Halil Karaduman’ý bilir miydiniz? Bir konser dönüþü, Almanya’da, kalp krizinin aramýzdan aldýðý kanun üstadý olduðunu mutlaka okumuþsunuzdur; o sebeple bildiðinize eminim. Ancak benim sorum geçmiþ zaman kipinde: Ölümünden önce duymuþ muydunuz Halil Karaduman’ýn ismini?
Bilmiyor idiyseniz kýnayacak deðilim. Çünkü toplumun büyük bir bölümü, bizim öz musikimizin nice üstad sanatçýsýndan, ancak vefatlarý sonrasýnda haberdar oluyor. Yaþarken kadri-kýymeti bilinmeyen nice bestecimiz, bir çalgý âletini hakkýný vererek çalan sanatçýmýz, Allah vergisi sesini ustaca kullanan ses sanatçýmýz çok... Sanatçýlarýn bile birbirini tanýmadýðý bir ülke burasý...
Neþet Ertaþ gibi eþi benzeri 40 yýlda gelmez bir ustanýn ismini hiç duymadýðýný popüler bir pop þarkýcýsýnýn aðzýndan iþittiðimde de kýzmamýþ, kýnamamýþtým. Allah bilir, elinde üç telli saz tutan veya kanun gibi, ud ve tanbur gibi bize ait enstrümanlarý çalan birini gördüðünde kulaklarýný iki eliyle týkayan
‘sanatçýlar’ bile vardýr ülkemizde... Musikiyle haþýr neþir bir ailede doðan
Halil Karaduman ünü çoktan yurtdýþýndaki müzik çevrelerine ulaþmýþ, buna karþýlýk ülkemizde dar bir sanat muhiti tarafýndan tanýnan bir üstadtý. Bir çok defa kendisini dost muhitlerinde dinlediðim için biliyorum; haklý kazanýlmýþ bir üne sahipti. Kanunu eline yakýþtýran, tellere dokunduðunda baþkalarýnýn kolay keþfedemeyeceði sesleri çýkartmayý baþaran üstad bir sanatçýydý. Tanýyanlarýn bazýlarý bile onun besteci kiþiliðini vefatý sonrasýnda öðrendiler... Ne zaman ayný mecliste buluþsak kendisinden mutlaka iki eseri dinlemek istemiþimdir:
Ahmet Hamdi Tanpýnar’ýn ayný adlý þiirinden bestelediði
Leyla ile hemen hepsini konserler vesilesiyle tanýdýðý Batý ülkelerinin müziklerinden derlediði
‘dünya turu’... Kanunuyla önce Arap ülkelerine uðrar, oradan
Pasa Doble ile Ýspanya’ya geçip
Kalinka’yla Rusya’ya eriþir, arada
Mozart’ýn Türk marþýnda gezinir, gezinirken Almanya’yý, Fransa’yý da ihmal etmezdi. Bu satýrlarý yazarken bir yandan da birkaç ay önce verdiði resitalde istek üzere çaldýðý
‘dünya turu’nu
dinliyorum... Ustalýk böyle bir þey iþte... Geçenlerde bir toplantýda tanbur üstadý
Necdet Yaþar’ý uzaktan fark ettim. Yaylý tanbur üstadý
Fahrettin Çimen nicedir musiki ortamlarýndan çekildi. Bunlar musikimizin dev isimleri.
Yaþar Özel ve
Samime Sanay’ýn da içinde yer aldýðý usta ses sanatçýlarýmýz bilgi ve deneyimlerini yeni gelenlere aktarma konusunda heveslerini hiç yitirmediler. Eskimeyen sesler, çaldýklarý sazlara anlam katan sanatçýlarýmýz hiç az deðil. Az deðiller, ancak kýymetlerini bilen çok az... Marifetin iltifata tâbi olduðu alanlarýn en baþýnda sanat geliyor. Yýllarýný vererek elde ettiði ustalýðýn yeterince ilgi görmediði hissi bir sanatçý için kahredici; onun bu durumunun arkadan gelen gençlerin hevesini yok etmesi ise sinir törpüsü... Sanatçýlarýmýza yaþarlarken deðerli olduklarýný hatýrlatacak saðlýklý bir topluma özlemimiz sanki hiç bitmeyecek... Ülkemizin en önemli kanun virtüözlerinden
Halil Karaduman’ý vefatýndan önce muhtemelen çoðunuz tanýmýyordunuz. Tanýtmasý gerekenler görevlerini yapmadýðýna göre nasýl tanýyacaktýnýz ki?