Þampiyonluk, altýn tepsi içinde gelmez

Beþiktaþ-Fenerbahçe maçý; pusuya yatanla, düello etmeyi göze alan iki hasýmýn hesaplaþma anýydý... Sarý-lacivertliler, hiç acelesi olmayan insanlarýn sakin tavrýyla; rakibinin takýlýp sendeleyeceði bir boþ anýný kolluyordu. Bu pozisyonunu, maç bitene kadar hiç bozmadý. Son dakika, son saniye ve neredeyse son salise golüyle; “Sabreden derviþ muradýna ermiþ” atasözünü hayata geçirdi.

Suç mu, deðil...

Ayýp mý, deðil...

Günah mý, deðil...

Hata mý, deðil...

Buna dense dense, “ At binenin, kýlýç kuþananýn” denir. F.Bahçe, maç yazýmýn baþlýðýndaki gibi, sürpriz iþleri kurumu/þirketi/eksperi gibi... Ne yapýyor ediyor, þeytanýn bile aklýna gelmeyecek anda, ortaya çýkýveriyor.

Bir/iki/üç/beþ... Bu sürprizlerin ardý arkasý kesilmiyorsa; F.Bahçe’nin bu iþi bilerek, tasarlayarak ve aktivasyona geçirerek, bir proje halinde sunduðunu kabul etmek gerek. Þans faktörü bir yere kadar...

***

Beþiktaþ elbette aðýr bir darbe aldý. Baþakþehir’le olan farkýn iyice azalmasý, bu iþ bitene kadar temiz bir uyku çekmelerine bile fýrsat vermez. Hep diken üstünde kalacak...

Bugüne kadar ve buraya kadar, baþka takýmlarýn “Uzun soluklu” olarak pek de sergileyemediði futbolla gelen Beþiktaþ; iyi þeyleri yapmasýný bilen ve bunu sýkça tekrarlayabilen bir kulüp... Hedefini/umudunu/hak ettiðini kaybetmedi, sadece avantajýnýn oranýný düþürdü. Sýrf bunun için, karalarý baðlamaya gerek yok.

Maç bitti, geride kaldý... Saat ekranýndaki akrep ve yelkovanýn, 24 saat sonra tekrar baþa dönmesi gibi, Beþiktaþ da rutin ve doðal devinimini sürdürmeli... Zemberek atmadýkçca, saat bozuldu sayýlmaz. Beþiktaþ kendini yeniden kurmalý.

Þampiyonluklarý kimse kimseye altýn tepsi içinde, altýn sýrmalý bohçalara sarýlmýþ bir vaziyette ikram etmiyor. Acý, korku, ýzdýrap, endiþe ve hatta gözyaþý, iþin hamurunda var. Çile çekeceksiniz ki, elde edeceðiniz þeyin gerçekten ve ruhani kýymeti olsun. Ayaða kalk Beþiktaþ!