Rusya - ABD hesaplaşması bitmez ise yeni savaşlar kaçınılmaz

Kimseye sır değil; Rusya son aylarda, Ermenistan’a yeni mühimmat toplamaya başladı. Bu mühimmatın adresinin, Güney Kafkasya’da yeniden hakimiyetini güçlendirmek isteyen Rusya planı olduğunu anlıyoruz. Onu da anlıyoruz ki; Rusya, Ermenistan üzerinden bölge ülkeleri ve NATO ülkelerine de mesaj vermekte.

İskender M roketlerinin gücünü, uzmanlar daha iyi bilmekte. Lakin üzerinde durmak istediğim konu o ki bu roketlerin Ermenistan’ın elinde olması, bölgedeki istikrar iplerinin Rusya elinde toplandığının ispatıdır. Diğer taraftan muhtemel ki; Rusya, Azerbaycan’ı tam net yanında görmek için bu baskı yönetimini uygulamakta. Ayrıca Türkiye’ye karşı tehdit oluşturmakta bu tablo.

Güney Kafkasya’nın anahtarının tamamen Rusya eline geçmesi için, Rusya bugünkü konjonktürel üstünlüğünü kullanacak gibi duruyor.

Rusya, Ukrayna ile savaşa sürüklenmekte. Bunun esas göstergesi, ABD’nin ağır silahlarla Ukrayna’yı donatmasına karar vermesidir. Ukraynalılar savaşan halktır ve Sovyet ordusunun ana damarını oluşturmaktaydı. Kimseye sır değil; böyle bir savaş ortamı olursa, bu lokal bir savaş tablosu yaratmayacak. Aksine, giderek halkların genişlediği yeni savaşa dönüşecek. Anlaşılan o ki; Ruslar savaş istemiyor. Lakin ABD, bu savaşa mahkum durumda.

Hem Ukrayna’daki kamuoyu, hem de dünyadaki kamuoyu yoklamaları Rusya’nın pozisyonuna olumlu bakan ortamı işaret etmekte. ABD için bu felaket demektir.

Rusya’nın siyasi hamleleri ABD’yi köşeye sıkıştırmakta şimdilik. Dolayısı ile ABD için Ukrayna kozunu, savaş motifiyle devreye sokması aşikardır.

Poroşenko’yu her fırsatta sivri hareketlere tetikleyen ABD, şunu söylemekte. Giderek Rusya konusunda Avrupa’yı ikna konusunda zorlanmaktayız. Joe Biden’ın son beyanında bu net gözüktü. Nitekim Almanya, “Rusya’ya yönelik olan son yaptırım kaldırılmalı” çağrısı yaptı. Demek ki; ABD, Rusya meselesinde bayağı elinin zayıfladığını anlamakta. Lakin bu dengenin Kafkasya ayağını da gözönünde bulundurmalıyız.

Nasıl ki; Ukrayna savaşı Rusya’nın soluğu Suriye’de almasına kapı açtı, bu ortam da Rusya’nın Kafkaslardaki konumunu daha sert biçimde pekişmesine yardım edecektir. Ermenistan’ın İskender M roketlerine sahip olduğunu göstermesi, Rusya’nın bu görüntüye şimdilik sessiz kalması esasında, yeni oyunun işareti olarak okunmalı.

Rusya, Avrupa ülkeleri özellikle Almanya’yı yanına çekme gayretinde. Almanya’nın Rusya’ya ihtiyacı olduğunu hesaba katarak, Rusya ABD’nin merkezleşme gücünü parçalayarak dağıtma taktiğini takip etmekte.

Ukrayna meselesi ise yumuşak karnı gibi. Ve sadece Rusya için değil, ABD için de aynı tablo. Rusya’yı, Ukrayna eliyle köşeye sıkıştırma operasyonu devam edecek gibi. ABD’nin esas korktuğu, Ukrayna içerisinde giderek artan ABD hayal kırıklığı söz konusudur.

Kafkasya’daki dengeyi, Ermenistan’ın elindeki veya arazisindeki mühimmatların siyasi boyutunu da bu denklemde okumak lazım. Bölgenin ciddi sıkıntısı gelecek. ABD - Rusya hesaplaşması, bu sıkıntının içeriğini giderek daha vahim halkaya sokmakta.

Bu arada ilgimi çeken bir paragrafı da aktarayım size. Putin, Fransız Le Monde’a röportaj veriyor. “İran’a saldırı olursa, ne yapacaksınız” sorusuna ilginç cevap vermekte.

“İran’ın toprak bütününün yanındayız” cümlesinin yanısıra ilginç bir yaklaşım sergilemiş. “İran’da neredeyse 20 milyon Azerbaycan Türkleri yaşamakta. Rusya’da da 1 milyonu yaşamakta. Azerbaycan’la ilişkilerimiz öyle ki; böyle bir saldırı olursa biz Azerbaycan Türklerini savunacağız” demiş.

Kaygıya ve dikkate değer bir yorum değil mi?