PYD de biter, DEAÞ da; yeter ki ABD elini çeksin…

Cumhurbaþkanýmýz Erdoðan’ýn ABD Baþkaný Trump’la yaptýðý telefon görüþmesi sadece Suriye’nin deðil Ortadoðu’nun gidiþatýný deðiþtirecek bir etki yaptý. Bir diplomatik hamle ancak bu kadar büyük deðiþimlere yol açabilirdi. 

Türkiye’nin Fýrat’ýn doðusuna müdahale kararlýlýðý birçok dengeyi derinden sarstý. 

ABD’nin Suriye’den çekilme kararý sadece Suriye politikasýnýn geleceðini etkilemez, ayný zamanda Türkiye ile iliþkilerin geleceðini, Ortadoðu’nun geleceðini ve bir o kadar da ABD’deki iç dengelerin geleceðini etkiler.

Baþkan Erdoðan öyle bir hamle yaptý ki, Trump askerlerini Suriye bataklýðýndan çekmek gibi kamuoyuna olumlu bir mesaj verirken, içeride kendisine ayak direyenleri de ekarte edecek bir tablo oluþturdu. ABD’nin derin devlet odaklarý bir bir görevlerinden ayrýlýyorlar. 

Pentagon’dan Centcom komutanýna ve Suriye temsilcisine kadar bir dizi pozisyon sarsýntý geçirdi. 

ABD askerinin Suriye’den çekilme kararý ABD içindeki güç çekiþmelerini yani politika farklýlýklarýný derinden etkileyecektir. 

Bir kutup, Suriye’nin kuzeyindeki yapýlanma üzerinden Þii hilalini engellemeyi ve Ýran’a dönük farklý senaryolar geliþtirmeyi amaçlýyordu.

Bu kutup ayný zamanda Suriye’de oluþacak terör koridoru üzerinden enerji kaynaklarýnýn kontrolünü arzuluyordu.

Yine ayný kesimler Rusya ve Ýran’ýn Ortadoðu’daki nüfuzunu ABD’nin bölgedeki askeri varlýðý üzerinden kýrmanýn peþindeydi.

Bu kutuptakiler muhtemelen Trump’a dönüp, “Suriye’ye girdiðimizde DEAÞ mý vardý ki, DEAÞ bitti diye çýkýyoruz” diyorlardýr. 

Diðer kutup ise PKK terör örgütünün uzantýsý bir örgüt üzerinden tüm Suriye politikasýný dizayn etmeyi, Türkiye ile iliþkileri bozmayý, Suriye bataklýðýna her yýl yüzlerce asker kaybý ve milyarlarca dolar gömmeyi yanlýþ buluyordu. 

PYD ile iþ tutan ABD kadrolarý uluslararasý zeminde Türkiye’yi DEAÞ’a yardým yapan ülke pozisyonuna düþürmek için elinden gelen çabayý göstermiþti. Þimdi ise karþýlarýna acý bir gerçek çýkýyor: Türkiye tüm terör örgütleri gibi DEAÞ’ýn bitirilmesi konusunda da etkin mücadeleye inanmaktadýr.

DEAÞ, ABD’nin Suriye’de bulunma gerekçesini oluþturmaktan ziyade, ABD’nin terörist PYD unsurlarýna destek olmasýnýn gerekçesini oluþturuyordu.

ABD’nin bölgeden çekilmesinin en temel etkisi PYD’nin arkasýndan çekilmesi olacaktýr. 

ABD bölgeden ve PYD’nin arkasýndan çekilmekle kalmamalý, örgüte verdiði tüm silahlarý, askeri araç ve teçhizatý da alýp götürmelidir.

Aksi halde DEAÞ’a karþý iþbirliði yaptýklarýný zannettikleri PYD, DEAÞ’la iþbirliði yapacak ve bu silahlarý ABD’nin müttefiklerine doðrultacaktýr. 

Türkiye için PYD’nin PKK’dan farký olmadýðý gibi, DEAÞ’ýn da PYD’den bir farký yoktur. 

ABD’nin himayesi veya ABD gizli birimlerinin provokasyonlarý olmazsa Türkiye bunlarýn tümüyle çok rahat bir þekilde mücadele edebilecek kapasiteye sahiptir. 

DEAÞ’ý bölgedeki politikalarý için maske örgüt olarak kullanan gizli servisler, bu örgütün tasfiye edilmemesi için elinden geleni yapacaktýr. 

ABD devleti bir ve bütün olarak Trump’ýn söyleminin arkasýnda durur ve içindeki paralel/derin yapýlarýn sabotajlarýna engel olabilirse, Türkiye bölgedeki terör örgütleri üzerinde kýsa sürede önemli bir baþarý elde edecektir.