Türkiye ve bölge bir ateþ çemberinden geçiyor… Irak’ýn hem içi hem de sýnýrlarý çok sýcak. Merkezi Baðdat hükümeti içeride terör örgütü DAEÞ ile mücadele ediyor. Irak ordusu gücünün neredeyse tamamýný bu mücadeleye adamýþ durumda. Türkiye sýnýrýnda ise Kuzey Irak bölgesel yönetimi baðýmsýzlýk referandumu yaptý. Barzani’nin bu hamlesi hem Baðdat’ýn hem Ankara’nýn hem de Tahran’ýn sert tepkisine neden oldu. Þimdilik askeri müdahale yapýlmadý, ticari yaptýrýmlar devrede. Ancak bu askeri müdahale olmayacak anlamýna gelmez. Irak’ta durum böyle…
Ya Suriye?
Ýç savaþ tüm acýmasýzlýðý ile devam ediyor. Savaþ sadece Suriye’yi deðil tüm Ortadoðu’yu yakýyor. Özellikle Türkiye, sýnýrýnda oluþan terör koridorunu engellemek için Fýrat Kalkaný Harekatýný yaptý. Þimdi de Ýdlib…
Bölge böyle tarihi bir süreçten geçerken haber kanallarý bu geliþmeleri nasýl takip ediyor? Seyirciye nasýl aktarýyor?
Baþtan söyleyeyim… Durum maalesef iç açýcý deðil… Bölge bu kadar sýcakken televizyonlarýn deneyimli muhabirleri sahaya inmeyi düþünmüyor… Sýnýra gönderilen muhabirlerse sadece ezberledikleri cümleleri canlý yayýnda tekrarlýyor… Ekranda haber sunan muhabir kökenli arkadaþlarsa sahayý unutalý çok oldu! Stüdyoya uzman olup olmadýðýna bakýlmadan birkaç konuk davet ediliyor. Sonrasý kolay… Büyük büyük laflar… Derin analizler…
Bu haber kanallarýnýn yayýný doldurmak için baþvurduðu en kolay ve en ucuz yol… Yaný baþýmýzda olan biteni bile yabancý haber ajanslarýnýn verdiði kadar bilgiyle anlamaya çalýþýyoruz… Oysa sahanýn nabzýný tutamayan bir gazeteci hiçbir zaman saðlýklý bir deðerlendirmede bulunamaz…
Maalesef medya patronlarýnýn her geçen yýl bütçeyi kýsmalarý bunlarýn temel nedenlerinden biri… Masa baþý gazetecilik ucuz olduðu için patronlar bunu tercih ediyor.
Televizyon yöneticileri patronlarý ikna edebilirse saha haberciliði yeniden o eski günlerine dönebilir belki… Böylelikle Mehmet Ali Birand, Çoþkun Aral, Mithat Bereket, Ardan Zentürk, Fuat Kozluklu gibi nice saha gazetecisinin yetiþmesinin yolu bir kez daha açýlýr belki…
