Bir zamanlar çoðunun mümkün deðil dediði tarihi olaya þahit olduk, 30 yýllýk iþgal son buldu.
Halen pürüzler var, halen barýþ belgesine imza atamayan Ermenistan faktörü var karþýmýzda.
Lakin günün sonuna odaklanýrsak, iyi bir yeni tarihi süreç çýkýyor karþýmýza
Azerbaycan halký, ordusu, baþkomutaný ve devleti, bu tarihi fýrsatý konjonktüre göre deðerlendirerek fetih sayfasýna imza attý.
Burada Türkiye'nin duruþu sadece söylemde deðil eylemde de tutumu hayati anlam taþýdý.
Türkiye bu güçte, bu dirayette, bu vizyon ve cesarette olmasaydý Azerbaycan 30 yýllýk hüznü zafere dönüþtürecek alt yapý hazýrlýðýný yapmamýþ olsaydý halen Minsk grubu masallarýný dinliyor olacaktýk.
Þimdi gelelim esas meseleye;
Artýk geride kalaný deðil, ileride yapýlacaklarý, yeni dünya düzeninde nasýl birlik oluþturabiliriz sorusunun cevabý için alt yapý inþasýný düþüneceðiz.
Türkiye- Azerbaycan beraberliðinin nasýl bir sonuç oluþturduðunu, savunma sanayisi geliþmiþ Türkiye'nin varlýðýnýn nasýl bir anlam taþýdýðýný, Türk diplomatik aklýnýn nasýl sonuca vesile olduðunu, Türk askeri savunma aklýnýn ve doktrinin nasýl neticeye götürdüðünü sadece bugün deðil gelecekte de kitaplardan öðretileceðini þimdiden söyleyebiliriz.
Bu birliðin yeni geniþ çaplý birliklerin de temelini attýðýný dile getirebiliriz.
Dünya uzun zamandan beri yazdýðýmýz çizdiðimiz gibi ulus devletleri ile þirketlerin savaþýný seyrediyor.
Bu birlikteliklerin yeni ittifaklarýn doðuþuna evrileceði açýktýr. Yeni ittifaklar yeni kudretli devletlere dönüþümünü saðlayacaktýr anlamý taþýyor.
Bu durumda önümüzdeki süreci nasýl okumalýyýz?
Asya pasifik kriz odaðý olacaktýr ve anlaþýlan buna hazýrlýk yapýlýyor. Bu durumda ortada olan güçlerin tek baþýna mücadelesi mümkün gözükmüyor.
Nedeni basit, dünya adeta küçük bir köy oldu, küresel iliþkiler aðý herkesi birbirinden asýlý duruma soktu. Bunun bir taraftan olumlu ama diðer yandan da olumsuz taraflarý vardýr..
Milli manevi deðerlerin darbe aldýðý dönemdeyiz hem de.
Bu kasýtlý davranýþlar yeni dünya anlayýþýnýn temelini oluþturacak detaylarýdýr.
Burada tek baþýna korunabilmek, denge unsuru olarak masaya oturmak mümkün gözükmüyor.
Güç birliði sadece þiirsel, romansal temalarýn esas ana temeli deðildir artýk. Güç birliði, korunabilmek, güce dönüþebilmek için vazgeçilmezimizdir.
Türkiye en güçlü akýl merkezidir, Ýslam dünyasýnýn en strateji üretecek beynidir, savaþabilecek en kudretli yapýsýdýr.
Peki hal böyle olunca 1000 yýl öncesi gibi Anadolu hamurun mayasý olarak karþýmýzdadýr.
Tecrübe, devlet geleneði, savaþ kabiliyeti, ilim irfan ve hikmet bir aradadýr Anadolu mayasýnda.
Karabað Zaferi bölgesel anlamda bize küresel düsturun testi oldu. Farkýndaysanýz þimdi yazdýðým konunun testi Karabað'da yapýldý.
Durum böyleyken þimdiden Cihan Devleti'ne dönüþmemiz için düþünme zamanýdýr.
Türkiye'nin baþýný çekeceði yeni Cihan gücüne dönüþmemiz için fýrsatý deðerlendirebilmekte yarar vardýr. Azerbaycan, KKTC, Bosna, Pakistan, Katar gibi daha nice ülkelerin bu birlikteliðe güç vereceðini belki bugün deðil ama bir gün konuþacaðýz hiç kuþkusuz
Ulus devletlerine karþý savaþ ortamýnda buna karþý durmanýn düsturu varken ve bunun örneði Karabað Zaferi ile gösterilmiþken, bunun devamý da gelecek ve gelmelidir.
Þu anda Türkiye'siz çoðu konularda hareket edilemeyeceði sinirlerini bozsa da anlamýþ durumda çoðu büyük güçler.
Türkiye Kafkasya'da, Libya'da, Akdeniz'de, Balkanlar'da vazgeçilmezdir. Çünkü esas denge unsurudur.
Bu gidiþat Karabað Zaferinin temel taþý oldu. Þimdi de Karabað Zaferi yeni cihan gücüne dönüþmemizin temel örneðidir.
Türkiye üzerine oynanmak istenen oyunlarýn sebebi de budur.
Cihan devleti oluþumu için güç birliði þarttýr. Bu bakýþ açýsýný Türkiye ile kader birliði yapacak devletlerin ve toplumlarýn da tartýþmaya açmasý gerek. Azerbaycan bunun için en cesur ve en örnekleri dolu zemindir. Azerbaycan aydýný bunu idrak edecek ve tartýþmaya açacak derinliðe sahiptir. Bu tek baþýna Türkiye'nin düþünmesi gereken bir durum deðildir. Zira bunu Türkiye yaptýðýnda hemen devreye fitne fesat üretecek yaný baþýmýzdakiler giriyor. Demek ki yeni dünya için kudrete dönüþmenin yolu, yeni ittifaklar ve ortak devlet aklýdýr.
Türkiye merkezli cihan devleti aklý.
Azerbaycan toplumu bunun tartýþýlacaðý en güzel, en cesur tarlasýdýr.
Çöktürülmekten korunmanýn, devletlerimizin kalýcý olmasý için güç birliðine gidilmeli ve yeni cihan gücü oluþturmanýn tam zamanýdýr.