ULUSLARARASI alanda yaþanan geliþim ve deðiþimler sonucunda tüketicilerin çevreye dost, insan saðlýðýna duyarlý güvenli gýda talepleri, tarýmsal arzý yönlendiren en önemli etken halini aldý. Ülkeler ‘Ýyi Tarým Uygulamalarý’ ile güvenilir yani saðlýklý tohumdan elde edilen ürün ile ilaç kalýntýsý olmayan taze sebze-meyve ile saðlýðý koruma yönünde izlenebilir bir toprak geliþtirme peþindeler. Þu an yediðimiz çoðu sebze ve meyve de ilaç kalýntýlarý olabiliyor. Bu dehþet verici durumda beslenme uzmaný olarak günde en az 5 porsiyon sebze ve meyve yiyin önerisini verirken tereddütler yaþadýðýmý da itiraf etmeliyim. Þu an için yapýlabilecek 2 önemli nokta var. Birincisi meyve ve sebzelerin halde ilaç kalýntýsý tespit edilen ürünlerin manav ve marketlere ulaþmasýný önleyecek bir denetim getirilmesi þart gibi görünüyor. Ýkincisi ise çiftçi ve ilaçlamayý yapacak kurumlarýn ziraat mühendisleri tarafýndan uygun doz ve yöntemlerle devlet kontrolü ile yapýlmasýnýn doðru olacaðýnýn altýný çizmek istiyorum.
KANSER AJANLARI GÜMRÜÐE TAKILDI
GÜVENÝLÝR besin arayýþý içerisinde bulunan tüketici özellikle taze sebze ve meyve açýsýndan oldukça endiþeli bir tutum içerisinde. Endiþelerin en önemli kaynaðý ihraç edilen toplam 30 ürünün Avrupa Birliði sýnýr kapýsýnda yapýlan kontroller sýrasýnda yeþil biber, portakal ve patlýcanda belirlenen ilaç kalýntýlarý nedeniyle ürünlerin geri çevrilmesinin raporlanmasý ile netleþti. Özellikle ilaç kalýntýlarýnýn insanlarýn hormon sistemleri, sinir sistemleri ve kansere neden olan mekanizmalarý nedeniyle saðlýklý sebze ve meyve de bulunmamasý gereken bir ajan olduðu da bilimsel araþtýrmayla netleþmiþ doðru bir bilgidir.