Bu akþam Binali Yýldýrým ve Ekrem Ýmamoðlu televizyon düellosunda karþý karþýya geliyor.. Baþtan bu konuya bakýþýmý bu köþede ilan etmiþtim. Söylediði dört lafýndan üçü yalan çýkan bir adamýn Binali Yýldýrým’la þartlarý eþit bir yayýna çýkmasýný doðru bulmadýðýmý yazdým. Hâlâ ayný yerdeyim. Ancak madem olacak böyle bir program keþke daha özgür bir ortamda olsa. Çünkü deniyor ki her adaya ayný sorular sorulacak cevap için de eþit süre verilecek. Bence çok saçma. Ne demek ayný sorular eþit süre?! Ekrem Bey iki dakika içinde Binali Bey hakkýnda 40 tane yalan söylese, bunu ayný 2 dakikada nasýl düzeltecek muhatabý? Sonra, Binali Bey’e sorulacak soru var, Ekrem Bey’e sorulacak soru var. Misal, Ekrem Bey’in Kavaklý’da hazine arazisini kuzenine ihale ederek amfi/tiyatro projesi baþlatmasýný, ‘Beykonaklarý' projesinde kamu arazisini haksýz olarak siteye dahil etmekten yargýlandýðý davayý Binali Bey’e soramazsýn ki… Ya da tam tersi ulaþýmla ilgili masada bekleyen merkezi projeleri de Ekrem Bey’e soramazsýn. Keþke Ýsmail Küçükkaya ‘tarafsýz’ olmak adýna kum saati moderatörlüðü yapmasa da tamamen özgür olsa bu akþam.
TÜRGEV Baþkaný Dr. Fatmanur Altun’u hedef alan saldýrýlarý gördünüz deðil mi? Fatmanur Hoca 28 Þubat baský günlerinin zalimleriyle, zorbalarýyla çarpýþa çarpýþa gelmiþ bir kadýn. Üç beþ zibidinin palavralarý ancak kayadan toz alýr. Ne eþi üzerinden yapýlan saldýrýlar ne de atýlan iftiralar zarar verir. Fakat benim dikkatimi çeken bir detay var. Neden bu saldýrýlarýn hedefi Fatmanur Altun? Benzer durumdaki baþka isimleri de seçebilirlerdi. Ama seçmediler. Neden? Çünkü Fatmanur Altun, baþörtülü olduðu için okuldan attýklarý halde yýlmadý akademisyen oldu bugün onlarýn çocuklarýna ders veriyor. Çünkü sistem dýþýna itmeye çalýþtýlar. Yok saydýlar. Eve hapsetmek istediler. Ancak o geldi hem KADEM’de maðdur kadýnlarýn sesini yükseltti hem TÜRGEV’de ailelerinden uzak çocuklara sahip çýktý. Bir yandan mazlum Ýslam coðrafyasý için ne yapýlabileceðine kafa yorarken bir yandan da bayraðýmýzý daha yükseðe çýkarmanýn yollarýný aradý. Elitist jakoben kafalar onu baskýlayýp yok etmek isterken o bütün bunlara inat daha da görünür oldu. Elbette öfkeden deliye dönüyorlar. Verdiðimiz rahatsýzlýktan ötürü, çok gururluyuz. Allah sayýlarýný arttýrsýn.
Bugün babalar günü. Televizyonlar, radyolar, gazeteler babanýza bugün ne almanýz gerektiðini söylüyor. Bir deri cüzdan mý alalým yoksa kýsa kollu gömlek mi? Ýki gömlek birden sadece 49.90… Muhteþem… Bakýn diyorum ki, gelin bu yýl babalar gününde farklý bir þeyler yapalým. Her babalar günü çocuklar babalarýný tebrik ederken gelin bugün biz babalar, çocuklarýmýzýn babalar gününü kutlayalým. Nasýl mý olacak? Arz edeyim. Bu babalar gününü bahane edip sorguya çekelim kendimizi. Ne kadar baba olabildik ona bakalým. Benim çocukluðumda sorulduðunda; “Ýki çocuk sahibiyim” derdi anne-babalar. Oysa þimdilerde “Ýki çocuk babasýyým” diye veriliyor cevaplar. Çünkü biz de öðrenmeye baþladýk ki o çocuklarýn sahibi deðiliz biz. Onlarý hayata hazýrlamakla görevli memurlarýz sadece. Ödev ve sorumluluklarýmýz var. Anlatmamýz, öðretmemiz gerekenler var. Tam düþecekken uçurumdan diþlerimizle ensesinden yakalayýp kurtaralým diye baþlarýndayýz o çocuklarýn. Ne kadar anne/babayýz gelin bugün bunu sorgulayalým, bununla yüzleþelim, hesaplaþalým. Ne yaptýk çocuklarýmýz için? Öldük mü, nutuk mu söyledik? Boþverin babalar gününü, bugünü evlât günü ilan edelim yargýlayalým kendimizi. Bakalým suçlu mu çýkýyoruz, beraat mi ediyoruz? Kutlu olsun her gününüz...