilgilenildiði hissettirerek duygusal geliþimine de katký saðlamýþ oluruz.”