Erdoðan’a Pakistan’da eþlik eden iþadamlarý AK Parti’nin yolsuzluk ve rüþvetin üstüne gittiðinin altýný çiziyor. Bir iþadamýnýn tespiti ise oldukça önemli: “Ýþimizin yapýlmasý karþýlýðýnda ‘kim bizden ne ister’ diye düþünmediðimiz 11 yýlý geride býraktýk.”
-LAHOR-
Baþbakan Erdoðan’ýn Pakistan seyahatine katýlmak üzere Ankara’dan Trabzon’a gitme hazýrlýklarý yaparken, ekranlarda Karadeniz boyunca yaptýðý mitinglerden canlý yayýnlar vardý. Cumartesi günü baþlayan mitinglerin kalabalýðý ve coþkusu gazetelere yansýmýþtý. Bunu, Pazar akþamý indiðimiz Trabzon Havaalaný’nda da gördük. Ýki gün boyunca Samsun’dan Trabzon’a kadar Baþbakan’ý dinleyen, takip eden Karadenizliler, havaalanýnda da peþini býrakmadý.
Karadeniz’i hiç böyle görmedim
Erdoðan da, sesi kýsýlmasýna raðmen onlara hitap etmekten vazgeçmedi. Kalabalýðý gözlemleyenlerin ortak kanaati, Baþbakan’ýn Samsun’dan Trabzon’a sanki tek bir miting yaptýðý yönündeydi. Uçaðýn hareketinden kýsa süre sonra konuklarýna tek tek ‘hoþgeldiniz’ diyen Baþbakan Erdoðan yanýmýza geldiðinde yorgun görünmüyordu. Bu gözlemimizi hatýrlattýðýmda, “Ben Karadeniz’i hiç böyle görmedim. Millet gerçeði ve haklýlýðýmýzý görüyor” dedi. Milletin ilgisi yorgunluðunu almýþtý.
Operasyonun amacý Hükümeti zayýflatmak
Pakistan seyahatinin konusu ticaret ve yatýrým. Bu nedenle THY’den kiralanan büyük uçaðýn yarýsýný Türkiye’nin önde gelen iþadamlarý doldurdu. Konuþtuðum bazý iþadamlarý, iktidarda 11 yýlýný tamamlayan bir siyasi liderin hala böylesine bir halk desteðine sahip olmasýný ‘mucizevi’ diye tanýmlýyorlar. Ardýndan da yüzlerine þaþkýnlýk ve endiþe, biraz da kýzgýnlýk gölgesi iniyor, “Niye böyle þeyler oluyor” diyorlar. ‘Böyle þeyler’ dedikleri, artýk herkesin net olarak kullandýðý ifadeyle ‘cemaatin iktidarla güç mücadelesi’ne girmesi...
Genel kaný, son ‘operasyon’un da Gezi süreci gibi hükümeti zayýflatmaya yönelik bir giriþim olduðu. Ancak nedeni anlaþýlamýyor.
Ýþadamlarý zaten olaðan þüpheli
“Hiçbir gerekçesi yok” diyor örneðin bir iþadamý. Bugüne kadar hükümetin cemaatin eðitim ve ekonomi alanýndaki yapýlanmalarýna, giriþimlerine en büyük desteði verdiðinin bizzat tanýðý olduðunu anlatýyor. “Biz de bu desteði gördükçe elimizi cebimize attýk” diye ekliyor; cemaatin önceki yýllarda kendilerine ‘tehdit’ olarak gösterildiðini, bu yüzden yýllarca uzak durduklarýný hatýrlatarak... Ardýndan sözü iþ örgütlerine getiriyor; Türk iþ aleminin yýllarca TÜSÝAD tekelinde olduðunu, ardýndan MÜSÝAD’ýn, sonra da Tuskon’un ortaya çýkmasýyla iþ dünyasýna da ‘demokrasi ve çok sesliliðin’ geldiðini ekliyor. Deðerlendirmesini þöyle özetleyebilirim: “Bu süreç boyunca bu hükümet önümüzü açtý. Bunu bizi kayýrdý anlamýnda söylemiyorum. Önceki yýllarda TÜSÝAD’a karþý çýkýþlarý vardý Baþbakan’ýn, hala yeri geldikçe tepkisini göstermekten kaçýnmýyor. Ancak onlarý da dýþladýðýna tanýk olmadým, cemaate yakýn iþadamlarýnýn kurduðu Tuskon üyelerine de... O yüzden bu gerilimin nedenini anlamýyoruz. Çünkü, siyasi olarak taraf olursunuz veya olmazsýnýz, bu hükümet döneminde ülke kalkýnýyor; bunu bizler yapýyoruz; oluþturulan ekonomik ve siyasi istikrar ortamýnda bunu iþadamlarý olarak bizler yapýyoruz. Bu büyümeye, ilerlemeye zarar verecek her þey bugüne kadar yaptýklarýmýzý heba eder; bundan sonra da böylesine hýzlý ilerleme fýrsatý bulamayýz.”
Elbette, ‘yolsuzluk ve rüþvet’ iddialarý da görmezden gelinmiyor. “Biz zaten bu konuda olaðan þüpheliyiz” diyor bir iþadamý gülümseyerek, “Ancak bizim ‘acaba kim bizden ne ister bu iþimizin yapýlmasý karþýlýðýnda’ diye düþünmediðimiz 11 yýlý geride býraktýk. Buna raðmen, bazý alanlarda yapýlan yolsuzluk varsa Baþbakan’ýn üzerine gideceðinden þüphemiz yok. Fakat bugünlerde yaþadýklarýmýz, yolsuzluk operasyonunu aþan boyutlar olduðunu gösteriyor.”
Hedef refaha katkýda bulunmak
Heyette ilk göze çarpanlar Bülent Eczacýbaþý, Ethem Sancak, Zeynelabidin Erdem, Ahmet Albayrak, Ali Kibar, Hamdi Akýn, Hüsnü Özyeðin, Nihat Özdemir, Mehmet Ali Yalçýndað’dý. MÜSÝAD Baþkaný Nail Olpak ve Tuskon Baþkaný Rýzanur Meral de Baþbakan’ýn heyetinde. Herkesin ortak hedefi, kardeþ Pakistan’ýn ekonomisine, halkýn refahýna katkýda bulunmak. Elbette, ekonomik refah ve istikrarýn siyasi istikrara da katkýda bulunmasýný umarak...
Pakistan’da iki gün geçiren iþadamlarý da bizler gibi, ‘memleketlerinin kýymetini bir kez daha anlayarak’ Türkiye’ye dönmüþ olacaklar.
