Öykü Çelik dışında her şey gerçek

Bu hafta vizyona giren Darbe filmi, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın gözaltına alınmak istenmesinin perde arkasındaki olaylara ışık tutuyor. “Bu filmde her şey gerçek” diyen senarist ve gazeteci Avni Özgürel, MİT krizinin bilinmeyenlerini anlattığını söylüyor.

Darbe, devletin iki önemli güvenlik kurumu olan Milli İstihbarat Teşkilatı ve Emniyet’i silahlı çatışmanın eşiğine getiren 7 Şubat sürecine dair karanlıkta kalan olayları anlatıyor. Filmde, ‘Paralel polislerin’ gözaltına almak için kuşattığı MİT Müsteşarlığından, Müsteşar Hakan Fidan’ın dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın zırhlı makam aracıyla çıkarılması olayları da işleniyor.

- Darbe, yakın tarihin gerçek bir öyküsünü ele alıyor. Pek alışkın olmadığımız bu film projesi, nasıl ortaya çıktı?

Devletin iki güvenlik kurumu (MİT ve Emniyet) silahlı çatışma noktasına geliyor. Bu, devletler tarihinde az rastlanan bir şey.  Doğrudan Türkiye’nin itildiği bir kaosun hikayesi. Sadece MİT Müsteşarı var, Başbakan sadece bir telefon konuşmasında var, esas olan o MİT krizinin nemenem  olduğunu anlatmaktı.

SIRADA OSLO OLABİLİR

- Filmde, halen görevdeki MİT Müsteşarı Hakan Fidan anlatılıyor. Çekim öncesi kendisiyle görüştünüz mü?

Sadece “Ben bunu film yapıyorum” diye MİT Müsteşarlığı Basın Müşavirliği aracılığıyla Hakan Bey’e ilettim. Tereddütte olduğum iki konu vardı: Kendisini İstanbul mu yoksa Ankara savcılığının mı ifadeye çağırdığı ve o dönemde gözaltına alınan bir muhbirin MİT mensubu olup olmadığı. Onların teyidini aldım, o kadar. Önce biraz tedirgin oldular, “Acaba yapılmasa mı” diye düşündüler. Devlet, bu işlerin örtülü kalmasını ister. “Öyle olmadı” diyebilirler. 

- Filmde Oslo görüşmesi, Fidan’ın Öcalan’la teması sahneleri var. Bunlar, hala çok tartışmalı konular.

Oslo görüşmeleri daha çetrefilli bir iş. Ona (senaryosunu yazmaya) cesaret edemezdim şimdi. Orada doğrudan doğruya müzakereler var. MİT görevlileri Türkiye’nin kaderiyle alakalı konuyu, öbürleri de 30 yıldır Türkiye ile kavga eden örgütün geleceği ile ilgili tartışıyor. Basit bir iş değil.

- Bu film sanki bir serinin birinci bölümü gibi. Devamı olacak mı?

Dediğiniz doğru, var. Devlet çatısında meydana gelen çatışmayı yazdım. Bir de bunun örgüt boyutu var. Oslo görüşmeleri açığa çıktı. MİT’in analizi “PKK sızdırdı” şeklindeydi. MİT’ten teyit etmiş değilim ama Kandil’de Murat Karayılan bana kendisi söyledi. Oslo açığa çıkınca, Karayılan MİT Müsteşarı’nı aramış ve istihbarattan sorumlu kişiye yönlendirilmiş. “Bizden çıkması söz konusu değil. Eğer Müsteşar hala bizden çıktığına inanıyor ise buraya emniyet ettiği görevli gönderebilir, PKK’nın üst katında soruşturma yapabilir. Ben bunu sağlarım” demiş. Öcalan’la da tanışıyorum, İmralı hikayesi de yazarım.

7 ŞUBAT’TA NE OLDU? 

- Filmde anlatılan her şey gerçek mi?

Devlet bazı şeylerin açığa çıkarılmasından  hoşnut olmuyor. Belki “Bunlar hayal mahsulü” diyebilir ama tamamı gerçek. Tek kurgu Öykü’nün (Çelik) oynadığı bölüm. O da filmde  birleştirici unsur olsun diye konuldu.

- 7 Şubat’ta ne oldu?

En büyük problem “Ne oldu?” sorusunun cevabıdır. Gözümüzün önünde yaşanan olaylarda bile biz “Ne oluyor, ne oldu” sorusunun cevabı ile ilgili olarak televizyon kanallarındaki tartışmalardan hiçbir şey öğrenemiyoruz. İşte bu film, önemli bir olayla ilgili olarak o sorunun cevabıdır.

BU FİLM BUGÜNE KADAR ÇEKİLMEMİŞ AKSİYON İÇERİYOR

- Darbe filmindeki rolünüz hakkında bize bilgi verir misiniz?

Geçinmek için hırsızlık yapan bir genç kızı canlandırıyorum. Hayal bile edemeyeceği bir kaosun içinde yaşıyor, savaşıyor.

- Aksiyonla dolu bir film. Çekimlere nasıl hazırlandınız?

Beni etkileyen kısmı da bugüne kadar çekilmemiş aksiyon içeriyor olmasıydı. Motor sahnelerim kasksız ve korumasız çekildi.

- Oldukça siyasi içerikli bir filmde yer aldınız.

Bizler oyuncuyuz. Elbette görüşüm var ama onlar özel hayatımda.