NATO “müttefiklerinin”(!) Yunanistan üzerinden Türkiye’yi Ege-Doðu Akdeniz-Suriye hattýnda kuþattýðý bir dönemde “uzlaþmacý-müzakereci” arayýþlar ölümcül hatadýr.
Fransa Charles de Geulle uçak gemisini bir yýl içinde ikinci kez, “NATO üyesi olmayan Rum kesimini NATO üyesi Türkiye’ye karþý koruma maksadýyla” gönderiyor.
ABD, ayný yönetime 33 yýldýr süren silah ambargosunu kaldýrdý. (Derhal bir tugayý zýrhlý birlikleriyle oraya takviye çýkarmak durumundayýz.)
Avrupa Birliði, Türkiye’nin haklý çýkarlarýný koruma mücadelesini “kýþkýrtma” olarak niteledi ve geniþ çaplý yaptýrým listesiyle karþýmýza çýkmaya hazýrlanýyor.
Anlamýyor musunuz, müzakere çaðrýlarýnýzýn hiçbir karþýlýðý yok!..
Üzerindeki þerefli üniformayý, Amerikan-Siyonist ittifaka satmýþ hainlerin 15 Temmuz 2016’da beceremediklerini bu kez, kendi askeri güçleri ile baþarma hedefindeler!..
Akdeniz’de bir deniz savaþýnýn planlamasýný çok önceden yaptýlar (1) savaþý Suriye topraklarýndan Kýbrýs’a taþýmanýn hazýrlýðýný da (2) çok önceden görmüþtük.
F-35 savaþ uçaklarýný S-400’ler meselesi çýkmadan çok önce, 2010’da vermemeyi kararlaþtýrmýþlardý, þimdi, ne yaparsanýz yapýn, Türkiye’yi NATO’dan atmak ve yerine Kýbrýs Rum Yönetimi ile Ýsrail’i almak için çizdikleri rotada ilerleyecekler.
Ýncirlik’i kapatýn, S-400’leri aktive edip Doðu Akdeniz’i uçuþa yasak bölge kývamýna getirin.
Emperyalist-Siyonist ittifak bu kez, Türkiye’yi, “Haçlýlar ile savaþan bir Müslüman ülke” konumuna taþýmayacak, kaþýmýza dikilen Haçlý-Siyonist askeri gücün içinde Mýsýr-BAE-Suudi Arabistan gibi ihanet çemberinin donanmalarý, askerleri, hava kuvvetleri de olacak…
· MACRON BÝR ROTHSCHÝLD MEMURUDUR, O KADAR…
Önce, tarifte anlaþalým, aksi halde hata yaparýz: Fransa, Rum-Yunan ikilisini Türkiye’nin karþýsýna süren güç deðildir, Siyonizmin bu ikiliyi, Türkiye’ye karþý korumakla görevlendirdiði eski bir sömürge imparatorluðudur.
Bankacýlýk kariyerini Siyonizmin ana kurumu Rothschild ailesinin bankasýnda “finansýn Mozart’ý” olarak tanýmlanacak þekilde geçirmiþ ve küreselci güçlerin þu andaki makamýna itelediði bir karakterden söz ediyoruz.
Þu anda Siyonizm tarafýndan kendisine verilmiþ iki görev var:
1- Rum-Yunan ikilisini koruyan ana omurgayý oluþturup Türkiye’yi durdurmak,
2- Lübnan’ý Ýran kontrolünden çýkarmak.
Libya konusunda ise, ülkesinin geleneksel Afrika politikasýnýn izini sürüyor, atak bir karakter ve hakkýný teslim edelim, zor günler yaþayan Fransa’yý þu veya bu þekilde düze çýkarmak için yanýndaki güçlerden iyi bir sentez oluþturuyor.
Karþýmýzdaki esas tehdit, “Ýran bugünün, Türkiye yarýnýn düþmanýdýr” diyen ýrkçý-siyonist/Ýslam düþmaný harekettir.(4)
Bir Türk-Yunan savaþýnýn iki maðlubu olacaktýr, savaþan iki ülke, kazananý ise bugünden bellidir, Ýsrail.
