Dünya devi Hollanda karþýsýnda beðenilen bir futbol sergileyerek kazanacaðýmýz bir maç, son dakikada yitirilen 2 puanla sonuçlandý. Sonrasýnda Lüksemburg ile oynamakla; belki de ülke puanýmýzý arttýrabilme adýna böylesi bir organizasyona girmiþiz. Düþünceye þapka çýkarýrým.
Maça gelecek olursak... Daha 4. dakikada Mevlüt ile çok akýllý ve þýk bir gol kazandýk. Lüksemburg, dünya sýralamasýnda yerlerde sürünür gibi bir görüntüye sahip. Bu kadar erken gol bulmuþ Milli Takýmýmýz farka gidecek diye beklerdik.
Ama evdeki hesap çarþýya bazen uymuyor. Kazandýk kazanmasýna ama zorlandýk. Ýlk yarý itibariyle kanatlarda oynayan Kazým ve Olcay hiçbir varlýk gösteremezken; golün dýþýnda Mevlüt de sahada yoktu. Pozisyonlar bulduk ama çok da net deðil.
Lüksemburg, umulmadýk bir zaman içinde Mutsch ile beraberlik golünü yakalayýnca, Milli Takýmýmýz biraz paniðe girdi. Üstüne üstlük Þener ile kalemize girecek olan bir gol topunu engelleyerek, yolumuza devam ettik.
Çok zayýf gibi görünen Lüksemburg karþýsýnda genellikle dikine deðil, enlemesine, kendi yarý alanýmýzda top çevirerek, daha fazla topu sahiplenerek, olumsuz görüntüler verdik. Bu kadar gol kaçýrýrken; kazanmayý da zora sokarýz. Nitekim de öyle oldu.
Hakan Çalhanoðlu, çok gol þutu denemesi içine girmiþken, sonunda maç bitimine yakýn bir dakika içinde galibiyet golümüzün sahibi oldu.
Fatih Terim hoca, Hollanda karþýsýnda oynanan futbol karþýlýðýný bulamamasýna raðmen, saha kenarýnda rahat görünüyordu. Ama gördük ki Lüksemburg karþýsýnda, bu bir hazýrlýk maçý olmasýna raðmen, olabildiðince gergindi. Çünkü umduðu rahat ve güzel futbolu göremedi. Sýkýntýlý galibiyette huzuru, Hakan Çalhanoðlu’nun attýðý golle buldu!