Ýstanbul Devlet Opera ve Balesi, sezon açýlýþýný kentin 1922 yýlýnda iþgalden kurtuluþunun 90. yýldönümüne denk getirdi. 6 Ekim Pazar günü Arkeoloji Müzesi’nde verilecek olan konserle 2013 - 2014 opera - bale sezonunun açýlýþý yapýlacak. Ýstanbullu sanatseverler yeni sezona yine büyük bir salondan yoksun girecek ama idare edilen sahnelerde Ýstanbul’da ilk kez sergilenen eserleri izleyebilecekler. Arkeoloji Müzesi sezon boyunca oda konserlerine evsahipliði yaparak Ýstanbullularý avutacak.
Açýlýþ konseri baþlý baþýna bir keyif: Opera sanatýnýn en büyük bestecisi Giuseppe Verdi’nin ölümünün 200. yýlý nedeniyle onun aryalarýndan bir seçme dinleyeceðiz. Ýstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin yeni Müzik Direktörü Naci Özgüç bu eserlerden seçilen parçalardan oluþan açýlýþ konserinde orkestrayý bizzat yönetecek. Koro ise Kevork Tavityan yönetiminde olacak. ÝDOB’un sevilen solistlerin birçoðunu açýlýþta izleyeceðiz.
Verdi’yi bir baþka temsille daha anacaðýz: Türkiye’de daha önce hiç sahnelenmemiþ olan Giovanna d’Arco / Jan Dark operasý yeni sezonda konser versiyonuyla seslendirilecek. Orkestra þefliðini Gianluca Bianchi’nin üstleneceði Giovanna d’Arco’da pek çok solistin de görev alacaðý koroyu Emanuela Aymone yönetecek.
Yeni sezonda Gioachino Rossini de iki baþyapýtýyla Ýstanbullu müzikseverlerin karþýsýnda olacak. Opera eleþtirmeni Ufuk Çakmak’ýn “kulaklarý bayram ettiren bir Ýstanbul yapýmý” diye nitelediði “Sevil Berberi” temsillerine devam ediyor. Ýstanbul Devlet Opera ve Balesi ile özdeþleþen rejisör Yekta Kara, Rossini’nin “Sevil Berberi”nin baþarýsý üzerine bestelediði “La Cenerentola / Külkedisi”ni sahneye koyacak. Bilinen masala göre birtakým deðiþiklikler bulunan konusu ve Rossini’nin bütün enerjisini yansýtan müziðiyle ve ÝDOB’un deneyimli ve taze isimlerini buluþturan kadrosuyla sezonun gözdesi olabilir “Külkedisi”. Orkestra þefi Alessandro Cedrone.
ÝDOB’un bir baþka Türkiye prömiyeri ise Georg Frideric Händel’in “Giulio Cesare / Jül Sezar” operasý. Barok operalarý yöneterek dikkatleri üzerinde toplayan Mehmet Ergüven’in sahneleyeceði “Jül Sezar” Roma Ýmparatoru’nun Mýsýr’da Kraliçe Kleopatra ile iliþkisine odaklý Giacomo Francesco Bussani librettosuna dayanýyor.
Sezonda devam eden eserlere gelince: Benjamin Britten’ýn Henry James romanýndan uyarlama, hayaletlerin cirit attýðý, gerilim dolu oda operasý “The Turn of the Screw / Kötülüðün Döngüsü”... Ferit Tüzün’ün TRT’nin sipariþi üzerine 1969 yýlýnda Güngör Dilmen’in oyunundan bestelediði iki perdelik “Midas’ýn Kulaklarý”... Jacques Offenbach’ýn eðlenceli fantastik operasý “Hoffman’ýn Masallarý”...
Ayrýca birbiriyle dolaylý yoldan iliþkili olup müzik dünyasýnýn kulislerine dalan, bunu yaparken de hicivden ve mizahtan hayli faydalanan üç eser var devam eden:
Richard Strauss’un ünlü yazar Hugo von Hoffmanstahl ile iþbirliðinden çýkan ve yüksek sanat - popüler sanat tartýþmalarýný hicveden “Ariadne Naxos’ta”sý bir yanda... Diðer yanda tam da bu tartýþmalar yüzünden çaðýmýzda adý Mozart’ýn nemrut rakibine çýkan Antonio Salieri’nin sipariþ üzerine bir opera bestelenmesi sürecini konu alan tek perdelik “Önce Müzik Sonra Söz”ü var. Salieri bu eserle 1786 yýlýnda Ýmparator Joseph II’nin Viyana’d açtýðý yarýþmaya katýlmýþtý. Ayný yarýþmaya Wolfgang Amadeus Mozart’ýn baþvurduðu eser olan “Opera Müdürü” de ÝDOB tarafýndan sahnelenemeye devam edecek.
Yýlýn sürprizlerinden biri de Murat Göksu’nun birkaç operayý oyunlaþtýrdýðý “Opera Opera Dedikleri” adlý eser. Ýstanbul izleyicisinin karþýsýna ilk kez çýkacak.
