Sayýn Kýlýçdaroðlu’na ilk defa hak veriyorum

Bizim ideal bir parlamenter sistemimiz hiç olmadý, 10 Aðustos 2014’ten sonra ise “çakma”sý bile kalmadý.

Fiili yönetim biçimimiz yarý baþkanlýk sisteminin ta kendisidir.

Parlamenter sistem de demokratik bir çözüm olmakla birlikte, hem Türkiye için ideal bir sistem deðildir hem de çok daha büyük anayasa deðiþiklikleri gerektirir.

***

CHP, olmayan parlamenter sistemi cansiperane savunuyormuþ gibi görünerek, yüzde 25 oy ile sürekli iktidarýný sürdürmeye çalýþýyor.

Bunu saðlayabilmek için önemli miktarda “Hayýr” ithal etmeleri gerekiyor.

Kýlýçdaroðlu “Made in FETÖ” takýyelerle CHP’nin vesayet iktidarýný ve kendi parti diktatörlüðünü sürdürmeye çalýþýyor.

Ve...

Emeklerinin boþa gitmediðini, “Evet” cephesindeki birçok seçmenin kafasýný karýþtýrmayý baþardýklarýný iddia ediyorlar!

Bir AK Partili, Kýlýçdaroðlu’na neden inanýr?

Bu iddianýn irdelenmesi gerekir.

Çünkü bu referandumda insanlar, deðiþiklik maddelerini deðil, “Evet” ve “Hayýr”ý savunanlarýn güvenilirliðini oylayacak.

Bu iddiaya göre bazý muhafazakarlar, Kýlýçdaroðlu’nu Tayyip Erdoðan’dan, Binali Yýldýrým’dan ve Devlet Bahçeli’den daha güvenilir buluyor demektir.

“Bu memlekette darbe olursa tankýn üzerine önce ben çýkarým”diyen ama 15 Temmuz gecesi kapýdaki tankýn çekilmesi için darbecilere yalvaran, öte yandan, bir kere olsun “Bu hýyanet FETÖ iþidir” diyemediði gibi, tam aksine FETÖ’yü savunmak için “Kontrollü darbe” safsatasýný uyduran birine nasýl inanýlabilir ki?

MHP’deki kafa karýþýklýðý izah edilebilir.

Partideki “Hayýr” fitnesi, FETÖ’nün daha önce baþlattýðý operasyonun devamýdýr. Yoksa hiçbir ülkücü, PKK katillerinin tercih ettiði renkleri yanýna bile yaklaþtýrmaz.

Ama AK Parti’deki “kafasý karýþanlarý” anlamak çok daha zordur.

Zira, yýllardýr birlikte nice badireler atlattýðý, kader arkadaþlýðý yaptýðý Erdoðan’a güvenemediði için Kýlýçdaroðlu’nun uyarýlarýný (!) ciddiye aldýðýný söyleyebilecek bir AK Partili olamaz.

'Evet' diyen CHP’liler, 'Hayýr' diyen AK Partililer

Çok sayýda CHP’li seçmenin hatta kadýn kollarý genel baþkanýnýn bile “Evet” dediði bir anayasa paketine, bir AK Partili'nin “Hayýr” demesi eþyanýn tabiatýna aykýrýdýr.

O halde gerçekten bir kafa karýþýklýðý varsa sebebini paketin dýþýnda aramak gerekir.

***

Siyasetin ülke ve millet için yapýlmasý gerektiðini düþünürüm.

Bireysel hedefleri de anlayabilirim ama ülke menfaatlerine ters düþen bir hedefi asla anlayamam.

Bu deðiþikliðin, birçok AK Partili'nin kariyer planlarýný altüst ettiðini, onlarý; “bakanlýk beklerken vekillikten olmak” gibi zor bir akýbetin beklediðini biliyorum.

Ama bu yüzden “kafasý karýþan” bir AK Partili varsa, yeni sistemde milletvekili bile olamayacaðý için “Hayýr” diyen Kýlýçdaroðlu’ndan ne farký kalacak?

FETÖ'den ne farkýnýz var?

Veya…

Kýrgýn, küskün olanlar hatta vefasýzlýða maruz kalanlar, “maðdur olduklarý” için “Hayýr” diyeceklerse, bitmeyen isteklerini yerine getirmediði için Erdoðan’a savaþ açan FETÖ hainlerinden ne farklarý kalacak?

16 Nisan, bir parti kongresi, bir iç hesaplaþma arenasý deðildir.

Peki 16 Nisan nedir?

Kýlýçdaroðlu, “16 Nisan Milli Kurtuluþ Savaþý’nýn ikinci adýmýdýr” diyor.

Kýlýçdaroðlu’na ilk defa katýlýyorum, 16 Nisan Ýstiklal Savaþý’nýn finalidir.

Millet, cephede kazandýðý zaferin tapusunu 16 Nisan’da alacaktýr.

16 Nisan’da ya millet kazanacak, iç ve dýþ vesayet odaklarýnýn bu devlete uzaktan kumanda için taktýðý ‘çip’ler sökülüp atýlacak.

Ya da vesayet perçinlenecek, Haçlý&FETÖ ittifaký, yüz yýllýk rövanþý alacak.

***

Hâlâ kafasýný toparlayamayanlar varsa, “Hayýr” desin ve bu “Ýstiklâl Savaþý”nda yer aldýðý cephenin hesabýný versin.