‘One minute’ün rövanþý

Sabah, evinden çýkýp iþine giden bir adam. Evinde çocuklarý var. Diyelim ki, iki kýz iki oðlan. Kimisi okulda okuyor, kimisi daha küçük.

Adam, çalýþacak akþama kadar. Akþam, eve ekmek götürecek.

Mesela, bu hafta sonu, küçük kýzýnýn ayakkabýsý iyice eskimiþ. Ona ayakkabý alacak.

Oðlunun bilgisayarýný bu hafta tamir ettirmesi mümkün deðil. Onu önümüzdeki ayýn maaþýndan halledebilir.

Sabah belediye otobüsüne, oradan vapura sonra tekrar otobüse. Ve akþam ayný yoldan eve.

Sonunda bir maaþ alacak ve o maaþla, haneciðindeki herkese küçük küçük mutluluklar daðýtmaya uðraþacak.

Anneme, doðum gününde bir hýrka... Bunu hayatýnda sadece bir kaç defa yapabilecek.

Hýrsýzlýk yapanlar, rüþvet alýp verenler, iþte, o adamýn, annesine almak istediði hýrkaya göz dikmiþtir. Veya, kýz çocuðunun ayakkabýsýna.

Belki Gazze’ye, Somali’ye gidecek, bir yetimin yarasýný saracak üç kuruþa.

Ya da sýnava girecek genç adamlar. Sen, sýnava girecekler arasýnda, kendine yakýn olanlara iltimas geçeceksin. Böylece, hak edenlerden bir kaçý iþsiz kalacak, hak etmeyen bir kaç kiþi de, senin kayýrman sonucu iþ bulacak. Çok çýktý öyle dedikodular.

Allahu Te’ala, kimseye böyle bir ‘lisans’ verir mi? Hýrsýzlýk yapma lisansý, haksýzlýk yapma lisansý?

Vermez.

Böyle bir þey yapanlarýn ihaneti konusunda, kimsenin ihtilafý olamaz.

Öyleyse, hýrsýzlýk yapanlar için, yaþasýn adalet.

Adalet yaþasýn.

Ama kirli tezgahlar, alçaklýklar?

14 ay önce, demek, belediye seçimlerinden 17 ay önce demek. Neden 14 ay bekledin, seçim arefesinde taarruza geçtin?

Fatih Belediye reisi Turgev’e arsa tahsis etmiþ.

Vaaay ne büyük bir cürüm iþlemiþ! Ýmam-Hatip yurdu yapacakmýþ Turgev.

‘Sen Ýmam-Hatip yaparsan, seni Ýmam-Hatip’ten vururum.’ Budur Baþbakan’a verilen mesaj.

Eh, iþlerine gelir. Çünkü, Ýmam-Hatip okuyan, Allah ile kul arasýnda komisyoncu olamayacaðýný bilir. Her insanýn, Allahu Teala’ya ulaþabileceðini bilmek sakýncalýdýr. Ýnsanlarý kula kul etmek isteyenler bundan rahatsýz olur.

Baþbakan Erdoðan, ‘dindar nesil yetiþtirmek istediðini’ alemin ortasýnda söyledi. Budur sorun.

Halk Bankasý?

E onu da öðrendik, Amerika’daki Ýsrailliler ‘Kara listeye alýn’ diye rapor yazmýþ. Var mý baþka sýkýntý?

Var. Evde bulunan paralar.

O paralar, Osmancýk Ýmam-Hatip Okulu’yla Balkan Üniversitesi’nin parasý.

Ben inandým. Eminim.

Sen emin olmayabilirsin. Olmamak hakkýn. Olma da, bunun hükümetle ne alakasý var? Git, operasyonunu yap, gel. Kimi alacaksan al, kime soracaksan sor.

Niye Halk bankasý ayný paketin içinde? Ses daha büyük çýksýn diye mi?

Bakan Güler’in oðlu, yabancýlarý Türk vatandaþý yapmak için rüþvet almýþ.

Bana inandýrýcý gelmiyor. Rüþvet verecek kadar parasý olaný, yani milyonlarca dolarý olaný zaten devlet vatandaþ yapar, rüþvete ne lüzum var?

Yoook, maksadým müdafaa deðil. Yaptýysa görsün cezasýný. Ama, hem neden ayný paketin içinde, hem neden þimdi, hem, rüþvet için vatandaþlýktan daha mantýklý bir þey uyduramadýnýz mý?

Gördüklerimiz, bir saldýrý. Belki bir darbe giriþimi. Baþbakan, bir kaç kez söyledi, ‘yolsuzluk iddialarý, siyasi operasyonun kýlýfý.’

Bakanlar istifa etti. Bu, ahlaki bir tutum. Temiz bir tutum. Bu tutum bile, göreceksiniz, siyasi iktidarýn aleyhinde kullanýlacak.

Yolsuzluk iddialarý, milletin çok iyi izlediði bir gerçeði ortadan kaldýrmaz.

Türkiye, 35 yýldýr dökülen kaný durduruyor. Bu kötü bir þey.

Türkiye, ekonomik krizleri yara almadan atlatýyor. Bu kötü bir þey.

Türkiye, Ýsrail’in kanlý ellerini teþhir ediyor. Bu kötü bir þey.

Erdoðan, ‘Gezi’ gibi kolektif kalkýþmalara pabuç býrakmýyor.

Bunlarýn hepsi millete düþman olanlar için, kötü ve tehlikeli þeyler.

Kim ne derse desin, þu darbe giriþimi, ‘one minute’ün rövanþýdýr’ diyenler, haklýdýr.

Benim duam da bedduam da þudur:

Allah, bu millete, bu milletin çocuklarýna tuzak kuranlarýn hilelerini kendilerine döndürsün.