Yýllar önce bu terimi ortaya atmýþ ve uzun süre tartýþmýþtýk...
Sayýn Maduro’yu Külliye’de görüp kendisiyle biraz da konuþma imkaným olunca birden aklýma bu kavram geldi; Roma-Kartaca paradoksu günümüz dünyasý için hala geçerli mi? Örneðin “emperyalizme karþý ekonomik milli bir modelin savaþýný” veren Maduro acaba kendi halký tarafýndan doðru anlaþýlýyor mu?
Sorgulayalým;
1- Ülke ekonomilerinin temel çeliþkisi nerede?.. Üretimin olmadýðý sýcak para tabanlý bir modelin "kalkýnma-liberalleþme-dünya ile entegrasyon" gibi kavramlar eþliðinde halka pazarlanmasý ve "uluslararasý finans kapitalin" siyasi manipülasyona açýk olmasý-yüksek getiri saðlamasý yönünden bunu desteklemesinde mi? Yoksa içerideki finansal-entelektüel birikimin "yeni ve saðlýklý bir yapý tasarlayamadýðý için "aslýnda içinin boþ olduðunu bildiði sistemi ve bileþenlerini desteklemesinde mi?
2- Veya ülkelerde “dýþ destekli” oluþturulan “sözde finansal finansal-entelektüel birikimin içinin boþ olduðunu bildiði sistemi ve bileþenlerini “dýþ telkin ve teþvikle” desteklemesinde mi?
Sorular uzar gider ama bir nokta hep ortak kalýr; milli modeller-refleksler geliþemedikçe emperyalizm sömürüsü acýmasýzca devam eder !
Bu noktadan itibaren konuyu Roma-Kartaca paradoksu ile birlikte ele alalým ve birlikte çýkarým yapmaya çalýþalým...
1- Liberal yapýda bir tüccar devlet modeli ile askeri tabana dayanan yapý arasýndaki mücadele Roma ile Kartaca arasýndaki kavgadan beri tartýþýlýr.
2- Sonunda askeri açýdan güçlü prensip sahibi devlet modeli olan Roma, tarihteki net olarak bilinen "ilk liberal, her þeyi pazarlýk ve deðiþ-tokuþ ile elde edebileceðini düþünen "benim memurum iþini bilir” modelinin ilk versiyonu olan Kartaca'yý yýkar...
3- Bu çekiþme günümüzde birçok ülke için devam eder. DEVLET KURUMLARI prensipler açýsýndan Roma örneðine uyarken özellikle IMF ve DÜNYA BANKASI baskýsý ile ülkelerin kaynaklarý üzerinde zorla "Kartaca prensipleri” uygulanýr! EN GÜNCEL ÖRNEK YUNANÝSTAN! DEVLET “ROMALI” OLABÝLÝR AMA MALÝYE BAKANI DAHÝL IMF TARAFINDAN ATANARAK ÜLKENÝN VARLIKLARINA EMPERYALÝST DÜZEN EL KOYAR!
Deðerli dostlar, ben yukarýdaki 3 tespitten de yola çýkarak buna EMPERYALÝZM’in geliþmekte olan ülkeleri "Roma-Kartaca Paradoksu" içine çekmesi diyorum. diyorum...EMPERYAL BASKILAR SONUCU “Devletin bir bölümü Kartacalý, bir bölümü Romalý” OLARAK AYRILIR VE EMPERYALÝST DÜZEN SÖMÜRÜ AÐLARINI ÖRER!
Sonuç: Türkiye, 2003 sonrasý verdiði 15 yýllýk mücadele ile bu paradoksu aþan birkaç ülkeden biridir. VE GELDÝÐÝMÝZ NOKTADA, DEÐÝÞEN YÖNETÝM SÝSTEMÝ ÝLE, TAM BAÐIMSIZLIK ÝÇÝN AÇTIÐIMIZ YELKEN ÇOK AMA ÇOK ÖNEMLÝDÝR!
Sonuç: Türkiye'nin güvenliði "sadece sýnýrlardan fiziki geçiþi engelleyerek saðlanamaz. Türkiye, "ekonomik güvenlik” kavramýný SORGULAYAN, ÝÇSELLEÞTÝREN VE GEREÐÝNÝ YAPAN nadir ülkelerden biridir. Sayýn MADURO’yu görünce aklýma gelenleri paylaþtým, sorgulamaya devam edeceðiz...