Özür sorunlarý çözebilecek mi?

Ýsrail, Mavi Marmara cinayetleri için Türkiye’den özür diledi, ayrýca Türkiye’nin diðer þartlarýný da kabul etti. Özür bile tek baþýna önemli bir diplomasi baþarýsýdýr. Özrün ilk etkileri Ýran’dan Arap dünyasýna kadar tüm Ortadoðu’da hissedilmeye baþlandý. Baþta Müslüman dünyasý olmak üzere uluslararasý iliþkilerde Türkiye’nin saygýnlýðý arttý. Ek olarak Suriye’de de bununla ilgili ciddi bir kýpýrdanma baþladý.

Özür Ýsrail’in içini de karýþtýrdý. Asker þimdilik çok konuþmasa da Türklerden özür dilenmesi Ýsrail’de pek çok kiþinin gururunu kýrdý, hatta kimilerince ihanet olarak algýlandý.

***

Madalyonun diðer yüzüne baktýðýmýzda ise bu kadar iyimser bir tablo ile karþýlaþmýyoruz. Ýsrail, Türkiye’nin tazminat ve Gazze üzerindeki ablukanýn kaldýrýlmasý isteklerini kabul etmiþ görünüyor, ancak bu kabul son derece muðlak. Baþka bir deyiþle detaylara girildiðinde taraflarýn kelimelerden anladýklarý çok farklý çýkabilir.

Örneðin Ýsrail, Mavi Marmara tazminatlarýný oldukça düþük bir rakamda tutmak istiyor. Ayrýca Tel Aviv tazminatý sadece maddi bir ödeme olarak algýlýyor. Oysa ki eðer 9 kiþi Ýsrail’in hatasý ile öldürüldüyse, sorumlularýn hapis de dâhil olmak üzere ceza almalarý gerekir. Bana sorarsanýz Ýsrail Mavi Marmara’da hata falan da yapmadý. Bilerek ve isteyerek, Türkiye’ye iyi bir ders vermek düþüncesiyle göz göre göre katliam yaptýlar. Bu katliamýn askeri ve siyasi sorumlularý var ve bunlarýn mahkemelerde yargýlanmalarý gerekir.

Ýsrail basýnýna yansýyan haberlere göre Ýsrail daha þimdiden pazarlýðý baþlatmýþ bile. Buna göre Türkiye her bir aile için 1 milyon dolar tazminat bedeli istiyormuþ, Ýsrail ise toplamda 1 milyon dolar vermeye razýymýþ. Ýsrail pazarlýðý iyi bilir, önümüzdeki günlerde bu tür haberleri bol bol okuruz. Ancak tazminat bedeli üzerinde bile anlaþamayan iki devletin tazminatýn diðer boyutlarýnda ve abluka konusunda nasýl anlaþabilecekleri tam bir muammadýr.

***

En tartýþmalý alan ise þüphesiz Filistin sorunu. Türkiye Gazze üzerinden ablukanýn kalkmasýný istiyor. Ýsraillilere sorduðunuzda ise Gazze üzerinde hiçbir zaman abluka olmadý. Ýsrail’e göre onlar sadece askeri alanda kullanýlabilecek malzemelerin geçmesine izin vermiyorlar. Son günlerde Türkiye’ye jest olarak bazý düzenlemeler yapýlmadý deðil, ama Gazze’nin açýk hava hapishanesi olma özelliði hâlâ sürüyor. Sadece Gazze deðil, tüm Filistin bu durumda. Ne dünyaya açýk bir havaalanlarý var, ne limanlarý ne de karadan özgür bir çýkýþ kapýlarý.

Unutmamak gerekir ki Türkiye’nin Ýsrail’le tek sorunu Mavi Marmara için özür deðildi. Türkiye, Ýsrail’in neredeyse hiçbir politikasýndan haz etmiyor. Ýsrail, týpký Ýran gibi, eski Ortadoðu’nun temsilcisi ve Türkiye’nin Ortadoðu’yu iþbirliði merkezli olarak deðiþtirme hedeflerine þu ana kadar engel oldu. Ýsrail’in bu tavrý devam eder ise Türkiye-Ýsrail iliþkilerinde ciddi bir düzelme beklenemez.

Bundan sonrasý için iyimser tahmin her iki ülkenin de birbirlerinin yoluna çýkmamaya çalýþmasý olabilir. Eðer bu baþarýlabilirse ve Suriye’de Ýsrail ve lobileri Türkiye yaklaþýmýna engel olmayý bir yana býrakabilirse muhtemel iþbirliði için uygun bir zemin hazýrlanmýþ olur.

Dilerseniz bugünkü yazýmýzý bir kitap tavsiyesi ile bitirelim... Arap Baharý’na ve Türkiye-Ýran iliþkilerine farklý bir bakýþ açýsý için Mohammed-Reza Djalili ve Thierry Kellner’in ‘Arap Baharý Karþýsýnda Ýran ve Türkiye’ adlý kitabý þu günlerde faydalý olabilir. Eser Bilge’den çýktý.