Bu hafta patlayan Adnan Beker krizi, CHP'de yeni bir fay hattı meydana getirdi.
Kısaca özetleyeyim.
Salı günkü CHP Grup toplantısında Bir süre önce İYİ Parti'den istifa eden Ankara Milletvekili Adnan Beker, CHP'ye katıldı.
Özel, Adnan Beker'i kürsüye davet ederek şunları söyledi:
"CHP ailesi büyümeye devam ediyor. Baba ocağına ihtiyaç duyan, baba ocağına gelmek isteyen herkes için Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün iki büyük eserinden biri olan CHP'nin kapıları açık dedik. Adnan Beker, ayrıca grubumuza, sevgili Mansur Başkan'ımızın da emanetidir."
Mansur Yavaş, isminin alet edilmesine hemen tepki gösterdi:
"Kendisiyle tanışıyoruz tabii ki. Ankara Büyükşehir'de İYİ Parti Grup Başkanı'ydı. Arada sırada da görüşürüz ancak transferinden haberim olmadı. Genel Başkan'ımız da niye öyle emanet etti bilmiyorum. Çünkü siyasette insan ancak kendi kendine kefil olabilir."
Aslında Adnan Beker, Mansur Yavaş'ın öyle ara sıra görüştüğü biri değil. Çok yakını ve seçilmesinde epey emeği olan biri.
İmamoğlu hesabına Mansur Yavaş'ın dar alana sıkıştırılması söz konu. Yavaş'ı rahatsız eden bu tezgâhın artık aleni işlemesi.
Adnan Beker transferi, ilginç bir şekilde parti içinde de rahatsızlık ve tepki doğurdu.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, "Bu benim kabul edebileceğim bir şey değil. " diye konuştu.
CHP İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı "Partimiz son durak değildir. CHP rozeti işportaya düşürülemez" derken, Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi ise, "CHP, iktidardan istediğini bulamayanların sığınacağı bir liman değildir" ifadesini kullandı.
Yani Özgür Özel'in; "Gazi Mustafa Kemal'in partisine, baba ocağına geliyor" demesini ciddiye almıyorlar. "Son durak, sığınılacak liman değiliz" diyorlar...
Özgür Özel, kurultaydan beri İmamoğlu'nun çekim alanında genel başkanlık yapmaya çalışıyor. Bir başka ifadeyle CHP Eş Genel başkanı konumunda.
CHP tarihinde hiçbir genel başkan bu hale düşmedi. Bir belediye başkanının kayığına binmedi.
CHP'de son dönem öne çıkan isimler arasında karşılıklı bir güven problemi var.
Kılıçdaroğlu'nun, "sırtımdan hançerlendim" serzenişini unutmayalım.
Fakat enteresandır, bu güvensizliğe rağmen kamuoyu önündü açıktan bir tiyatro oynanıyor ve birbirlerini abartılı şekilde parlatıyorlar...
Kendi kendilerine gelin güvey oluyorlar, bir tiyatro oynuyorlar.
Hâlâ hafızalardaki bir örneği verelim.
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adayı olduğu günlerde, görevdeki İmamoğlu ile Mansur Yavaş'ı da Cumhurbaşkanı Yardımcısı ilan etmişti. Hatta 23 Nisan 2023'te, bu ikisine "yiğitlerim" diye seslendiği bir video da paylaşmıştı.
"Sevgili milletim, bugün size cumhurbaşkanı yardımcılarımla birlikte sesleniyorum. Ekrem Başkanım solumda, Mansur Başkanım da sağımda" diyordu. (Ne günlerdi ama...)
Yine hatırlayacaksınız; 19 Aralık 2022'de partisinin Grup Toplantısında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "İmamoğlu ile baba oğul gibiyiz. Kendisi CHP'nin evladı olduğu kadar benim de evladımdır, ona sahip çıkmak benim de boynumun borcudur" bile dedi.
Nereden nereye...
Bir ay önce KRT TV'de; Kurultayda kullandığı "hançer" sözü için Kılıçdaroğlu; "Siyasette etik, ahlâki değerler ve güven çok önemlidir. Yol arkadaşınızın size ihanet etmemesi gerekir" dedi.
Abra kadabra dediler torbadan aday olarak İmamoğlu'nu çıkardılar. Şimdi bir de seçim numarası yapıyorlar. İmamoğlu, hafta sonu 4 ile gidiyor. X hesabından yaptığı çağrı şöyle:
"Cumhuriyet Halk Partililerimizi Cumhurbaşkanlığı Adaylığı Ön Seçim Buluşmamıza davet ediyorum. Bu hafta sonu İzmir, Kayseri, Adana ve Antalya'dayız."
Tek bir aday var, ön seçim yapılıyor. Ve İstanbul'un belediye başkanı gözümüzün içine baka baka aklımızla alay ediyor; "ön seçime gelin" diyor.
Kimi seçecekler, senden başka aday yok ki...
Tiyatroya bak.
Tek parti döneminin seçimleri gibi...
Şuraya CHP'nin makûs talihine geçecek isimleri yazıyorum:
Kemal Kılıçdaroğlu, Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş.