Aralýk 2009: Polis 11 ilde KCK operasyonlarý yaptý. Elleri kelepçeli ‘seçilmiþ’ belediye baþkanlarý sýraya dizilerek adliyeye getirildi. 1994’te DEP’lilerin TBMM’de gözaltýna alýnmalarýný anýmsatan bu görüntü tepki çekti.
Mayýs 2010: CHP lideri Deniz Baykal’a ait olduðu iddia edilen video yayýnlandý. Baykal istifa etti; Kemal Kýlýçdaroðlu genel baþkan seçildi.
Eylül 2010: Anayasa deðiþikliði paketi hazýrlandý.üye sayýsý 22’ye çýkacak, 10 üye âkim ve savcýlar arasýndan seçimle gelecekti. ‘Her adaya ayrý oy’ usulü deðiþecek; ‘sadece bir adaya’ oy verilecek ve ‘seçmen kitlesindeki çoðunluk grubun tüm üyeleri belirlemesi’ önlenecekti.
- Ancak CHP Anayasa Mahkemesi’ne gitti ve 5’e karþý 7 oyla seçim sistemi deðiþikliði iptal edildi. Anayasa paketi, ‘ölüler bile oy kullansýn’ denilen referandumda kabul edildi.
Ekim 2010: HSYK üyeleri eski usulle seçildi; ‘üyeleri cemaat belirledi’ tartýþmasý yaþandý.
Mayýs 2011: Bazý MHP milletvekili ve yöneticilerine ait olduðu öne sürülen videolar internete sýzdýrýldý. MHP’liler istifa etti.
Haziran 2011: AK Parti yüzde 50 ile üçüncü kez iktidar oldu. (Yeni anayasa komisyonu kuruldu; daha sonra iktidar ve muhalefet partileri HSYK’daki ‘çoðunlukçu’ yapýnýn deðiþmesi ve üyelerin TBMM tarafýndan belirlenmesinde uzlaþtý.)
Eylül 2011: MÝT-PKK arasýndaki ‘Oslo görüþmeleri’ internete sýzdýrýldý. (MÝT Müsteþar Yardýmcýsý ile ‘Baþbakanlýk Müsteþar Yardýmcýsý’ sýfatýyla Hakan Fidan katýlmýþtý.) Ancak kamuoyunda tepki yerine ‘terörü bitirecekse görüþülsün’ kabulüyle karþýlandý.
Þubat 2012: 7 Þubat’ta Ýstanbul özel yetkili savcýsý, MÝT Müsteþarý olan Hakan Fidan ile eski müsteþar ve yardýmcýsýný ifadeye çaðýrdý. Ýddiaya göre KCK’ya sýzan MÝT’çiler örgüte hizmet ediyorlardý. MÝT’çiler deþifre olmuþtu!
Mart 2012: Baþbakan ‘dersanelerin kapatýlacaðýný’ açýkladý.
Aralýk 2012: Terörü bitirmek üzere MÝT Öcalan ile görüþmelere baþladý; PKK çekilmeyi kabul etti; ‘çözüm süreci’ baþladý.
Kasým 2013: Zaman gazetesi, 20 ay önce açýklanan ‘dershaneler kapatýlacak’ kararýna iliþkin yasa hazýrlýðýný ‘gece yarýsý baskýný’ diye niteledi; ‘darbe ve sýkýyönetim’ benzetmesi yaptý; hükümetin cemaati bitirmek istediðini iddiasý ortaya atýldý.
- Ýki hafta sonra Taraf gazetesi ‘Gülen grubuna karþý tedbirler’in de yer aldýðý Aðustos 2004 MGK kararlarýný yayýnladý. Hükümet “Gereðini yapmadýk; aksine cemaatleri tehdit olmaktan çýkardýk. Bunu da 9 yýl hiçbir olumsuz uygulamayla karþýlaþmayan cemaat çok iyi bilir” dedi. Ancak cemaat “Bitirme planý 2004’te baþlamýþ” yorumunda ýsrar etti.
