Fenerbahçe’nin Celtic karþýsýnda ortaya koyduðu futbolu beðenmedim. Sarý-Lacivertliler’in savunma anlayýþý, özellikle Alves ve Kjaer’in durumu, evlere þenlik. Bu kadar birbirinden kopuk, uyumsuz ikili olarak, rakiplerine gol pozisyonlarý yaratmak için bir araya gelmiþler sanki. Özellikle ikinci Celtic golünde Kjaer hamle yapsa gol olmayacak. Herneyse..
Griffiths ile ilk Celtic golü, ardýndan Commons’ýn ikinci golü kalenin tavanýna asýlýnca, bu maçý Fener farklý kaybedecek diye düþünen olduk.
Orta saha yoksunu bir Fenerbahçe izledim Diego oyuna girene kadar. Hücumda çoðalamayan, pozisyon üretiminde zorlanan bir takým vardý sahada. Nani tek baþýna oynayarak, devamlý top kaybedip, takýmýna yararlý olmaktan ziyade, zaman zaman zararlý oldu.
Allah’tan Volkan Þen’in yerine giren Fernandao, Ambrose’un hatasýný deðerlendirip takipçiliðini ve fýrsatçýlýðýný iyi kullanarak, Fener’in ilk golünü atan oldu. Bu golle geri dönen Fenerbahçe, ikinci yarýnýn hemen baþýnda duran top kornerden gelen pozisyonda, ayný Fernandao’nun güzel bir kafa golüyle maçý eþitledi. Fernandao’nun attýðý goller aldatýcý olmasýn. Takým halinde üretimin eseri asla deðil. Sadece bireysel yeteneklerini ve uyanýklýðýný gösteren Fernandao, bu gollerin sahibi oldu. Ýyi ki de oldu. Yoksa Fenerbahçe için bu futboluyla, deðil galibiyet beklemek, beraberlik bile iyimserlik olur idi.
Eðer savunmamýz biraz dirayetli olsaydý; Celtic’in atmýþ olduðu her iki gol de olmazdý.
Fenerbahçe’nin orta saha kurgusu, modern bir takýmýn orta sahasý gibi deðil. Sadece Diego ayaðýna gelen toplarý iyi kullanýyor. Diðer oyuncular ise sadece rakibin hücumlarýný kesmek için sahada bulunuyor.
Fenerbahçe iyi veya kötü oynamasýnýn yaný sýra, Fernandao’nun attýðý 2 golle 1 puaný aldý. Ve UEFA yolundaki ümitlerini gelecek maçlara taþýdý.
