Penaltý sayýlarý artýyor, hayrola

Þampiyonlar Ligi grup maçlarýný felaket bir sonuçla bitiren Beþiktaþ, bu moral bozukluðu ile oyuna biraz daðýnýk baþladý. Mücadele, baþlarda aðýrlýklý olarak Beþiktaþ kalesi önünde geçti. Dalgýn ve mahzun ev sahibi, bu haliyle Bursaspor’u dominant taraf yaptý. Yeþil-beyazlýlar önemli fýrsatlar buldu. Bunlarýn birinde; Deniz uygun pozisyonda ve etrafý boþken, (Sow misali jeneriklik olmak için) demivole yapmaya yeltendi. Güzelim ataðý rezil etti.

Böyle giderse Beþiktaþ nasýlsa gol yer diye düþünürken; siyah-beyazlýlar ataleti üstünden attýlar. Maça/sorumluluða/ doðal oyun stratejisine döndüler. Bursa kalesinin çizgi üstünden çýkarýlan top, bu anlarýn heyecan dakikasýydý.

Beþiktaþ, 6-0’ýn þokundan nihayet çýkmýþtý.

***

Çizgi üstünde sayýlacak bir noktada, Adriano’ya yapýlan harekette, ben penaltýlýk bir þey görmedim. Çünkü, kendi harekete kalktýðýnda rakibe çarpmýþtý.

Devrenin sonuna doðru; Marcelo’nun kalecinin ayaðýna basmasý baþlarda pozisyon gereðiydi ama, arada bilinçli davranmayý da eksik etmedi. Yani iþin içinde kasýt unsuru da yok deðil... Kýrmýzý kart çýkmamasý, Bursalýlarý delirtti. Açýkçasý, haksýz da deðiller.

***

Ýkinci yarýnýn baþlarýnda Gökhan Gönül için verilen penaltý kararý da, beni tam anlamýyla tatmin etmedi. Görünüþ net bir penaltý gibi algýlansa da, ben bir temas görmedim. Gökhan hile yapmaz ama, galiba kendisine uzanan ayaðýn üzerinden atlayýþ yaparken düþtü. Son penaltý normal!

Beþiktaþ genel olarak 3 puaný haketti mi, haketti... Orasýný tartýþmýyorum.

Özellikle ikinci yarýda farkýný ortaya koydu.