Ýçinde bulunduðumuz duygusal ve fiili durum, Rusya’ya yönelik kinin pekiþmesine yol açtý. Çünkü þehit verdik! Çünkü koordinasyona raðmen kontrol merkezlerimize saldýrý düzenlendi. Evet, Rusya "ben yapmadým" dedi. Türkiye Savunma Bakaný Hulusi Akar ise "Rusya bilgilendirilmesine raðmen ordumuza saldýrýldý" demesi de, Rusya tarafýnýn argümanýný çürüttü.
Putin - Erdoðan iliþkilerinin, iki devlet arasýndaki iliþkileri pekiþtirdiði de açýktýr. Ýdlib'de Türk askerine saldýrý sonrasý günlerce susan Putin, neyin hesabýný yapmaktaydý acaba? Bu kadar pekiþen iliþki nasýl þekillenecek? Ne cevap verecek acaba bu sorulara? Mevcut olaylar olmadan hesaba katmýþtýr muhtemelen. Bekledi! Türkiye’nin kararlý duruþunu gördü, geri dönüþ yapmayacaðýmýzý anladý ve sonra Erdoðan'la görüþme talebinde bulundu.
Putin ve Rusya'nýn bu kadar tavýr deðiþtirmesinin sebebi ne oldu? Erdoðan'la iliþkilerin bozulmamasý için bürokratlarýna defalarca talimat veren de ayný Putin idi. Ne deðiþti?
Türkiye’nin dikkati önce Fýrat'ýn doðusuna idi. Rusya bu konuda Türkiye ile ortak duruþ sergilemenin, kendi çýkarlarý için de uygun olduðunu öngördü.
Þimdiki noktada Rusya ile çýkarlarýmýzýn çatýþtýðý yerdeyiz. Peki, bu çatýþan noktalarýn paydaþlýða dönüþme ihtimali ne kadardýr? "Bundan sonrasý nasýl þekillenir" esas sorudur?
Rusya-Türkiye iliþkileri, aðýr olaylarla dolu bir kaç gün yaþamýþ olmamýza raðmen, çok renkli siyaset, çok taraflý strateji konseptine göre devam etmelidir. Çünkü bu devletlerarasý iliþkiler için bu esastýr.
Yani Rusya ile konjonktürel olarak da "düþman olmanýn anlam taþýmadýðý" düþüncesini devam ettirmekteyim.
Ankara-Moskova arasýnda uzun yýllara dayalý siyasi alýþveriþ yapmadýðýmýz için de, siyaset anlayýþlarýnýn farký ve yerine göre deðiþkenliði konusunda fikir sahibi deðildik!
"Rus'tan dost olmaz" tanýmý, belki böyle aðýr günlerden geçtiðimiz için geçerli cümle olabilir! Lakin devletlerarasý iliþkiler; "dostluklarý" deðil, "çýkarlarý" içerdiði için, bu cümlenin siyasi literatüre geçmesi söz konusu deðildir. Biz Rusya ile konuþmalý, oturmalý ve anlaþma yollarýný bulmalýyýz. Nedeni çok basit, çok renkli ve alternatifli siyaset, Türkiye için önem arz ediyor. Aynen ABD ile olduðu gibi! Bu kadar müttefiklik hukukuna raðmen, Türkiye’yi tehdit eden terör örgütlerini silahlandýrmasý, sýnýrlarýmýzda terör devleti oluþumunu pekiþtirme çabasý olmasýna raðmen, Türkiye - ABD iliþkileri devam ediyor ve etmelidir.
Rusya içinde çok katmanlý devlet anlayýþý olmasa bile, farklý güçlerin hakim olduðu iktidar çevresi söz konusudur. Bu durumda "Putin'in nasýl ve neden kýrýlma noktasýna iteklendiðini", Rusya açýsýndan da masaya yatýrmamýz þarttýr. Rusya ile savaþmak deðil, ortak paydada anlaþmanýn yollarýný bulmak, iki ülke için de geçerli tutumdur. Rusya-Türkiye iliþkilerinin bozulmasý için, "uçak vurulmasý" olayý, "Büyükelçi Karlov'un öldürülmesi" süreci ile pekiþtirilmekte olduðunu unutmazsak iyi olur. Ýþte þimdi hatayý Moskova ve Putin yaptý! Þimdi "nasýl düzeltmeye gayret edilecek", doðrusu merak ediyorum. Bildiðim tek þey þudur. Elimizin güçlü olmasý için çok renkli ve alternatifli stratejiler üretmek faydamýzadýr. Dolayýsý ile Rusya-Türkiye iliþkilerinin geleceðinde, özellikle Ýdlib konusunda nasýl yol takip edileceði önemlidir.
Geldiðimiz noktada, Rusya üzerine ciddi çalýþmalar yapýlmalý. Analiz araþtýrma merkezlerinin devreye girmesi gereklidir. Rusya'da nasýl bir yapý var? Putin tek baþýna her konuya hakim mi? Ýdlib konusunda farklý tutumun devreye girmesi, acaba "nasýl bir Rusya ile karþý karþýyayýz" sorusunu masaya getirmekte! Ankara'nýn doðal olarak bu çeliþkinin üzerinden "acaba Putin’e sahadan doðru bilgiler gitmiyor mu" sorusunu sormaya baþlamasý manidardýr.
"Rusya ile her konuda anlaþacaðýz" diye bir þey de düþünmek, fazlasýyla iyi niyetlilik olurdu! Rusya’nýn bölgeden beklentileri ile Türkiye’nin nihai hedefi arasýndaki kesiþme noktalarý ve ters düþen taraflarý masaya yatýrmamýz lazým. Ortak paydanýn ne olacaðýný da masadan kaldýrmamak lazým.
Yani kýsacasý Rusya da; ABD, Ýngiltere, Ýran, Almanya ve Fransa gibi çýkarlara göre yorumlanmalýdýr.
Rusya ile iliþkilerin doðal olarak tadý ve rengi deðiþti. Lakin Türkiye-Rusya arasýndaki diplomasi yine devam edecek. Þu ana kadar ki yatýrýmlar, karþýlýklý ekonomik projeler devam edecek. En kötü dönemlerde bile diplomatik kanallarýn açýk tutulmasý, büyük devletlerin vazgeçilmezidir. Rusya-Türkiye iliþkilerini, beyaz ve siyah arasýnda deðerlendirmek doðru deðildir. Bu tüm iliþkiler için geçerlidir. Denge kurmak, dengenin içinde denge oluþturabilmek için Türkiye’nin; ABD'yle de Rusya'yla da, Ýngiltere'yle de, Almanya ve Fransa'yla da iliþkilerini, siyasi hedeflere, çýkarlara ve konjonktüre göre þekillenmesi doðaldýr. Büyük devletler, olaylara en az 100 yýllýk perspektif ile bakmakta. Türkiye aynýsýný yapýyor. Zor dönem, aðrýsý ve acýsý bol dönem. Þehitlerimizin kaný ile yoðrulan bu vatan için, mevcut keþmekeþli dönemden yüzü ak çýkmak zorundayýz. Evet, çetin dönemdir ama baþaracaðýz inþallah...