Bu sezon Galatasaray taraftarý her maçta sabýr çekiyor. Koskoca Galatasaray; öylesine etkisiz, öylesine adamsendeci, öylesine umursamaz bir futbol oynuyor ki; taraftar býktý usandý. Takýmýn böylesine kötü oynamasýnýn nedeni Prandelli deðilmiþ. Yapýlan onca transfer sonucu kadroda var olan 41 futbolcudan sergide karpuz seçer gibi bir onbir sahaya sürseniz, iþte bu futbolu izlersiniz! Aslýnda futbol, Galatasaray takýmýnýn oynadýðý oyunun adý deðil. Hani “dünyanýn en güzel oyunu” diye nitelendirilen futbol var ya; Galatasaray onu oynamýyor. Galatasaraylý futbolcular çimlerin üzerinde tepiþiyor! Sahadaki onbirde ne düzen var, ne akýl, ne de alabileceði bir sonuç. Muslera, Sneijder, Melo ve Chedjou’yu çýkardýðýnýz zaman, takým kümede çok zor kalýr.
Galatasaray’ýn puan sýralamasýndaki konumu, futbolumuzun ne kadar içler acýsý bir durumda olduðunun bir göstergesi. Eksi 2 averajla ilk üçte, maç fazlasýyla lider! Gerçi sadece Galatasaray kötü oynamýyor. Diðer takýmlarýn da Sarý-Kýrmýzýlýlar’dan aþaðý kalýr yaný yok. Futbol nasýl böylesine çöktü, bu hale geldi; bunu baþta federasyon olmak üzere tüm kulüp yöneticilerinin uzun uzun düþünmesi gerekiyor.
Ancak Galatasaray’da fazladan bir þey daha var: Selçuk ile Burak’ýn takýmýn üzerinde kurduðu hegamonya. Geçtiðimiz yýllarda hele Drogba varken; bu ikili diledikleri gibi at koþturamýyordu. Þimdi ise onlara dur diyecek kimse yok. Hamza’nýn yapacaðý ilk iþ, Selçuk ve Burak’ý kulübeye çekmek ve onlara çok özel idmanlar uygulamak.
Burak 100 maçta 50 küsur gol atmýþ. Bugün ise havadan 18’e atýlan top, Burak’ýn ensesine çarpýp rakibin önüne düþüyor. Böylesine futboldan kopmuþ bir forveti var Galatasaray’ýn. Burak; 89. dakikada golü attý ancak; bunlar biraz rastlantý golleri. Tek forvet oynamanýn getirdiði sýkýntýdan sonra küçük bir umut ýþýðý.
Daha 2-3 yýl önce Türkiye’nin en iyi orta saha olyuncusu olarak gösterilen Selçuk da çoktan emekli olmuþ; Galatasaray’ýn haberi yok.
Özetle Galatasaray; futbol oynamadan da 3 puan aldýðý bir ligde top koþturuyor. Bu, sadece ve sadece ligin ayýbý.