‘Paralel Yapılanma’ artık Amerika’nın meselesi

WASHINGTON

Amerika’ya ayak bastığımız andan itibaren etrafımızda dolaşıyorlar. Sürekli sataşıyorlar. Eylem için eğitilmiş servis elemanları gibi davranıyorlar. Her türlü çirkinliği yaparak sizi çileden çıkarmaya çalışıyorlar.

Mesela, sözde gazeteci biri fotoğraf makinasını Yeni Şafak Yayın Yönetmeni İbrahim Karagül’ün burnuna sokmaya kalktı. Tepki gösterince de bütün FETÖ’cü sitelerde “İbrahim Karagül gazeteciye saldırdı” diye yazdılar.

ABD’nin damarlarında dolaşıyorlar

Gerçi... Önünde bekledikleri otelde ikili görüşmeler yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında, “Kalp krizi geçirdi, hastaneye kaldırıldı” diyebilen bu müptezeller, İbrahim için böyle yazmışsa çok görmemek lazım...

En taşkın gösterilerini de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşması öncesinde Brookings önünde sergilediler.

PKK’lı ve sol örgüt temsilcileriyle birlikte gösteri yaparak kendini hatırlatma derdindeki birkaç silik FETÖ’cü, polis abilerinin desteğiyle konuşmayı sabote etmeye çalıştı.

Ama bunların hiç önemi yok...

Burası ABD, canı sıkılan protesto yapıyor. Özellikle birçok ülke liderinin burada bulunduğu bu günlerde her köşede bir gösteri veya protesto görebilirsiniz.

Paralel yapının ABD’deki asıl görünmeyen yüzüne bakmak gerekir.

Zira FETÖ burada da uzun zamandır kapsamlı ve derin bir yapılanma faaliyeti sürdürmektedir.

Özellikle 17 Aralık darbe teşebbüsünden sonra başlayan yoğun mücadele sürecinde, deşifre olmayanlar “siper”e, deşifre olanlar ise ABD’ye yönlendirildi.

Ve beyin takımının “hicreti”nden sonra FETÖ’nün buradaki faaliyetleri daha da yoğunlaştı.

Tıpkı Türkiye’de olduğu gibi meşru hakları istismar ederek, hukuki boşlukları sonuna kadar kullanarak ve himmet verip; himmete kavuşarak inisiyatifi ele geçirdiler...

Artık merkez şube ABD...

Bu örgüt hakkında en geniş araştırmayı yapan ve yargı sürecini başlatan Amsterdam Hukuk Bürosu’nun tespitleri, ABD’deki paralel işgalin derinliği hakkında önemli ipuçları veriyor:

- FETÖ bir “Plastik Örgüt”tür, değişen durumlara göre yapı değiştirerek faaliyetlerini sürdürmektedir. Mesela, buradaki okullar kurulurken “Fethullah Gülen bütün okulların başkanı” diyorlardı ama şimdi birbirlerini tanımıyorlar!

- ABD’deki vergi mükelleflerinden aldıkları 1.5 milyar doları ‘şerif’ten en üst ofise kadar herkese dağıtarak kat kat fazlasını kazandıkları bir düzen kurdular.

- FETÖ bir mafya örgütü gibi yönetildiği için bu ilişkileri tespit etmek kolay olmuyor.

Daha da uzatabileceğimiz bu tespitler Amerika’nın devlet yapısı içindeki etkinliklerini net olarak ortaya koymaktadır. Ayrıca yine Amsterdam’ın tespitleriyle netleşen derin devlet desteği de geriye kalan kapıları açmaktadır.

***

Amerika bu sessiz ve derin işgalin ne kadar farkında bilmiyorum.

Ama Türkiye’yi yıpratmak için PKK’ya göz yuman Avrupa’nın şimdi terörle yüzleştiği gibi Amerika’da Türkiye’ye karşı koz olarak kullandığı bu yapının doğurduğu “Paralel ABD” ile yakında tanışacak!..

“Stratejik ortaklarımız” bünyelerine hızla yayılan bu kanserle bir gün mücadele ihtiyacı duyarlarsa Türkiye’nin tecrübesinden istifade edebilirler.

Türkiye’nin FETÖ ile mücadelesine destek veren hukuk bürosunun sahibi Robert Amsterdam, önceki gün Washington’da düzenlediği toplantıda çarpıcı bilgiler vermişti.