Siyaset yerinde saymaya devam ediyor. Seçimden bu yana Ýsmet Yýlmaz’ýn Meclis Baþkanlýðýný saymazsak önemli bir geliþme yaþanmadý. Ben de bu sebeple birkaç zamandýr ibadetlerin, daha çok da orucun toplumsal boyutundan söz etmeye çalýþýyorum. Orucu, namazý, zekâtý birbirinden ayýrarak toplumsal boyuttan söz etmek pek doðru deðil ama bir pazar yazýsýnda da her þeyi ortaya koyma imkâný yok. Dolayýsýyla kendimize bir sýnýr çizmekle karþý karþýyayýz. Yine de amaca yaklaþan bir çerçeveyi yakalayabiliriz.
Diyanet Ýþleri Baþkaný Prof. Mehmet Görmez, Ýslam’ýn toplumsal boyutunu önemsediðini belli eden adýmlar atmaya devam ediyor. Bu yýlýn Ramazan Ayý temasýný seçerken de ayný anlayýþla hareket ettiðini görüyoruz. Þöyle demiþti bu temayý açýklarken: ."Ramazan aylarýnda birey, toplum, insanlýk olarak kaybettiðimiz bir deðeri ortaya çýkarmaya ve bir tema çerçevesinde bazý konulara farkýndalýk getirmeye çalýþýyoruz. Bu yýl Ramazan ayý temamýz; ‘Vakit iyilik vakti, bu Ramazan ve her zaman…' Bunun yanýnda ‘Gelin Kendinize bir Ýyiliðiniz Olsun’, ‘Gelin Dünyaya Bir Ýyiliðiniz Dokunsun’ çaðrýlarýmýz da var."
Bu baþlýklar bana "kalbleri Ýslam’a ýsýndýrmak" için de anlamlý geldi. Biliyorsunuz bu bahis Ýslam’ýn anlatýlmasýnda önemli bir yere sahiptir. Böyle kimseler zekât verileceklerin de ön sýralarýnda gelir. Oruç ayý Ramazan, bu kapsamda çalýþmak isteyenler için harika bir fýrsat sunar.
Sözü getirmek istediðim nokta biraz farklý. Hem Türkiye'de hem Dünya'da Müslümanlara nasýl bakýlýyor sizce? Müslümanlar nasýl bir algýya yol açýyorlar? Kalbleri Ýslam’a ýsýndýrmakta mý baþarýlý Müslümanlar, yoksa soðutmakta mý? Ýyi örneklerle mi gündemde yer alýyorlar yoksa kötü örneklerle mi? El Kaide, IÞÝD, Boko Haram, Sisi, Esad, Husiler... Bu kelimeler içinizi ýsýtýyor mu, yoksa sizi ürpertiyor mu? Irak, Suriye, Pakistan, Yemen... Artýk haber bültenlerinde bile yer bulamayan, her gün yüzlerce insanýn öldüðü saldýrýlarla anýlan ülkeler... Bütün bunlarýn Ýslamiyet’e ve Müslümanlara dair yarattýðý algýyý deðiþtirmek için çare ne ola ki? Þimdiye kadar saydýðýmýz örnekler sizin de takdir edeceðiniz gibi iyi örnekler deðil. Peki, iyi örnekler var mý, kalbleri ýsýndýracak iyi örnekler?
Uluslararasý camiada Türkiye, Müslüman kimliði ile hayranlýkla izlenen bir ülke haline gelmek üzereydi. Demokrasi yolunda atýlan adýmlar, insan haklarýna saygý konusundaki samimi gayretler, hukukun üstünlüðünü saðlamak için yapýlan mevzuat deðiþiklikleri, ekonomideki baþarýlar, uluslararasý meselelerdeki yapýcý tutumlar, AB ile iliþkilerin geldiði nokta dikkatlerden kaçmýyordu. Bugün sebebi bütünüyle bize baðlý olmasa da bu algýnýn zedelendiði açýk... Algýnýn zedelendiðine, Türkiye içindeki ve dýþýndaki eleþtirilere ve bu eleþtirilerin seviyesine bakarak hükmetmenin doðruluðu ve yanlýþlýðý ayrý bir tartýþma konusu olabilir elbette... Her sýkýntýyý komplo teorileri ile açýklamaya kalkmak basit insanlarýn iþi… Ýç muhasebeye yönelmek ise idealistlerin ve tevâzu sahiplerinin…
Daha önceki bir yazýda da vurguladýðým gibi ‘Ak Parti kaybetsin de sonucu ne olursa olsun’ noktasýna gelenler varsa bir yerlerde bazý yanlýþlar yapýlýyor demektir. En azýndan bazý konularýn yanlýþ algýlanabileceðine dair bir kaygýdan uzak durulduðu ve bir vurdumduymazlýk içine girildiði belli deðil mi? Baþkanlýk sisteminin içini doldurmadan ortaya çýkýþýn otoriter rejim tartýþmalarýný tetiklediðini söylemek çok mu abartýlý? Türkiye'ye kasteden Gülenci yapýlanmanýn önüne geçelim derken hukuksuzluklara aldýrýþ etmemenin ceremesi olamaz mý? Yolsuzluk iddialarýnýn büyük bir yýpranmaya yol açtýðýný kim inkâr edebilir?
Yine de kalbleri ýsýtacak bir stratejiye sahip olmak bizim elimizde. Burada sözü Tolstoy ile baðlayalým. Þöyle diyor Hazret: 'Þeytana ne kýzýyorsun, bir iyilik yap da o sana kýzsýn.' Unutmayalým, vakit iyilik vakti, bu Ramazan ve her zaman... Ýyilik yapmayý, ferdi gayretlerin ya da küçük çaplý dernekleþmelerin ötesinde ele alacak dayanýþma mekanizmalarýný nasýl oluþturacaðýmýza dair kafa yorsak yeridir.
Eylül 2012'de burada çýkan bir yazýda þunlarý kaydetmiþim. "Üstad Necip Fazýl Kýsakürek ciltler dolduracak hali bir mýsrada ifade ediyor ve 'Bir þey koptu benden, þey, her þeyi tutan bir þey' diyor ya… Ýþte Ak Parti, o, 'her þeyi tutan bir þey'i koptuðu yere iade etmenin dâvasýný güdüyor..." Bu dâvanýn saðlýklý yürümesi için alýnmasý gereken bazý tedbirler olduðunu seçim sonuçlarý partili partisiz cümle âleme ilan etti.
Ortaya çýkan halden herkes sorumlu. Üstelik de sorumluluklar devredilemez. Oruç ikliminin Dünyada ve Türkiye’de kalbleri ýsýtmasý için sorumluluk almak gerekiyor.
