Sana git yaşa dedik öl mü dedik?

Bölük gibi filmler sinema eleştirmenini zorda bırakan yapımlardır. Her şeyden önce bu karmaşık ortamda vatanını korumak için can vermeye razı çocukların hikayesini anlatıyor. Böyle bir konuyu sinemasal olarak eleştirmek gerçekten zor. Bir de film büyük eksikliklerle beraber beklenmedik başarıları da içinde barındırıyorsa iş iyice içinden çıkılmaz oluyor. Bölük filmi yönetmeni Aytaç Ağırlar’ın 1996 yılında yaptığı kendi askerliğinden alıntıları içeriyor. 

DİKKAT ÇEKEN ÜÇ KLİŞE

Ağırlar karşılaştığı hikayeleri birleştirmiş ve bir grup gencin askere teslim olmalarından itibaren terhislerine kadar geçen zamanı sinemalaştırmış. Yani aslında diğer asker filmlerine göre farklı bir yol izlemiş. Daha kişisel, daha psikoloji bazlı bir hikaye konu etmiş Ağırlar. Filmin bazı bölümleri gerçekten çok başarılı ve duygusunu izleyiciye geçirebiliyor ama bazı yönleri ise inanılmaz klişelere boğulmuş. Hem klişe, hem komik kalmış. Mesela tanımadığı bir kadından telefon alan askerin, bölükte sürekli o kadınla konuşup ona aşık olması, kadının ise kendini askere göstermeme inadı. Bu inadın arkasında kadının tekerlekli sandalyeye mahkum olduğunu görüyoruz, klişe 1... Daha sonra sürekli ceza alıp askerliğinin uzamasını isteyen bir erin hikayesi var. Bu er askerliği biter bitmez kan davasından vurulup öldürülüyor, klişe 2... Şehit olan askerlerin televizyonda isimleri sayılırken spiker sevgilisinin de öldürüldüğünü yayın esnasında anlıyor, klişe 3... Yani bütün bunlar aslında yönetmenin becerisinin kısıtlı olması sebebiyle bu kadar eklenti kalıyor senaryo içinde. Gelelim filmin iyi olan kısmına. Filmin ilk sahnelerinden itibaren bir bölüğün yaşamı, erlerin usta birliklerine teslim olma anları inanılmaz bir gerçeklik ile verilmiş. Üstelik yönetmen Aytaç Ağırlar kendi siyasi görüşünü ve hayat algısını da filme işleyebilmiş. Şu bunu söyler bu buna itiraz eder dememiş. Bu da bence bir yönetmen için çok önemli bir doğru. Yanlışlarını bile cesaretle yapan insanın önü açıktır. Filmi seyrederken bir şeyi daha anlıyoruz. Yönetmen aslında yaşadığı ve gözlemlediği şeyleri sinemalaştırırken çizgisini yükseltiyor. İş çatışma sahnelerine, kahramanca şehit olmalara gelince ne yazık ki film öğrenci bitirme işlerine dönüyor. Filmin ana öyküsünde yer alan yetimhanede büyümüş Murat’ın askerliği ve şehit olması yönetmenin dikkatle çalıştığı bölüm. Özellikle şehit olan Murat’ın insanlara bıraktığı bir mektup var ki dış ses olarak bu mektubun okunduğu sahne filmin zirve yaptığı yer. Filmdeki gibi bu yazının sonunu da o sözlerle tamamlıyorum: “Bu yazı bir komando er mektubudur ve siz bunu okuyorsanız ölmüşüm demektir.

FİLMİN KÜNYESİ

Yönetmen: Aytaç Ağırlar

Senarist: Aytaç Ağırlar

Oynayanlar: Kaan Yıldırım,

Hakan Kurtaş, Alina Boz ile Aykut Akdere

Yapım: 2017, Türkiye

Testere: Jigsaw Efsanesi

Polisler bir dizi cinayetten sonra, Jigsaw katilinin tüm işaretlerini taşıyan ve on yıl önce ölmüş bir erkeğin hayaletini kovalamaya başlarlar. John Kramer, dünyaya hayatın kendisi için minnettar olmamız gerektiğini hatırlatmak için geri mi dönmüştür? Yoksa bu olay, başka bir katilin kurduğu tuzak mıdır?

FİLMİN KÜNYESİ

Yönetmen: Michael Spierig, Peter Spierig

Oynayanlar:Laura Vandervoort, Tobin Bell, Hannah Emily Anderson, 

Yapım: 2017, ABD, 91 Dk.

Macera Günlükleri: Sihirli Adaya Yolculuk

İngiltere’deki 9 yaşındaki Mo ve 12 yaşındaki Melody’nin hazine avcısı babaları Willard, çocuklarına ipuçları bırakarak ortadan kaybolmuştur. İki kardeş ipuçlarını çözmek için babalarının dostu Hint bilim adamı Profesör Shonku’nun yardımına başvururlar. Yanlarına robot yardımcıları Robo’yu da alarak Himalayalar ve Nepal’in buzullarında geçen macera dolu bir yolculuğa çıkarlar.

FİLMİN KÜNYESİ

Filmin orijinal adı: The Shonku Diaries: A Unicorn Adventure

Yönetmen: Kamal Bansal

Senarist: Simon Jowett

Yapım: 2017, Hindistan

Kare

Boşanmış, iki çocuk babası ve hayırsever Christian, çağdaş sanat müzesinin saygı duyulan küratörüdür. Bir sonraki şovu, Kare isminde bir enstalasyondur. Ancak bazen prensiplerinize uygun adımlar atmanız zordur: Christian’ın, telefonunun çalınmasına verdiği tepki onu, istemediği utanç verici durumlara düşürecektir.

FİLMİN KÜNYESİ

Yönetmen: Ruben Östlund

Senarist: Ruben Östlund

Oynayanlar:Claes Bang, Elisabeth Moss, Dominic West,Terry Notary

Yapım: 2017, Almanya, İsveç, 142 Dk.

Dünyanın En Güzel Kokusu 2

Derya’nın ölümünün ardından yıkılan Hakan çocuğu Elif Zeyno için hayata tutunmaya çalışır. Bir gün tesadüf eseri Canan ile tanışır. Yavaş yavaş Hakan’ın hayatına giren Canan, Hakan’ı tekrar hayata döndürebilecek midir?

FİLMİN KÜNYESİ

Yönetmen: Mustafa Uğur Yağcıoğlu

Senarist: Mustafa Uğur Yağcıoğlu

Oynayanlar: Rıza Kocaoğlu, Tuba Ünsal, Bestemsu Özdemir, Ege Aydan

Yapım: 2017, Türkiye

OHA Diyorum

Film basit oto hırsızlığıyla başlıyor. Arabada Fırat’ın kızının doğduğundan bu yana çekilmiş fotoğraf ve videolarının olduğu ve tek hard disk vardır. Melih, Fırat ve Alper, hard diski alabilmek için yola düşünce kendilerini komik bir maceranın içinde bulurlar.

FİLMİN KÜNYESİ

Yönetmen: Ersan Özer

Senarist: Ersan Özer

Oynayanlar: Melih Abuaf, Fırat Sobutay, Alper Rende, Bahar Şahin

Yapım: 2017, Türkiye