Meme kanserine karþý ‘süt içmeyin, patlýcan yemeyin’ gibi uyarýlar tamamen uydurma. Kadýnlarýn korkulu rüyasý olan bu hastalýktan korunmanýn yolu kilo kontrolü ve erken teþhisten geçiyor.
Kadýnlarýn korkulu rüyasý meme kanseri, en sýk görülen kanser türleri arasýnda yer alýyor. Uluslararasý araþtýrmalarda meme kanseri için genç kýzýn ilk kanama görme yaþý, ilk doðum yapma zamaný ve bebeði emzirme süresinin meme kanseri riskini etkileyebildiði belirtiliyor. Halk arasýnda konuþulan ancak kanýta dayalý bilim verilerine uymayan ‘meme kanserinden korunmak için süt içmeyin ve bazý sebzeleri (patlýcan) yemeyin’ gibi öneriler maalesef doðru deðildir. Tüm kanserlerden korunmak için az yaðlý süt ve süt ürünleri günde 2 su bardaðýný geçmeyecek þekilde içilmeli, taze sebze ve meyveyi mevsiminde, farklý renkte ve çeþitte, iyice yýkayarak, az piþirme iþlemi uygulayarak yenilmelidir.
Menopoz dönemi riskli
2004’ten itibaren araþtýrmalar meme kanseri ile þiþmanlýk, alkol ve diyet yaðlarý arasýnda kesin kanýtlar olduðunu açýklamýþtýr. Menopoza girmiþ kadýnlarda kilo alma ve vücutta yað kütlesinin artmasý yüzde 50’sinde serbest estradiol düzeyini arttýrýr. Kilo fazlalýðý ve hormondaki bu artýþ, kontrol altýna alýnmaz ise menopoz sonrasý kilolu kadýnlarda meme kanseri riski oldukça yüksek oluyor. Birçok araþtýrma alkol içimi ile meme kanseri arasýnda kanýtlarýn varlýðýný iþaret eder. Ayrýca kadýnlarda alkol içimi ile folk asit yetersizliði oluþursa, bu durumunda meme kanseri oluþumunda zemin hazýrlayabileceði mekanizmalardan diðer bir faktör olabileceðinin altý çizilmektedir. Özetle meme kanserinden korunma veya tedavisinde; saðlýklý kilo aralýðýnda yeterli vücut yað kütlesini azaltmak, alkolden uzak durmak, az yaðlý bir beslenme tercih etmek ve en önemlisu rutin kontrolleri aksakmamak gerekiyor.