Poroşenko ve Putin’den barış çağrısı

Ukrayna Cumhurbaşkanı Poroşenko’nun çatışmalara son verme isteğine Rusya Cumhurbaşkanı Putin’in olumlu yaklaşımı, Federatif Ukrayna yapısına biraz daha yaklaşıldığına işaret etmektedir.

Putin’in Ukrayna’nın doğusundaki Rusya yanlısı gruplara çağrıda bulunması, Poroşenko’nun ise doğu Ukrayna’daki itirazcılarla masaya oturmaya hazır olması meselenin çözümünün başından itibaren Avrupa’ya değil Rusya’ya bağlı olduğu gerçeğini ortaya sunmuş oldu. Gerçi Batı Ukrayna olayları ile kendi itibarını da sarsmış oldu. Rusya ise eski huyundan hiç vazgeçmediğini yeniden göstermiş oldu. Beklentilere cevap vermekte zorluk çeken Avrupa’nın Ukrayna meselesindeki tarzı, Rusya’ya yakın hedefte puan kazandırdı ve analizlerin aksi olarak Rusya’nın siyaseten bu bölgede güçlenmesine hizmet etti. Her ne kadar da bu yakın hedef için geçerli olarak gösterilse de Rusya bu fırsatı iyi kullandı ve kendini masada taraf olarak batıya kabüllendirdi.

Bu barış çağrısına Putin’in de destek vermesi Ukrayna’nın yeni yönetiminin tutumunun değişme mecburiyeti ile alakalıdır. Rusya kendi taktiklerini eski sovyet mentalitesi ve KGB zihniyeti içerisinde belirlemektedir. Rusya yeni siyasetini “Rus dünyası” konsepti içerisinde geliştirmektedir. Rus dünyası kavramı yeni siyaset dilidir ve Rusya’nın siyasi literatürüne yeni yeni girmeye başladı. Rusya, Ukrayna’daki Kırım referandumundan sonra dünya kamuoyunun dikkatini Ukrayna’nın içerisinde giderek artan şiddet olaylarına çekme hamlesinde pek başarılı oldu. Kırım’ı unutturmak ve Ukrayna’nın geleceğinde etkisini sürdürme amaçlı Rusya’nın bu hamlesi  şimdilik oldu gibi gözükmektedir.

Rusya yanlısı grupların, Ukrayna’nın doğusunda şiddet uygulamaları Ukrayna’nın batısındaki milliyetçi grupların şiddeti kadar etkilidir ve bu grupların açıktan siyasi taraf tutması, savaşın taraflarının siyasi menfaatlerine göre ya artır ya da azalır. Ukrayna içerisinde ister batı isterse de Rusya yanlısı bölgelerde muhatapların olmadığı gözükmektedir. Bu da ayrıca Ukrayna’da çatışanların adresini açıktan işaret etmektedir.

Ukrayna’nın yeni Cumhurbaşkanı’nın ne kadar başarılı olacağını, ne kadar bağımsız veya her iki tarafa ister Batı isterse Rusya’ya ne kadar  mesafeli durucağını tabii ki zaman gösterecektir. Lakin Rusya menfaatlerinin gözardı edilemeyeceği şimdilik gözle görülür bir gerçektir.

Rusya ve Ukrayna’nın doğusundaki  yanlıları Batı eksenli gözlemcileri, Ukrayna’nın batısındaki Rusya karşıtı gruplar ise Rusya’dan gelen gazetecileri bile rehin alma ve öldürme durumundadır. Günlerdir AGİT gözlemcileri rehin alınmış durumda. Türkiye’nin Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığında görevli olan Türk Vatandaşı Mehmet Kılıç’ın da aralarında bulunduğu bu gözlemcilerin nerede tutulduğu halen sadece  tahmin  edilmektedir. Mehmet Kılıç’ın akıbeti belli değil ve sivil toplum örgütlerinin ve medyanın harekete geçmesi şart. İyi bir vatan evladı olan Mehmet Kılıç, o bölgeye akraba topluluklar mantığı ile gitmiştir. Ukrayna’daki akrabalarımızın kaderini gözlemlemek ve doğru bilgiler edinmek için uluslararası misyon grubunun içerisinde bulunan Mehmet Kılıç’la ilgili meselenin gündeme taşınması bu samimi vatan evladının kaderi açısından önem arz etmektedir. Ukrayna’da muhatapların olmaması veya olan muhatapların çaresizliği Mehmet Kılıç gibi kendi görevlerini yapan insanların mağduriyetine neden olmaktadır. Bu mağduriyet biraz da medya ve sivil toplum kuruluşlarının hareketsizliğine bağlıdır. Ukrayna’nın Rusya yanlısı doğu bölgesinde uluslararası gözlemcilere uygulanan bu tarzın perde arkasında yatan anlayışın batı karşıtı agresif yaklaşımın oluşumu batı bölgesinde ise Rusya’dan gelen gazetecilerin öldürülmesi, şiddet uygulanması ise Rusya’ya duyulan nefretin göstergesidir. AGİT ismi Rusya ile birlikte hareket eden Ukrayna’lı Ruslar için batının misyon adı ile ajanlarının bölgeye gelişi olarak görülüyor. Kendi akrabalarının kaderini gözlemlemek amaçlı giden Türk vatandaşının da bu zihniyetle rehin alınması Türkiye’nin harekete geçmesini gerektirmektedir. Çünkü mesele sadece Mehmet Kılıç’ın kaderi meselesi değil, hem de Türkiye vatandaşı Mehmet Kılıç’ın kaderi Türkiye’nin kendi evladını sahiplenmesi meselesidir.

Ukrayna’nın bu kaotik ortamı Poroşenko’nun Federatif yapı isteyen Rusya yanlısı gruplarla bir masaya oturma isteği şimdilik durumu soyutlayacak tarzda olsada sonuçta Ukrayna’nın yeni Cumhurbaşkanı’nın nihai siyasi kararının içeriği ve bu içeriği gerçekleştirebilecek mi sorusuna verilen cevap anlam taşıyacaktır.