İşler yolunda giderken, bir anlık terslik olursa; hemen paniğe kapılmak gibi, olumsuz bir tavrımız var... Bu durum; günlük hayatta hepimiz için, sporda da, her kulüp için geçerli. Medyamız da zorda kalan kulüplerin aleyhine yüklenmek için; adeta pusuda bekliyor gibi, ne kadar olumsuz haber varsa hepsini üstlerine boca ediyor. Sanki bundan keyif de alıyorlar.
Beşiktas 7 puanlık farkı 2’ye indirince; aleyhinde yazmak kuralmış gibi, aç akbabalar misali kulübe üşüştüler.
Durum değerlendirmesi yapmak, sorunları irdelemek, çözüm süreçleri üretmek için fikir yürütmek başka şey... Düşene bir de ben vurayım diyerek, ortalığı yangın
yerine çevirmek başka şeydir. Türkiye’de ikisi birbirine karıştırılıyor.
★★★
Cenk Tosun’un babası, oğluna yönelik eleştirilere cevap yetiştirmeye çalışırken; Talisca için “Umurunda mı Beşiktaş” diye, hedef saptırıyor. Bu futbolcu, Volkan’a cinsel içerikli parmak işareti yapmış ve ceza kuruluna da sevkedilmiştir ama; takıma yararı sorgulanamaz. Ben de Beşiktaş’ı çok umursadığını söyleyemem. Fakat adam işini önemsiyor... Ne yapmak istiyorsa, doğru yapmaya çalışıyor. Onsuz bir Beşiktaş’ın topal kalacağını düşünüyorum. Bu haliyle kendini düşünürken, Beşiktaş’ı da düşünmüş oluyor.
Hareketi elbette kötü/yersiz/çirkin... İyi bir profesyonel gibi görünse de, eksik bir profesyonel oldugu ortaya çıktı. Volkan Demirel’in, en kibar futbolcuyu bile çileden çıkaracak vasıfta bir “Tahrik ustası” olduğunu bilmemize rağmen; Talisca’nın o hareketine hoşgörü gösterilemez. Hakem ve gözlemci raporu olmadan; sadece görüntüyle PFDK’ya sevkedilmesi bile, doğru olmuştur.
★★★
Talisca ve Quaresma’nın, Cenk Tosun’a pas vermede pek istekli olmadıkları açıkça belli... En uygun pozisyonda bile, onu görmezden geliyorlar. Ortada büyük bir fark varken, bunları hissetmek zordur. İş zora girince kafaya dank eder. Cenk Tosun’daki performans düşüklüğünün, sadece kendisinden kaynaklanan bir sorun olmadığını düşünüyorum. İyi durumda olduklarını sanan futbolcuların bile, kendilerini sorgulamaya ihtiyaçları var.
Sakin kafayla düşün Beşiktaş!
