Ülkemizde PKK’yý hâlâ bir hak arama örgütü gibi gösteren ve Hükümet’e silahý býrakýp örgüt ile masaya oturmasýný tavsiye eden yazar ve siyasetçiler var. Akan kanýn böylece duracaðýný düþünüyorlar. Bu kiþiler Kürt sorununu PKK ile birebir eþ görüyorlar. Buna göre PKK’yla anlaþtýk mý tamamdýr, ülkenin ne Kürt sorunu kalýr, ne de bölgesel kalkýnma sorunu...
Narko-terör
Oysa PKK’yý IRA ve ETA gibi örgütlerle benzer gören bu anlayýþta ölümcül derecede yanlýþ varsayýmlar bulunmaktadýr. Bu hatalarýn ilki PKK’nýn doðasýyla ilgilidir. PKK, ETA ve IRA’dan farklý olarak, bir narko-terör örgütüdür. Sadece uyuþturucu ticaretinden milyarlarca dolar para kazanmaktadýr.
Önceki gün Diyarbakýr Valisi Mustafa Toprak’ýn yaptýðý açýklamalara göre örgüte ait tek bir operasyonda yakalanan uyuþturucunun piyasa deðeri 1.7 milyar liradýr. Yani yaklaþýk 1 milyar dolar. Bu rakam neredeyse Ermenistan devletinin bir yýllýk ihracatýna denk. Baþka bir deyiþle PKK uyuþturucu iþinden bazý ülkelerin ihracat rakamlarý kadar, hatta çok daha fazla para kazanýyor. Avrupa güvenlik birimleri de bu verileri doðruluyor. Buna göre Avrupa uyuþturucu ticaretinin % 75’den fazlasý örgüt ve anlaþmalý olduðu çetelerin elinde. Interpol’e göre bu oran bazý yýllar % 80’e ulaþýyor. Bu trafiðin devam etmesi ise PKK’nýn Kuzey Irak ve Güneydoðu’dan Batý Avrupa’ya kadar uzanan silahlý ve siyasi aðýnýn varlýðýna baðlý. PKK silahlý adamlarýyla uyuþturucu ekim alanlarýný ve üretim tesislerini korurken, aðýn en uç noktasýndaki Batý Avrupa Kürt diasporasý 8-10 yaþýndaki çocuklarýn elinden uyuþturucuyu pazara ulaþtýrýyor. Böylesine tatlý bir parayý elinde tutan kiþilerin sýrf Kürt halkýnýn geleceði için bu imkânlardan isteyerek vazgeçeceklerini sanmak saflýk olur.
PKK-uyuþturucu baðlantýsýný tüm dünya otoriteleri açýkça ifade ederken bizim ülkemizde PKK sorununun hala uyuþturucudan baðýmsýz düþünülmesi ise þaþýrtýcýdýr. Meseleye salt etnik sorun gözüyle bakan yazarlarýmýzýn köþelerinde milyarlarca dolarlýk uyuþturucu boyutunun yer almayýþý manidardýr.
Çocuk örgütü
Ýkinci olarak PKK’nýn %80’den fazlasýný çocuklar oluþturuyor. PKK dünyanýn en büyük çocuk kaçakçýlýðý þebekesine sahip. 18 yaþýn altýndaki çocuklar bir þekilde daðlarda toplanýyor. Bizim anlý þanlý bazý yazar ve siyasetçilerimiz Kürtlerin siyasi haklarýndan bahsederken ne yazýk ki 12 yaþýndaki kýz çocuðunun Kandil Daðý’nýn tepesinde ne iþi olduðundan bahsetmiyorlar. 15 yaþýndaki kýz çocuðu 60’ýndaki adamla evlendirilirken isyan edenler, ayný kýz eline silah alýp terör talimleri yaparken susuyorlar. Oysa ki bu yazar çizerlerin bir kýsmý bizzat PKK kamplarýný ziyaret etmiþ ve çocuk teröristleri yerinde görmüþ kiþiler. Çocuk haklarý karþýsýnda susanlarýn Kürt sorunu üzerine kalem oynatmalarý ne kadar namuslu bir iþtir, bunu da sormak gerekir. Ve yine sormak gerekir, IRA veya ETA militanlarýnýn yüzde kaçý çocuklardan oluþuyordu?
PKK’nýn çocuklarý kullanmasýnýn en önemli nedeni þüphesiz etnik bir hareket olmanýn çok ötesine geçmiþ olmasý ve bir suç örgütüne dönüþmesi, belli suçlarda kartelleþmesidir. Baþka bir deyiþle PKK’nýn tek hedefi Kürt sorunu deðildir.
Taþeronlaþma
PKK’yý düþünürken dikkate alýnmasý gereken bir diðer gerçek ise taþeron özellikleridir. Geçen 30 yýl içinde örgüt hayatta kalabilmek için dýþ baðlantýlarýný güçlendirmiþ, Ýran’dan Ýsrail’e, ABD’den Rusya’ya kadar uzanan karanlýk iliþkiler kurmuþtur. Örgütün Suriye’de hak ve özgürlük arayýþýndaki Kürtler yerine eli kanlý bir diktatörü desteklemesi, hatta Esad için Türkiye’de silahlý eylemler yapmasý bunun tipik örneklerindendir. Baþka bir deyiþle PKK’nýn silahlý mücadelesi sadece Kürtçü mücadele deðildir, sadece Kürtler için bir hareket de deðildir. PKK eylemleri pek çok örnekte Türkiye gerçeklerinin dýþýna çýkmýþtýr.
Özetle, bu boyutlarýný atlayarak PKK’yý anlamak imkânsýzdýr. Ayrýca PKK’nýn konuþarak ikna olabileceðini düþünmek de hayaldir.