Paralel yapý ile mücadele senin iþin!

Güney’deki bir ilimizin üniversitesinde görevli olan bir bürokrat. Üniversitede paralel yapý ile mücadeleye kendini adamýþ insanlardan biri demek yanlýþ olmaz. Bu yapý ile mücadelesinden dolayý baþýna gelmeyen kumpas kalmamýþ. Hala da bu yapý ile girdiði mücadelenin meydana getirdiði olumsuzluklar hayatýnda devam etmiyor deðil.

Ayný bürokratýn bir ilçede Ak Parti belediye baþkan aday adaylýðýný açýklamasý ve sonrasýnda baþýna gelenler bu yapýnýn intikamcý hislerle davrandýðýný gözler önüne seriyor. Ýntikamdan kasýt olmadýk yalan yanlýþ ve sahte evraklarla düzenlenen kumpaslardan ibaret. Üniversitede bulunduðu görevinden alýnmasý ile baþlayan kumpaslarýn il dýþýna sürülmesine kadar yaþanan bir sürecin en dikkat çekici tarafý ise görevli olduðu üniversitenin paralel imamý olarak gözaltýna alýnmasýna kadar uzanýyor. Günümüzde bu yapýnýn mücadele tipi, kendileri ile mücadele edenleri yine paralel etiketi ile saf dýþý býrakmasýna en iyi örnek olabilecek bir durum var karþýmýzda. Ayný durumun bir diðer benzeri Orta Anadolu’daki bir ilimizde gerçekleþiyor. Bir eðitim sendikasýna paralelci isimler diye gelen listenin içinde paralel ile mücadelede en etkili isimlerin olmasý da bu yapýnýn saf dýþý býrakma adýna birçok ilde bu stratejiyi benimsediðini gösteriyor.

Güney’de yer alan bir üniversitenin rektör yardýmcýsýnýn paralel ile mücadelede pasif kalan ve hatta paralel yapýya destek verdiði için görevden alýnan baþka bir önemli bürokratýn kardeþi olmasý ise dikkat çekici. Bunca bilgiye raðmen YÖK tarafýndan rektör yardýmcýsý olarak atanmasý da manidar durmuyor deðil. Rektör yardýmcýsýnýn daha öncesinde ihaleye fesat karýþtýrmaktan savcýlýkta bir soruþturmasýnýn olmasý da, savcýlýðýn takipsizlik kararý vermesi ile YÖK’ün o kiþiyi üniversiteye ikinci adam olarak atamasý da ayný sürecin sonunda gerçekleþen bir durum.

Üniversitenin baþýna rektör yardýmcýsý olarak atanan birinin çevresinde toplanan bazý gruplarla hükümet yanlýsý ve paralel yapýya dâhil olmayan insanlara karþý yaptýðý usulsüzlüklerin belgeli olmasý ise bu sürece birileri tarafýndan göz yumulduðunun bariz göstergesi konumunda. Ayný ilin Ýl Baþkaný’na ve vekillerine bu durum anlatýlýp YÖK’e gerekli bilgiler ulaþtýrýlmasýna raðmen gerekli hiçbir desteðin verilmemesi ise durumu biraz daha karmaþýk hale getiriyor. Bu ildeki siyasilerin pasifliði diðer illerde de yok deðil. Herkesin üç maymunu oynamaya hevesli olduðu bir süreci görmenin acýsý ise bu millet tarafýndan þaþkýnlýkla sorgulanýyor.

Üniversitelerde kendi elemanlarý için basit sýnavlar ve göstermelik mülakatlar yaparak önemli mevkileri ele geçiren bu yapýnýn karþýsýnda duran insan sayýsýnýn her geçen gün artmasý sürecin sevindirici olan diðer bir boyutu.

Ýl dýþýna sürgün olarak gönderilen bürokratýn aðzýndan çýkan bir cümle ‘Bu yapý ile mücadelede tek isim var o da Cumhurbaþkaný’mýz’ sözü yine Cumhurbaþkaný’nýn ‘Bu yapý ile mücadelede tek kalsam da devam edeceðim’ sözü ile örtüþüyor. Star gazetesi yazarý Sayýn Nasuhi Güngör’ün bir yazýsýnda ‘Paralel yapý ile mücadele senin iþin .... Sen yürü Erdoðan! ...’ Sözleri sayýn cumhurbaþkanýnýn yürüdükçe arkasýndan gelecek milyonlarýn olacaðýný gözler önüne seriyor.

Hemen hemen her ilde liyakatý olmadan liyakatý kendinde gören, hiçbir suçu olmadan birçok insaný suçlu konumuna sürükleyen, zulümü sadece masum insanlara deðil ailelerine yaþatan bu yapý ile mücadele sadece Erdoðan’a deðil bu ülkeyi seven herkese düþüyor. Ýllerde birçok yetkilinin hatta il baþkanlarý ve vekillerin sessiz kaldýðý bu dönemde bu ülkeyi seven ve her ilde bu yapýdan zulüm gören herkes sadece þunu söylüyor: Paralel yapý ile mücadele senin iþin.’