Türkiye, kýþkýrtmalarla üzerine gelen komþusunu sert uyarabilir ama, karþý tehdidi, Atina’dan çok bu büyük oyunun arkasýndaki baþkentlere iletmek durumundadýr.
Ýsrail, Doðu Akdeniz’de yaþanabilecek bir çatýþmanýn yakýcý sýcaðýnýn kendisine ulaþabileceðini bilmezse, bu kuþatma daha pervasýz hale gelecektir.
· PUTÝN TABÝÝ KÝ BÝR LENÝN DEÐÝL…
Moskova’da hayli sýradan refleksler gösteren bir Ortodoks-Slav milliyetçisi oturuyor.
Putin bir Lenin deðil. Lenin emperyalizmin açýk saldýrýsý altýndaki Türkiye’nin Kuvvayý Milliyesi’ne destek olmayý görev bildi, gördüðüm kadarýyla Vladimir Putin daha çýkarcý bir kimlik taþýyor.
Amerikan-Siyonist ittifakýn son tahlilde bütün gücüyle Türkiye’nin üzerine çullanacaðýný, bu kýrýlma noktasýnda da muhtemel bir “Türkiye pastasýndan” uygun bir parçayý ele geçirmeyi planlýyor.(3)
Sinsi bir duruþ bu.
Türkiye’nin güçlenmesini önlemede Siyonizm’le açýk bir iþbirliðinin görüntülerini yaþýyoruz Suriye ve Libya’da…
Rus milletinin geleceðini tehlikeye süren bir tercih, , çünkü emperyalizmin parçaladýðý bir Türkiye ayný zamanda, parçalanmýþ bir Rusya’nýn da baþlangýç noktasýdýr.
Türkiye açýsýndan “Amerikancý-NATO’cu” hareket ne kadar tehlikeliyse, Rusya için de Batý emperyalizmiyle bir arada yaþamaya hazýr “milliyetçi-yayýlmacý” hareket de o kadar tehlikelidir.
· EKONOMÝDEN SALDIRIR, DONANMAYI ÝLERÝ SÜRER…
Israrla söylüyorum: Türkiye, Donald Trump’ýn baþkanlýk seçim kampanyasýnýn sonunda yaþanacak büyük bir ses ve ýþýk gösterisidir!..
Ýsrail-BAE anlaþmasýyla Evanjelik-Siyonist tabanýný toparlayan, ülkedeki siyahi isyana karþý da uzlaþmayan Trump, “saldýrgan kimlik taþýyan Müslüman bir ülkeye haddini bildiren baþkan” olmanýn kilometre taþlarýný döþüyor.
Þu anda Erdoðan’ýn þahsýnda Türkiye’nin “þeytanlaþtýrýlmasý” aþamasýndayýz, devamýnda müdahale yaþanacak ve bu kez Türkiye, yanýnda Rusya’yý göremeyecektir.
Önce ekonomide saldýrý, kýsa zamanda memleketin sokaklarýný hareketlendirme, devamýnda Libya ve Doðu Akdeniz’de “püskürtülen Türkiye” görüntüsü için donanmalarýn devreye girmesi…
S-400’lerin aktive edilmesi birinci adýmdýr, Geçitkale’nin güçlü bir hava üssüne derhal döndürülmesi, Kýbrýs’a takviye asker ve zýrhlý birlik çýkarýlmasý, milli-yerli karadan denize ve karadan havaya füze sistemlerinin Kýbrýs’a yerleþtirilerek Ada’nýn bir uçak gemisi kimliðine taþýnmasý yarýn itibariyle baþlatýlmalýdýr.
Ne demiþ dedeler?..
Hazýr ol cenk ü cidale istersen sulh u salah
(Barýþ istiyorsan savaþa hazýr ol)
(1) https://www.star.com.tr/yazar/bir-deniz-savasina-hazirlikli-olun-yakindir-yazi-1398137/
(2) https://www.star.com.tr/yazar/asil-cephe-munbic-degil-kibristir-yazi-1317656/
(4) https://www.star.com.tr/yazar/bizi-dusman-ilan-eden-tek-devlet-israil-yazi-1388054/