Aralýk 2013: Bir savcý, aralarýnda bazý bakanlarýn çocuklarýnýn da bulunduðu çok sayýda kiþiýnda, üç farklý soruþturmada ayný anda operasyon baþlattý. Soruþturma belgeleri medyaya sýzdýrýldý; ‘yolsuzluk, rüþvet’ kampanyasý baþladý.
- Bir hafta sonra bir baþka savcý bu kez iþadamlarýna yönelik operasyon talimatý verdi. Ancak bu kez polis operasyon yapmadý; dosya yine medyaya sýzdýrýldý. Ýki savcýnýn da soruþturmalarý 1,5 yýl önce baþlattýðý, ancak UYAP’a girmediði ve baþsavcýdan gizlediði ortaya çýktý.
- HSYK’nýn 13 üyesi bildiri yayýnlayarak hükümete tepki gösterdi, savcýlara sahip çýktý. Bu üyelerin 10’u, daha sonra rapor/izin bahanesiyle HSYK toplantýsýný engelledi. Bunlar “HSYK’da cemaat çoðunluðu”nun göstergesi sayýldý.
Ocak 2014: Hatay ve Adana’da MÝT’in Suriye’deki Türkmenlere yardým götüren TIR’larý iki savcý tarafýndan ‘El Kaide’ye gidiyor’ diye durduruldu. Yabancý basýn “Türkiye El Kaide’ye silah veriyor” diye yazdý; bir baþka savcý El Kaide operasyonu baþlattý.
Þubat 2014: Baþbakan, bakanlar, yakýnlarý ve iþadamlarýna ait olduðu iddia edilen ses kayýtlarý internete sýzdýrýldý.
- Yasal dinlemeler için kurulan TÝB’de sadece son iki yýlda 500 bin kiþinin yasal ve yasa dýþý dinlendiði; 2012 öncesine ait dinleme kayýtlarýnýn silindiði; TÜBÝTAK’ýn Baþbakan, bakanlar ve TSK komutanlarýna verdiði ‘kriptolu’ telefonlarýn da dinlendiði ortaya çýktý.
- Cemaat kurumlarý bu süreçlerde polisi ve savcýlarý savundu; soruþturma dosyalarýný ve ses kayýtlarýný yayýnladý; hükümeti ve MÝT’i suçladý.
- Hükümet, operasyonlarý Emniyet ve yargýda ‘cemaat’ iliþkisiyle kadrolaþan ‘paralel yapý’nýn yaptýðýný açýkladý; ilgili polis ve savcýlar görevden alýndý, HSYK yasasý deðiþti. Cemaat hem bunlara sert tepki gösterdi, hem ‘bizimle bir ilgileri yok’ dedi.
Acaba;
- “KCK operasyonlarýnda MÝT elemanlarýnýn belirlendiði;
- HSYK’da çoðunluk elde edilerek ‘yargýsal güvence’ saðlandýðý;
- 2011’den itibaren bakan çocuklarý ve hükümete yakýn görülen iþadamlarýnýn ‘hayalet’ soruþturmalarla ‘yasal ve yasa dýþý’ dinlemeye alýndýðý;
- Baþbakan ve bakanlarýn da ‘yasa dýþý’ dinlemeye baþlandýðý;
- Ýlk giriþimin MÝT Müsteþarý’na yapýldýðý, KCK’ya sýzmýþ MÝT’çilerin deþifre edildiði;
- Baþarýsýz olununca, Gezi’de hükümeti ‘otoriterlikle’ suçlayan cepheye geçildiði;
- Dershane tartýþmasýnda karþýt kamuoyu oluþturma çabasýna giriþildiði;
- Hükümet geri adým atmayýnca soruþturmalarýn operasyona dönüþtürülerek ‘yolsuzluk’ algýsý yaratýlmaya çalýþýldýðý;
- Hükümetin bu planý deþifre etmesi üzerine bu kez ‘internete ses kaydý sýzdýrma’nýn devreye sokulduðu söylenebilir mi?