Putin, Türkiye ile iliþkileri düzeltmek istiyormuþ...!

Putin’in Yunanistan ziyareti sýrasýnda, Bizans’tan kalma koltuða sembolik olarak oturduktan sonra Türkiye ile iliþkileri düzeltme isteðini ifade etmesi, ne tesadüf, ne de samimi bir itiraf olarak yorumlanmalýdýr. 

Belli ki Rusya, bu ciddi sýkýþýklýktan kurtulmak için yollar aramakta. Ýçeride halkýnýn itirazlarýný duymakta. Ekonomik olarak sýkýntýlarýn isyana götürebileceðini biliyor. Çünkü kendi halkýný ve toplumunu tanýyor.

Halkýn içinden gelen ve Saint Petersburg’tan olan Putin, hakimiyete geldikten sonra zengin olanlarýn, hatta dünyanýn zenginleri sýralamasýna girmesi, düne kadar sefalette boðulan, Putin sonrasý Rusya’nýn servetlerine oturan isimlerin, Putin’in yakýn çevresi olduðuna dair tepkilerin müsebbibinin kendisi olduðu kanaatinin de altýnda ezilmektedir.

Putin’e bir baþarý gerekiyordu ve bunu Kýrým’la yapabildi. Lakin bununla iþ bitmedi.

Putin’in uzun vadeli düþünemeyen stratejileri, ABD için kullanma zemini oldu. Esasýnda Rusya’yý ABD, Suriye konusunda Kýrým karþýlýðý suskunluk için kullandý. Kýrým’ýn iþgali, ABD ve Batý’nýn sessiz desteði ile gerçekleþti. Tarih bunu, elle tutulur belgeler ile ileride yazacaktýr.

Türkiye’ye yönelik tarihi rahatsýzlýðýn yeniden ortaya çýkmasý ise, Putin için baþarýsýzlýklarýný ört bas etmeye yarýyordu.

Putin yeniden, güya kendince yumuþak hamle yapmakta. Türkiye’ye dair mesajlarý bile, Erdoðan karþýtý Türkiye içindeki güçleri, yeniden mobilize etmektir. Bak görüyor musunuz Putin, ne kadar Türkiye’yi önemsiyor?! “Kötü olan Erdoðan’dýr” havasýný, kendince Türkiye kamuoyuna oturtmak istiyor.

Evet, Türkiye’nin Rusya’ya, Rusya’nýn Türkiye’ye gerekli olduðundan daha çok gereklidir. Nedeni basit! Türkiye’ye yaptýklarý ciddi yatýrýmlar ve yeni enerji hatlarý konusu. Ayrýca nükleer santral projesine dair çalýþmalar. Çekilen boru hatlarý. Ciddi parasal baðlantýdýr bu. Her ne kadar da Rusya meyve sebze konulu aþaðýlama siyasetini gütse de, nihayetinde Türkiye, Rusya için alternatif enerji hattý ve ikinci ciddi alýcýsýdýr. Ve tabii ki Putin farkýndadýr, yaptýðý haylazlýðýn getirisinden çok götürüsünün olduðunun.

Þimdi Putin yeni hamle yapmakta. Özür bekleyerek, Türkiye’deki siyasi fay hatlarýný harekete geçirmek istiyor. Türkiye içerisinde “özür dileyelim, bakýn Putin de razý barýþmaya” noktasýna getirerek, Erdoðan’ý hedef almakta. Ayrýca Türkiye’nin özür dilemesi halinde, Putin’in kindar tavrýndan dolayý iliþkiler beklendiði yöne giremeyecek. Uçak krizi, Türkiye sýnýrlarýný ihlal eden Rusya uçaðýnýn düþürülmesi yüzünden oldu. Sýnýr ihlali yapanýn özür dilemesi gerekirken, onun yerine sýnýrýný ihlal ettiðinden özür beklemesi, baþka bir hayasýzlýðýn örneðidir.

Kriz çýktýðýndan beri Rus medyasý ve baþta Putin olmak üzere; Türkiye’ye, onun seçilmiþ hükümetine ve lideri Erdoðan’a karþý yapmadýðý hakaret, atmadýðý çamur kalmadý. Özür dilemesi gereken tarafýn Rusya olduðunu hatýrlatarak, öncelikle bu hakaret ve çamurlarla aþaðýladýðý Türkiye ve halkýna yönelik tutumundan dolayý özür beklenilmelidir.

Aylardýr Putin ve ekibi, Erdoðan ve ailesini DAEÞ ittifakýyla suçlamaktadýr. Türkiye’nin terör örgütü destekçisi olduðunu, neredeyse tüm toplumuna inandýrmaktadýr. Rusya içerisindeki Müslüman toplumlarýn, Türkiye’ye sempatiyle bakan Türk halklarý nezdinde bile, Türkiye’nin terör baðlantýlý olduðuna dair yalanlarýna, neredeyse inandýrabilmiþtir. Þimdi bu yalanlarýyla, bir milleti ve Türkiye gibi önemli bir devleti hedef alan Putin, öncelikle bu tutumunu yalanlasýn. Özür dilesin; hakaret ettiði Türkiye’den ve bir zamanlar sýkýþtýðýnda paçasýný kurtaran, kimsenin “adamdan saymadýðý” zamanlarda, kimseye aldýrmadan ve saygýda kusur etmeyen, “adam gibi adam” dediði Erdoðan’dan.

Putin’in bu çýkýþý, ne samimi, ne de kalýcýdýr. Evet sýkýþtý. Býrakmak gerekiyor, kendi hatalarýyla birlikte sýkýþýklýðýnda boðulsun. Putin kendi gerçekleriyle yüzleþe yüzleþe, kendi yolsuzluklarýyla birlikte, Rusya toplumu tarafýndan hesaba çekilecektir. Ondandýr ki; sorunu dýþarýya taþýmaya gayret ediyor. Bizim meselemiz, bundan sonra Rusya ile ve oradaki aklý selim akýmla bir iliþkiler zinciri kurabilmektir. 20 milyon Müslüman kardeþ ve akrabalarýmýzýn farkýna vararak, hesap kitap yapmak zorundayýz.