Anayasa gündemini "ilk dört madde" meselesinden "ihtiyacýný duyduðumuz gerçek zemine" taþýmak zorundayýz. Devletin yönetim biçimi, baþkenti, bayraðý, dili ve cumhuriyetin nitelikleri baðlamýndaki tartýþmanýn faydasý yok. Bu sadece ve sadece yeni Anayasa gündemini ýskalamamýza hizmet ediyor, o kadar!
GENEL SEÇÝM SONUÇLARINI UNUTMAYALIM
2023 genel seçimlerinin ortaya koyduðu projeksiyon çok önemli. TBMM'de 400'ün üzerinde kendisini "sað" olarak tanýmlayan milletvekili aritmetiði var. Bu vekillerin tartýþmasý gereken konularý ýskalamasý veya suni gündemin akýþýna kapýlmasý büyük bir talihsizlik olur!
SORUNLU ALANLARI TANIMLAMAK
Kendilerine tamamen zýt argümanlarý olan partilerin ayný masada oturmasýný "siyaseten" mümkün kýlan motivasyona sahip kendisini "merkez ve muhafazakar sað" olarak tarifleyen partilerin; Cumhur ittifakýna anayasa konusunda bir kapý aralamamasý biraz tuhaf deðil mi? 2023 öncesini hatýrlayalým. Türlü saiklerle çeþitli "taslaklar" okuduk. "Tamam þu metin olur" diyebileceðimiz bir taslak yok ancak bu birikimden "mutabakat metni" çýkmasý mümkün.
MEVCUT ANAYASA ÝLE OLMAZ!
Bunu söylediðimizde hep bir aðýzdan iki itiraz çýkýyor: "Önce mevcut anayasaya uyulsun" veya "19 kez deðiþen anayasa darbe anayasasý deðildir". Lakin iki itirazýn da konumuzla alakasý yok. Çünkü kavramlarý bir yeknesaklýk arz etmediði için çaðýn gerisinde kalan ve ancak "müdahalelerle" ayakta duran bir metinden bahsediyoruz. Temel haklara dair yaþanan tartýþmalarý da ortadan kaldýracak "temiz" bir metinin üretilmesi gerekiyor. Ama þunu belirtmek gerekir ki "Anayasa'daki muðlaklýðý" kendi lehine çevirmek için kullanan bir kitle var.
TÜRKÝYE SADECE DEÐÝÞMEDÝ, GELÝÞTÝ DE...
Darbe ile ilgili vurguyu Baþlangýç kýsmýndan 1995 yýlýnda çýkarabilmiþiz. Ama yapý devam etmiþ. Bu kim ne derse desin Baþkanlýk sistemine geçiþe kadar da sürdü... Baþkanlýk sistemine geçiþin "hýzlý" olmasý sebebiyle yapýnýn bir tahkimata ihtiyacý olduðu açýk. 1982'nin þartlarýndaki Türkiye hinterlandý ve ekonomik göstergeleri ile þimdininki faklý. O zamanýn angajmanlarý ile bugünün kavramlarý ayný deðil... Aradaki uyum deðiþimleri bile son 10 yýldaki periyotta farklýlýk arz ediyor. Artýk internet ile deðiþim/dönüþüm aralýklarý kýsaldý. Eskiden 100 yýlda olanlar þimdi 20 yýl içinde olup bitiverebiliyor.
BAÞKANLIK SÝSTEMÝ
Vesayet kýrýcý etkisi anlamýnda önemli bulduðum bu geçiþ tamamlandý. Sistemin yerli yerine oturmasý için birtakým düzenlemelerin olmasý gerekiyor. Bu konudaki adýmlarýn yeri de anayasa. Buradaki kastým seçim nisabý veya benzeri "belirleme" yöntemlerine dair deðil. Pek tabi bunlarýn da en efektif ve ekonomik biçime dönüþtürülmesi þart. Zira ilk turda vekiller yönünden avantajlý olan adayýn ikinci turda kaybetme ihtimali neredeyse yok. Dünya uygulamasý hep bu yönde. Ama benim kastým daha ziyade Cumhurbaþkanýnýn yetkileri, görevleri bunlarý yerine getirirken oluþan sorunlara dair...
YENÝ HAKLAR ANAYASA'DA OLMALI
Bugün insana doðrudan dokunan ve yaþam alanýný kýsýtlayan hususlarýn anayasal koruma altýna alýnmasý bir ihtiyaç. Ýmar, deprem, kentleþme, "internetle" oluþan yeni durumda düþünce ve ifade özgürlüðü, anadil, tutuklama süresi ve gerekçesi, dýþ yatýrýmcýlarýn güvencesi, memur alýmlarýnýn objektif kriterlere baðlanmasý, kiþisel verilerin korunmasý, unutulma hakký, alternatif uyuþmazlýk çözüm yollarý, gelecek kuþaklarýn haklarý, sosyal medya þirketlerinin durumu, aile ile çocuklarýn korunmasý ve nihayet son günlerin tartýþmasý olan infaz konusunda özellikle "suç makineleri" baðlamýnda çerçeveye ihtiyaç var.
TARTIÞMAK ZORUNDAYIZ
Hukuki sorunlar yapýsý gereði, dinamiktir. Bu dinamizm, bitmeyen bir eleþtiri ve sonsuz bir "tartýþma" demektir. Bundan kimse kaçmamalýdýr, kaçamaz da. Meseleleri "sembol isimler, davalar ve kavramlar" üzerinden tartýþmak büyük hata!...
"YAÞAYAN AÐAÇ"
Bizim "Yaþayan Aðaç" olan bir anayasaya ihtiyacýmýz var. Zira bir anayasa metni kendini deðiþen zamana adapte edecek þekilde okunmak ve anlamlandýrýlmak zorunda... Anayasanýn sýradan bir kanunla ayný þekilde yorumlanamayacaðý, toplumsal deðiþikliklere ve taleplere kendisini uyumlaþtýrmasýný saðlamasýna vurgu yapan "yaþayan aðaç doktrini" bu açýdan önemli.
ANAYASA'NIN GÖLGESÝ KUÞATICI OLMALI
Anayasal yorumun yalnýzca kuranlarýn niyetine baðlý kýlýnmasý; metnin ve yorumun geçmiþe kök salmaya devam ederek çaðý ýskalamasý demektir. Bizim köklerimiz kadar gölgeye de ihtiyacýmýz var...