Türk futbolunun iki temel direði, dün akþam Soma için Manisa patates tarlasýnda karþý karþýya geldi. Galatasaray’da hemen herkesin söylediði gibi, forvet sýkýntýsý var. Burak, çaðdaþ bir santrforun yapmasý gereken yani karþý takýmýn savunmasýný oyalamak, ileri çýkmasýna engel olmak, topu saklamak gibi iþlerden hiçbirini yapamýyor. Sezona hiç de hazýr deðil.
Sneijder, Dünya Kupasý’ndan döndü, hazýr olmamasý doðal. Galatasaray’da formasýnýn hakkýný veren Muslera ve Semih var. Bunlar sayesinde hele de Muslera’nýn olaðanüstü birkaç kurtarýþýyla Galatasaray gol yemekten kurtuldu. Tabi buna Fenerbahçe’nin de kötü futbolunu eklemek gerekir.
Böyle bir havada, böyle bir sahada bu iki takýmý karþý karþýya getirmek, büyük bir hata. Öylesine sakatlar yaþanýlabilir ki bu sahada, telafisi mümkün olamaz. Hakemlerin de kondisyon olarak maça hazýr olmadýklarýný söyleyebiliriz. Sadece bacaðýna kramp girip maçý býrakan yan hakem deðil, diðer hakemler de pozisyonlarý süzemiyor, auta çýkan topa korner diyor, avantaj kurallarýný da hiçe sayýyor.
Nereden bakarsanýz bakýn Soma gibi anlamlý ve hepimizin içinde yara olan bir olay için yapýlan bu maç için hem seçilen yer hem de kent yanlýþ. Buna raðmen takýmlarý candan kutlamak gerekir. Ellerinden geleni yapmaya çalýþtýlar.
Galatasaray’ýn çok çabuk iyi bir transfer yapmasý þart. Yoksa hem lig hem de Þampiyonlar Ligi çok zora girer.
Cesare Prandelli’ye gelince, onun yapacaðý pek bir þey yok. Yeni olmanýn yaný sýra elindeki kadro bu. Forvetsiz bir takým aldý, onunla oynama çalýþýyor ve yönetimin bir an önce bu ihtiyacý gidermesi þart.