Deðerli bir dostum olaylarýn tek merkezden ve büyük güçler tarafýndan çýkarýldýðýný söylediðim için beni eleþtirir. Gerçekten de þimdi taksim olaylarýný büyük bir gücün eseri saymak onu küçümsemektir. Büyük güçler çýkan bir olayý istedikleri yöne çevirirler yani küçük bir olay büyük beyinler tarafýndan planlanmaz. O ülkede onlarýn medyasý ve zenginleri vardýr. Medya genellikle herhangi bir olayý kendi çýkarýna göre halka aksettirir. Yani olay basit olsa bile gereken yapýlarak büyük bir olaya dönüþtürülür. Taksim olaylarý ,bizde ve her yerde tartýþma yaratsa bile bu kadar büyütülmezdi. Ancak bu kadar sýradan bir olaya yönelik tepkiler bütün dünyaya yayýlmýþtýr. Bu olayý baþka yerlerdeki olaylara benzetmek yanlýþtýr. Oradaki olaylar kiþileri doðrudan etkiliyordu. Mesela ekonomik krize karþý yapýlan eylemler tüm ülkede Gezi parký protestosu olarak adlandýrýlan eylemden daha fazla insanlarý etkiler.
Ancak büyük güçler herhangi bir olayý büyüterek sosyal bir kargaþa haline sokabilirler. Bunun için kitleleri harekete geçirmek için kullandýklarý kiþiler vardýr. Bu açýdan Gezi olaylarýný þöyle deðerlendirebiliriz. Bazý güçler iktidarýn politikasýna karþýdýr. Çünkü Türkiye bugüne kadar olduðu gibi dýþ güçlerin operasyon alaný olmamaya ve kendi politikasýný belirlemeye uðraþýyor. Þüphesiz bunu gerçekleþtirmek o kadar kolay deðildir.Ekonominiz saðlam temellere dayanmalý ve büyük güçlerin tamamýnýn kontrolünde olmamalýdýr. Hiç deðilse odaklardan biri bizi desteklemelidir.
Bu durumda Gezi olaylarýnýn sýnýrlarý içinde kalarak bilmeceyi çözemeyiz. Olayýn hemen arkasýnda Baþbakan Yardýmcýsýnýn istifa ettiði ve geliþmenin Cumhurbaþkaný tarafýndan önlendiði söylendi. Bu bir söylenti olsa bile iktidar içinde bir ayrýþmanýn planlandýðýný göstermektedir. Buradan Gezi olaylarýnýn bu amaçla çýkarýldýðýný söylemek yanlýþ olur. Sadece sýradan bir olay bu amaçla kullanýlmýþtýr. Buradan þu sonucu çýkarabiliriz.: Sýradan bir olay bile büyütülerek ve iktidar içinde ayrýþma saðlanmasý maksadý ile kullanýlabilecektir.Bu ayrýþmanýn gerçekleþmesi için en azýndan bir takým kiþisel þantajlarýn yapýlmasý ya da menfaat vadi gibi olaylarla kiþilere yaklaþýlmasý tarzýnda bir takým giriþimlerde bulunulmasý icabeder Bunun gerçekleþmeyeceðini ve iktidar içinde güçlü bir beraberliðin bu olumsuzluklarý önleyeceðini sanýyorum. Bu arada ülkemizde hali hazýrda barýþ sürecine geçilmesi ve çatýþmanýn durmasý, hatta çözümün her iki tarafýn çýkarýna olduðunun anlaþýlmasý da bazý batý ülkelerini rahatsýz etmektedir.Öyle ki Avrupa ülkeleri, enerjinin; ne kaynaklarýnda ne de geçiþ yollarýnda bir etkiye sahip olamayacaklar ve hem Rusya’nýn hem ABD’nin gücü bu alanlarý kontrol edecektir. Geçmiþte bu iki ülkenin birbirine düþman olduðunu ve yýllarca süren bir Soðuk Savaþ yaþandýðýný düþünerek onlarýn bir arada olamayacaðýný söylerler ama esasýnda o dönemin bir uzlaþma dönemi olduðunu da pek düþünmezler. Türkiye’nin bulunduðu taraf Avrupa olursa sorunlar devam eder. Zaten þimdi de ülkemizdeki çatýþmanýn sebebi Türkiye’nin bulunacaðý tarafý belirlemektir. Bu durumda hangi tarafta olacaðýmýza biz karar verir ve eylemleri önlersek ya da etkisiz hale getirirsek rahata kavuþuruz diye düþünüyorum.