Portakallý, CHP’li diktatör saldýrýsý

Haber, T24 internet sitesinde 21 Ekim 2014’te Damla Uðantaþ imzasý ile çýkmýþtý.“Kýlýçdaroðlu: YPG terör örgütü deðil, vatanýný kurtarmak için örgütlenmiþ bir oluþum” baþlýðý atýlmýþtý.

CHP yönetimi þaþkýndý, telaþlýydý. CHP Genel Baþkan Danýþmaný Aydýn Ayaydýn ve CHP Genel Baþkan Yardýmcýsý ve Parti Sözcüsü Haluk Koç hemen açýklama yaptýlar. Haberin tam olarak gerçeði yansýtmadýðýný savundular ama inkâr etmediler. T24 onlarýn açýklamalarýný verdikten sonra haberinin arkasýnda durdu ve þunu yazdý:

“Kýlýçdaroðlu ne demiþti?

“Partisinin grup toplantýsýnýn ardýndan Ýstanbul Üniversitesi Uluslararasý Ýliþkiler Kulübü öðrencileriyle bir araya gelen Kýlýçdaroðlu, bir öðrencinin sorusuna þöyle yanýt vermiþti:

"Bizim için YPG terör örgütü deðildir. Þimdi bir kere terör örgütü olarak sivillere genç, yaþlý, kadýn, erkek demeden öldüren örgütlenmelere biz ‘terör örgütü’ diyoruz. PKK bu baðlamda terör örgütüydü. Ancak YPG, kendi vatanýný kurtarmak için örgütlenmiþ bir oluþumdur…”

Bu haberi niye hatýrlattým. Önce Tekirdað’ýn Süleymanpaþa ilçesi CHP’li Belediye Baþkaný Ekrem Eþkinat, ardýndan CHP Genel Baþkan Yardýmcýsý Bülent Tezcan, en sonunda da Kýlýçdaroðlu, Cumhurbaþkaný Erdoðan için “faþist diktatör” dedi. CHP’li baþkan; “Bir faþist diktatöre karþý, halk ayaklanmasý...”ndan da söz etti. 

Kýlýçdaroðlu’nun ve mevcut CHP yönetiminin, Baykal’ýn bir kasetle gitmesinden sonra belli bir çizgisi var. “YPG terör örgütü deðildir, vatanýný savunuyor” lafýna da, Cumhurbaþkanýna akýl tutulmasý diyebileceðimiz “diktatörlük” suçlamasýna da þaþýrmamak lazým.

Kýlçdaroðlu CHP’sinin çizgisi, tamamen ABD, Avrupa Birliði ve FETÖ çizgisine paraleldir.

Kýlýçdaroðlu’nun dediðini ABD de diyor, hem de aynen: “PKK terör örgütüdür, YPG deðildir…”  Ve YPG’ye 3500 TIR silah veriyor. Kýlýçdaroðlu, niye bu silahlar için þöyle þeddeli bir eleþtiri yapmýyor?

FETÖ elebaþý Pensilvanya’dan hemen ertesi günü “15 Temmuz tiyatrodur” diyor. CHP Antalya Milletvekili Mustafa Akaydýn, da 15 Temmuz tiyatrodur” diyor. Kýlýçdaroðlu Pensilvanya’nýn adeta Türkiye’deki sözcüsü gibi baþtan beri tekrarlayýp duruyor: “15 Temmuz kontrollü darbedir…”

Hatýrlayýnýz, Kýlýçdaroðlu, partisinin 23 Mayýs 2017’deki Grup toplantýsýnda, “Kontrollü darbe giriþiminin ipliðini yakýnda pazara çýkaracaðýz” demiþti. Hala bekliyoruz. Ne var ki, FETÖ yargýlamalarýndaki itiraflar, mahrem imamlarýn beyanlarý ve son günlerde bilhassa Genelkurmay önünde ve içinde olanlarla ilgili görüntüler, cinayetlerin, alçaklýðýn nasýl FETÖ kontrolünde iþlendiðini gözler önüne serdi. Kýlýçdaroðlu’nda insaf, dürüstlük olsaydý özür diler, “tamam kabul ediyorum, 15 Temmuz’un bütün kontrolü, FETÖ denilen hain terör örgütündeymiþ” derdi.

Ýþte Dink cinayetinin de FETÖ kontrolünde iþlendiði, bütün delilleriyle ortaya çýkýyor. Neden Kýlýçdaroðlu, Dink cinayeti ile ilgili tek kelime etmiyor? Neden?

FETÖ, MÝT TIR'larýnýn durdurulmasý ihanetiyle; Türkiye’nin DEAÞ’a yardým ettiði algýsý ve Erdoðan’ýn Uluslararasý Ceza Mahkemesi'nde yargýlanmasý operasyonu yaptý. Bu ihanetteki duruþu, tutumu ile CHP FETÖ’nün deðirmenine su taþýdý. 20 Ocak 2014’te durdurulan MÝT TIR’larýyla ilgili CHP liderinin söylediði þuydu: “Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin, uluslararasý alanda meþruiyeti tartýþýlýr konuma getiriliyor…”

Son “diktatörlük” suçlamasý da FETÖ’nün Gezi olaylarýndan beri yürüttüðü algý operasyonudur. CHP o günlerden beri hep FETÖ çizgisindedir. Gezi militanlarý için “onlar bir diktatöre ders verdiler ve ona diz çöktürdüler” diye konuþan Kýlýçdaroðlu’ydu…

Baþta Almanya, Avrupa’da hükümetler ve Batý medyasý; Gezi olaylarýndan sonra düðmeye bastýlar, “Türkiye diktatörlüðe kayýyor, Erdoðan Sultan olmak istiyor” diye tepinip duruyorlar. CHP’nin ve malum medyanýn elmalý/portakallý ana haber bültenlerinde, sürekli “saray” deyip durmalarý tesadüf mü? “Saray, sultan, diktatör…” kinle, nefretle görev icabý sürdürülen psikolojik harbin unsurlarýdýr…

Ülkenin seçilmiþ Cumhurbaþkanýna böyle “þeddeli” falan saldýrmak, siyasi bir üslup olabilir mi? Bu üslup, psikolojik harp üslubudur. CHP’nin yaptýðý muhalefet deðil, psikolojik harp saldýrýsýdýr.