Ýnsan haklarýný ihlal içerikli icraatlar ve kararlar faþizan düþüncelerin ürünüdür. Ýnsanýn yaþama hakký tartýþma konusu olamaz, olmamalýdýr.
Mülteciler insandýr ve onlarýn hukukunu ihlal edici düþünce, karar ve uygulamalar da faþizan kafalarýn ürünüdür.
Maalesef Suriyeli mülteciler -ki asýl statüleri geçici korumadýr- hususunda kimi çevreler kimi münferit olaylarý bahane ederek ötekileþtirici bir tavýr takýnýyor.
Ýçiþleri Bakaný, Suriyeli mültecilerin adli vak'alara karýþma oranýnýn yüzde 1,5, Türk vatandaþlarýnýn oranýnýn ise yüzde 2.2 olduðunu açýkladý!
Suriyeli haylazlarýn iþlediði suçu bütün Suriyeliler iþliyormuþ gibi bir algý oluþmasý sebebiyle aslýnda Suriyeliler bu durumdan daha fazla þikâyetçi.
En son CHP'li Hatay Büyükþehir Belediye Baþkaný'nýn gerçek dýþý rakamlarla yaptýðý çýkýþ da bu algýyý körüklemiþtir.
CHP'li baþkan, dikkatleri üzerine çekme çabasý içinde görünüyor. Milyonlar harcamasýna raðmen expo hazýrlýklarýnda sergilediði baþarýsýzlýðýný örtmek için asýlsýz rakamlarla endiþe uyandýrýcý açýklamalar yapýyor.
Hatay Büyükþehir Belediye Baþkaný Lütfü Savaþ yaptýðý açýklamada þunlarý söyledi: "Hatay'ýn nüfusu 1 milyon 670 bin. Resmi verilere göre 500 bin civarýnda Suriyeli var. Ama gayri resmi sayý 800 binin üzerinde. Yaklaþýk her 2 kiþiden biri Suriyeli. Hatay'daki doðumlarýn yüzde 75'ini Suriyeli kadýnlar yapýyor. Yeni doðan her 4 çocuktan 3'ü Suriyeli. (...) Demografik yapý bizim aleyhimize geliþiyor. 12 yýl sonra belediye baþkanýnýn Suriyeli olmasý hiçbirimizin hoþuna gitmez. Böyle giderse þu anda belli ilçelerimizde belediye baþkanlýðýna aday olsalar rahatça kazanýrlar."
Hani deveye neren eðri demiþler de 'nerem doðru ki' demiþ ya mesele aynen öyle.
Resmi verilere göre 500 bin civarýnda diyor. Sanki sokakta birisi konuþuyor. Ben söyleyeyim; Aðustos 2021 itibariyle kayýtlarda 436 bin 472 Suriyeli görünüyor. Fakat devlet her ilde adrese dayalý inceleme yapýyor ve Hatay'da bu sayýnýn 100 bin eksildiði anlaþýlýyor. Buna göre geçici koruma statüsündeki Suriyelilerin baþka illere taþýnmýþ olduðu ve sayýlarýnýn azalmýþ olduðu görülüyor.
Baþkan, doðan her 4 çocuktan 3'ü Suriyeli diyerek katmerli bir yalana imza atýyor. Haliyle toplumu ajite edici bu yalan karþýsýnda Ýçiþleri Bakanlýðý soruþturma açýyor. Çünkü gerçek tam tersini söylüyor.
Elbette demografik yapý aleyhimize geliþiyor iddiasý kenara atýlacak bir söylem deðildir. Ancak devletin bu konudaki hassasiyetini görmezden gelmek ufuksuz bir siyasi söylemdir. Geçici koruma statüsündeki Suriyeliler vatandaþ olmadýklarýna göre 12 deðil 102 sene sonra dahi belediye baþkanlýðý kazanamayacaklar demektir. Belli ilçelerdeki sayý üstünlüðü de oy kullanma haklarý olmadýðý için kýþkýrtýcý bir söylem olmaktan öteye geçmez.
Hatay'da vatandaþlýk verilenlerin sayýsý korkutuyorsa bilmesi gerekir ki, onlarýn neredeyse tamamý da Bayýrbucak Türkmenleridir, onlar da en az baþkan kadar Türk'tür!
Ayrýca Suriyeliler iþ yeri açýyor, vergi ödemiyor ve esnaf bundan muztarip propagandasý yapýlýyor.
Bu durum herkesi rahatsýz , elbette ki en çok esnafý rahatsýz eder.
Bu konu geçen hafta Cuma günü misafir olduðum bir tv kanalýnda konu edildi. Ýddiaya göre Suriyeli iþadamlarý vergi vermiyor, esnaf tedirgin, Suriyeliler bedava saðlýk hizmeti alýyor, bizim vergilerimizle hükümet karþýlýyor, Türk vatandaþlarý sýra bekliyor, evrak isteniyor.
Ben canlý yayýndayken Suriyelilerin yoðun olarak bulunduðu Hatay, Þanlýurfa ve Ýstanbul'daki mülki amirlere Suriyelilerin vergi meselesini WhatsApp üzerinden yazarak sordum. Bu iddia her üç vilayetten yalanlandý.
Hatay Vergi Dairesi Baþkaný Cemil Müsevitoðlu'nun cevabý konuyu gayet güzel özetliyor.
Müsevitoðlu'nun notu þöyleydi: "Suriyeli Mültecilerin ticari bir faaliyete baþlamasý ya da gelir getirici faaliyette bulunmalarý halinde, onlara vergi kaydý açýlmakta ve kendi vatandaþlarýmýzýn tabi olduðu vergi mevzuatý, Suriyeli mültecilere de aynen uygulanmaktadýr."
Ticari faaliyete baþlayýp da, bu faaliyetini Vergi Dairesine bildirmeyen Mülteciler için de özel bir denetim ekibi kurulmuþ konu takip ediliyor.
Yani mülteciler vergi vermiyorlar iddiasý koca bir yalan!
Saðlýk konusunu da Saðlýk Bakanýmýza sordum sað olsun ben canlý yayýndayken cevap yazdý. Özetle dedi ki: "29 ilde 185 Göçmen saðlýðý merkezi açýldý. Bu merkezlerde 4 bin Suriyeli saðlýk çalýþaný istihdam ediliyor. Merkezlerin tüm masraflarý AB Komisyonu Türkiye delegasyonu ile Saðlýk bakanlýðý arasýnda imzalanan doðrudan hibe çerçevesinde hayata geçirilmiþtir. 2017'den beri merkezlerin yapýmý, personel giderleri ve tüm hizmetlerin bedeli tamamen AB tarafýndan karþýlanmaktadýr."
Gerçek budur!
Kimi mültecilerin þýmarýk halleri, uygunsuz davranýþlarý elbette ki vatandaþý rahatsýz ediyor ancak yukarýda ifade ettiðim gibi bunlar Suriyelileri de rahatsýz ediyor!
Tabi ki mülteciler konusundaki þikâyetlerin ciddiye alýnmasý ve incelenmesi gerekir. Ülkemiz sadece Suriyeliler deðil hemen her milletten mültecinin bulunduðu bir ülkedir. Son bir ay içinde sadece Ukrayna'dan 60 bin civarýnda yeni mülteci gelmiþtir.
Burada þunu da belirtmek gerekir ki muhalefetin her eleþtirisini peþinen reddetmek doðru deðil, ama yanlýþlarýna da anýnda cevap vermek gerekir.
Evet, mesele çok boyutlu ve önemli, artýk konuyla ilgili müstakil bir bakanlýk kurulmasýnýn vakti gelmiþtir!