Sayýn Kýlýçdaroðlu’nun siyasi dehasý

CHP ve Sayýn Kýlýçdaroðlu, en doðal, en yasal, en meþru haklarýdýr, Sayýn Erdoðan’ýn Çankaya’ya çýkmasýný engellemek istiyorlar.

En azýndan, Sayýn Erdoðan’ýn ilk turda seçilmesini engellemek öncelikli hedefleri.

Bu hedefe yönelik de siyasi stratejiler gerçekleþtiriyorlar, bu da en meþru haklarý hatta görevleri.

CHP ve MHP’nin birlikte belirledikleri ve adýna çatý aday dedikleri Sayýn Ekmeleddin Ýhsanoðlu da bu stratejinin bir parçasý.

Sayýn Ýhsanoðlu isminin çatý aday olarak belirlenmesi ne kadar isabetlidir, bunu zaman gösterecektir, bu zaman dilimi Aðustos 2014’ü de aþabilir, bu konuda benim söyleyecek bir sözüm yoktur zira bu belirlenme benim aklýmýn çok ermeyebileceði, siyasetçilerin benden çok daha iyi anladýklarý hesaplamalara, tahminlere dayanmaktadýr.

Ancak, bir konuda, bu konu Sayýn Ekmeleddin Ýhsanoðlu konusu deðildir, CHP ve Genel Baþkaný Sayýn Kýlýçdaroðlu’nun çok büyük bir hesaplama, takdir hatasý yaptýklarýna kuþku yoktur.

Seçim sonuçlarýna yönelik tartýþmalarda herkes, bilen bilmeyen, ben de bilmeyenler kesimine daha yakýným, oranlarla konuþuyorlar, tahminler yapýyorlar.

Oysa, bu seçim, deðiþik bir seçim, özellikle ilk turda önemli olan birinci gelmek deðil, kullanýlan oylarýn yüzde ellisinden bir fazlasýný almak.

Sayýn Erdoðan’ýn, yuvarlak büyüklükler kullanýyorum, toplam 23 milyon dolayýnda oy almasý bekleniyor.

Bu sayý 23 milyon da olabilir, 24 de, 22 de, 21 de, bilemem.

Muhalefetin hedefi de, ilk turda, þayet Erdoðan 23 milyon oy alacak ise, Erdoðan’a verilmeyecek oy sayýsýný 23 milyon artý bir oya çýkarmak olmalý idi.

Temel strateji bu artý bir oya kilitlenmek olmalý idi CHP için.

Ve bakýn, CHP, Sayýn Kýlýçdaroðlu bu zorunlu stratejiye raðmen, nasýl büyük bir hata yaptý?

Sayýn Ýhsanoðlu’nun adaylýðýnýn açýklanmasý ile birlikte CHP’nin ulusalcý kanadýndan bir tepki geldi ve bu kesim kendi adayýný çýkarmak istedi.

Malum, bir kiþinin cumhurbaþkanlýðý adaylýðý için en azýndan yirmi milletvekilinin imzasý gerekiyor.

CHP milletvekilleri arasýndan, Sayýn Süheyl Batum olabilirdi, Sayýn Emine Ülker Tarhan olabilirdi, baþkasý da olabilirdi, adaylýklarý söz konusu oldu ama yirmi imzaya ya da baþka bir iç engele takýldýlar, CHP’nin ulusalcý kesimi aday çýkar(a)madý.

Bu kesimin göstereceði bir aday kaç oy alýrdý, gerçekten bilemem ama þuna eminim, 10 Aðustos’da sandýða gitmeyecek bir kesim CHP’li ya da baþka partilerden benzer görüþte insanlar, mesela Süheyl Batum, Emine Ülker Tarhan aday olsa idiler gidip oy vereceklerdi.

Sayýn Kýlýçdaroðlu’nun Sayýn Ýhsanoðlu tercihi zaten çok doktriner deðil pragmatik bir tercih idi, daha çok oy alabilecek bir aday göstermek yönünde idi.

Bu doðrultuda da Sayýn Kýlýçdaroðlu’nun taktiði, býrakýn ulusalcý kanadýn adayýný kesmek için giriþimde bulunmak, o yirmi imzayý bulmak için bizzat uðraþmak olmalý idi.

Kýlýçdaroðlu sadece Ýhsanoðlu için deðil, Erdoðan’a gitmeyecek her oy için çaba göstermeli idi, tekraren söylüyorum, birinci turda amaç, CHP için, Sayýn Ýhsanoðlu’nun birinci olmasý deðil, Sayýn Erdoðan’a verilmeyen oy sayýsýný Sayýn Erdoðan’a verilen oylarýn bir üzerine çýkarmak olmalý idi.

Ama olmadý, Sayýn Kýlýçdaroðlu bu basit aritmetiði hesaplayamadý.

Siyaset ilke iþi, iyi hizmet üretmek iþi ama biraz da hesap iþi.

Bu kadar basit bir hesabý yapamazsan siyasette maðlup olmak galiba kadere dönüþüyor.

Bu yazýyý o günlerde kasten yazmadým, CHP’ye akýl öðretmek benim iþim ve haddim olmasa gerek.