Fenerbahçe oyun baþlangýcýný beklendiði düzeyde götürürken, Braga adýna Ahmed Hassan’ýn atmýþ olduðu birinci gol, bana göre ofsayttý. Ama Hýrvat hakem anlaþýlan Fenerbahçe’yi katletmek için sahaya çýkmýþ... Ofsayt golü görmüyor; Fenerbahçeli futbolcularýn gereksiz sarý kartlarla sinir sistemini bozuyordu.
Yetmedi; Mehmet Topal’ýn kollarý kapalýyken çarpan topuna da penaltý çaldý, ikinci sarý kartý gösterdi ve Fenerbahçe’yi 10 kiþi býraktý. Ve de Braga 2-1’i yakaladýktan sonra, maçý kazanma adýna oyuna aðýrlýðýný koydu. Üçüncü ve dördüncü gollerle Fenerbahçe çeyrek final öncesi elenerek, Avrupa’ya havlu atmak zorunda kaldý.
Halbuki ilk yarýnýn son dakikalarýnda Alper’in atmýþ olduðu beraberlik golüyle ümitlenmiþtik. Fakat düþman baþýna bir hakem vardý ki; Allah selamet versin! Braga formasýný giyip maçý yönetseydi, ancak bu kadar kýyak yapabilirdi.
Kalecimiz Volkan Demirel de hakem ile girmiþ olduðu diyalogda kendi motivasyonunu aþaðý çekti, üçüncü golde hata yaptý. Fenerbahçe ne yazýk ki hiç hak etmediði bir þekilde maçý kaybetmek zorunda kaldý. Demek ki; buraya kadarmýþ.
Alper Potuk’un attýðý gol, hakemin yanlýþ kararlarýyla boþa gitti. Vermiþ olduðu abuk sabuk kararlarla iþ çýðrýndan çýktý. Fenerbahçe’nin yapacak hiçbir þeyi kalmadý. Pereira’yý tribüne yolladý, 3 futbolcumuzu kýrmýzý kartla oyun dýþý býraktý, bir tek beklentisi daha vardý: Tribündeki Fenerbahçe taraftarlarýný da stadýn dýþýna yollamýþ olsaydý, tam emeline ulaþmýþ olacaktý!
Bu maçta farklý yenilen Fenerbahçe’nin önünde Galatasaray derbisi var. Sarý-Lacivertliler takým olarak olayý umursamalý ve olayý derbi maçý aðýrlýðýnda görmeye çalýþmalý. Hiç olmazsa derbi galibiyetiyle moral bulmaya çalýþmalý.