Rakka’ya giden yol (5) : DAÝÞ

DAÝÞ söz konusu olduðunda çok yansýz ve tarafsýz bir söylem ile hemen belirtmeliyim ki DAÝÞ’i bir örgüt ve organizasyon olarak asla küçümsemeye gelmez; çünkü DAÝÞ küresel güçlerin imkanlarýný kullanan ve küresel dengelerden beslenen profesyonel, yerel deðil bölgesel bir güçtür. Ve en esaslý hedeflerinden biri, belki de en öncelikli olaný, Türkiye’nin 2023 perspektiflerini Ortadoðu çöllerinin karanlýk kumlarýna gömmekti.

2013 yýlýnda,Türkiye ile Kuzey Irak arasýnda petrol, doðalgaz aramalarýnýn yaný sýra boru hatlarýnýn yapýmýný da içeren sözleþmelerin müzakere edildiði aylarda DAÝÞ, hem Nusra cephesinden hem de Suriye muhalefetinden ayrýldýðýný ilan ediyordu. Ayný zaman diliminde ABD Dýþiþleri Bakanlýðý Sözcüsü Jen Psaki, Irak federal hükümetinin onayý olmadan Irak’ýn herhangi bir kesiminden petrol ihracatýný desteklemediklerini belirterek, “Bu konudaki pozisyonumuz deðiþmedi. Irak federal hükümeti ve Kürt bölgesel yönetimini anayasal bir çözüme varmaya çaðýrmayý sürdürüyoruz” demiþti.

2013 yýlýnýn Nisan ayýndan sonra DAÝÞ “binbir gece masallarýndan” fýrlamýþ bir Gulyabani gibi önce Suriye muhalefetinin fay hatlarýna basýnç yaparak derin yarýklarýn oluþmasýný saðladý ve sonra da 2014 yýlýnda Musul’un iþgali ile Türkiye’nin hem Suriye hem de Irak siyasetinin ipi çekti. Suriye’de Türkiye’nin oluþturmak istediði Esad karþýtý koalisyonu zayýflatmakla kalmadý, o koalisyonun kolunu kanadýný kýrarak bir daha toparlanamaz hale getirdi.

Musul iþgali ile de sadece  Sunni Arap güçleriyle kurulan iliþkileri etkisiz hale getirmedi, ayný zamanda Konsolosluk eylemiyle, Kürt bölgesine iliþkin eylemleri için Türkiye’yi bir tür rehin olarak aldý. Þengal’den sonra Erbil’in üstüne doðru yürüyen DAÝÞ güçlerinin hedefinde imzalanan petrol anlaþmasýnýn hukukiliði ve meþruiyetini ortadan kaldýrmak ve Kürtler nezdinde Türkiye’yi itibarsýz hale getirmek vardý. Bu planýn baþarýlý bir biçimde uygulanýp sonuç aldýklarýný da biliyoruz.

Bütün bu geliþmelerin içeride yürütülen “çözüm sürecinin” üstünde olumsuz etkiler üretmeyeceðini düþünmek biraz saflýk olurdu. Nitekim 2015 Nisan’ýnda baþlamak üzere çözüm sürecinin çatýrdayan seslerini duymaya baþladýk. 2013 konjonktürü olarak ýsrarla ifade ettiðim politik koþullar, ana amaç olarak Türkiye’nin Ortadoðu’daki etkinliðini sýfýrlamak üzere tasarlandý ve maalesef önemli mesafeler kaydederek, Türkiye için ciddi sorunlar üretti.

Nitekim bu konjonktür 15 Temmuz’da bir darbe ile kendini kendi amaçlarý için taçlandýrmak istedi ama bir büyük halk direniþiyle karþýlaþýnca dalga dalga gerilemeye baþladý. DAÝÞ’i organize eden küresel güçler Türkiye’yi itibarsýzlaþtýrmak ve bir darbe ile iç savaþa sürüklemek için devasa bir yalan makinesini de harekete geçirmiþlerdi. Cumhurbaþkaný Erdoðan’ý “diktatör” ilan eden bu manipülatif makine ayný zamanda bir oya iþler gibi bütün dünyada Türkiye’nin ‘’DAÝÞ ile iþbirliðini’’ kusursuzca zihinlere iþliyordu.

Kabaca söylemek gerekirse, DAÝÞ önce Türkiye’nin Ortadoðu politikasýný iflasa sürükleyen baþ aktör oldu ve bununla yetinmeyen ayný Küresel güçler “diktatörlük” ve “DAÝÞ iþbirlikçisi” propagandasý aracýlýðý ile 15 Temmuz darbesinin uluslararasý meþruiyetini saðlayarak, darbe giriþiminin koþullarýný hazýrladýlar.

Þimdi Türkiye’nin elinde tarihi geriye çevirmenin fýrsatý var. ABD’nin Rakka operasyonu  tarihin Türkiye’ye altýn tepside sunduðu bir fýrsattýr. Çünkü ABD için DAÝÞ’in Suriye’den temizlenmesi, Suriye iç barýþýnýn saðlanmasýndan daha önemlidir. ABD’ ye göre DAÝÞ Suriye’den atýlmadan, Suriye’de iç barýþ beyhude bir çaba olur. Önce DAÝÞ temizliði, sonra barýþ içinde birlikte yaþayan “Birleþik Suriye” rejimi. Durum bu kadar net ve bu kadar tartýþmasýz.

Türkiye ya bu tarihsel fýrsatý deðerlendirir ve bütün dünya ile iliþkilerini normalleþtirir. Özellikle de batý kamuoyunda 15 Temmuz ile kazandýðý saygýnlýðýný taçlandýrýr ve hem Suriye politikasýnda tayin edici bir aktör haline gelir, hem de Kürt meselesinde inisiyatifi tümden gelegeçirir ya da bulanýk sisli bir yolda el yordamýyla ilerleyip Ortadoðu çukurunda hýrpalanýr. Eðer Türkiye’nin tercihi Rakka’ya giden yol ise, gelecek yazýda kazançlar hanesini ayrýntýlarýyla yazacaðým.