Siyasette zaman zaman partiler farklý eðilimlere kapý aralayabilir. Partinin ana eksenine eklemlenecek yeni isimler yahut söylemler politikaya dinamizm katabilir. Eskiden bu süreçler kongrelerde partiye yeni isimlerin katýlmasýyla gerçekleþirdi.
Birinci tur sonrasý Kýlýçdaroðlu'nun ittifaký sürüklediði zemin ise þaþýrtýcý düzeyde. Bir virajý alýrken hesap yaparsýnýz. Hele aðýr ve hantal bir araç kullanýyorsanýz eðim, sürat, yük, zemin hesabý yapmanýz gerekir. Yeþil Sol Parti'yle (HDP) gizli nikah kýydýktan sonra Zafer Partisi'ne giden Kýlýçdaroðlu sebze hâline yük yetiþtirirken þarampole yuvarlanan kamyon þoförünü andýrýyor.
Bugüne kadar evdeki hesabý çarþýya uymayan Millet Ýttifaký'nýn kaptaný, son virajý alýrken üzerindeki yükü devirecek. Sýðýnmacý karþýtý bir dil geliþtiren ve bugüne kadar rasyonel hiçbir politika üretemeyen Ümit Özdað'dan destek isteyen Kýlýçdaroðlu'na sosyal demokrasi dersi vermemiz gerekiyor. Üyesi olduðu Sosyalist Enternasyonel'i unutarak, Ümit Özdað'ýn ayaðýna gitmesi savrulmanýn âlâsýdýr.
Ýttifak içerisinde "Kazanamayacak Aday" ilan edilen ve HDP oylarýný garanti ettiði için adaylýðýný dayatan Kýlýçdaroðlu için birçok þey söylenebilir ancak esas meselenin "güven" olduðunu söyleyebiliriz.
Kendi parti tabanýnýn bile itiraz ettiði Kýlýçdaroðlu, içine düþtüðü savrulmayla aslýnda siyaset kurumuna zarar veriyor.
Siyasetin çözüm üretmesi ve entelektüel sermayeden faydalanmasý gerekirken Kýlýçdaroðlu ve ekibi reklam ajanslarýnýn masa baþýndaki taktikleriyle ancak buraya kadar gelebildi.
Birinci turda Erdoðan, her sandýða itiraz etseydi daha yüksek oy alabilecekti ancak ikinci turda seçimi daha büyük bir farkla kazanmasý, Türkiye demokrasisi için büyük kazaným olacak ve Batý destekli hücumlarýn da önünü kesecektir.
Erdoðan karþýtlýðýnýn kimi þirketlerde, plâzalarda, bankalarda, kulüplerde bir "sosyal statü" belirleyicisi olmasý aslýnda anti-demokratlýðýn beyaz yakalýlarda daha yaygýn olduðunu gösteriyor.
Seçimin sonuçlarýna tahammül edemeyen kitlenin sahte anketlerle aldatýlmasý siyaset kurumunu zedeliyor. Üstelik depremzede yurttaþlarýn tercihlerine saygýsýzca hakaret edenler hiç de az deðil. Sosyal medyada yanký odalarýnda konuþanlar ise gerçek hayatla karþýlaþýnca þaþkýnlýklarýný hala atlatamadýlar.
Ýkinci turda TBMM çoðunluðu önemli bir avantaj. Zaten seçmen oy verirken bunu da hesaba katmýþ. Oy oranlarýna baktýðýmýzda bize bazý mesajlar veriyor.
Cumhur Ýttifaký'nýn oy oraný %49,47 iken Erdoðan %49.52 oy aldý. Erdoðan % 0,05 fazla oyla farklý eðilimlerden de oy almýþ. Bu oraný küçük görebilirsiniz ancak yine de anlamlý buluyorum.
Kýlýçdaroðlu ise kendisine destek veren üç ittifakýn (Millet Ýttifaký, Emek ve Özgürlük Ýttifaký, Sosyalist Güçbirliði Ýttifaký) oy oraný %45.85 olmasýna raðmen %44.88 oy aldý. Bu aradaki farký hafife alamayýz. Kýlýçdaroðlu %1.03 oranýnda oy eksiltmiþ. %1 oy 544.424 seçmene denk geldiðine göre 560.756 kiþi Kýlýçdaroðlu'ndan kaçmýþ. Giden oylar Erdoðan'a, Sinan Oðan'a ve Muharrem Ýnce'ye gitmiþ görünüyor.
28 Mayýs'ta Erdoðan'ýn, Cumhur Ýttifaký tabanýnýn yaný sýra güvenlik politikalarý konusunda hassas Sinan Oðan ve Muharrem Ýnce seçmeninden oy alacaðý kesin. Kýlýçdaroðlu'nun yabancý karþýtlýðýna prim vermesinden ve kamyonu devirmesinden sonra, Erdoðan'nýn bu turda TÝP, YSP, TKP seçmeninden de oy alacaðýný söyleyebiliriz.