Beyaz Saray’da geçen perþembe, Baþkan Obama’ya biz soruyu sorduktan sonra basýn toplantýsý bitti... Medya olarak toplu halde çýkarken, evsahibi medyanýn iki üç babasýyla göze geldik... Biri ‘Ýyi soruydu’... dedi... ‘Hocam iki senedir sizin sormadýðýnýz soruyu biz sorduk...’ demedik, tabii ki... Kibarca teþekkür ettik. Ardýndan biri sordu: Cevaptan tatmin oldun mu?
Baþkan Obama’nýn durumdan rahatsýz, ancak dar zeminde olduðunu bildiðimizden elle ‘Çaresizlik’ iþareti yaptýk... Ardýndan sesli ekledik: ‘Takvim... Bir takvim lazým... Hepimize bir takvim lazým’... Hak verdiler... Evet takvim!
Obama’ya -Esad gitmeli diyorsunuz... Ama ne zaman ve nasýl?- diye kýsa bir soru sorduk. Obama da ‘Esad’ýn 2 yýl önce gitmesini tercih ederdik, geçen yýl gitmesini, 6 ay önce, 2 ay önce gitmesini tercih ederdik. Yönetim olarak tutarlý davrandýk ve Esad’ýn meþruiyetinin, halkýna ateþ açýnca bittiðini ilan ettik... Yani cevap, Esad ne kadar erken giderse, o kadar iyi’ dedi.
Ardýndan da ‘Nasýl’ sorusuna karþýlýk: ‘Bunu da konuþtuk. Suriye gibi olaðandýþý zor ve þiddet dolu bir durumla baþetmek için sihirli formül yok. Olsaydý, Sayýn Baþbakanla ben o formülü uygulardýk ve olay biterdi’ dedi.
Sonra da Obama, sihirli formül yerine Þam’a uluslararasý baskýyý artýrmaya ve direniþçileri desteklemeye yöneleceklerini, bunlarý da Türkiye ile yakýn istiþare ve iþbirliði halinde yapacaklarýný belirtti.
Obama’nýn ‘Sihirli formül yok’ lafýný uluslararsý ajanslar da sevmiþler ki, baþlýklara çýkardýlar ve sonraki haberlerde o laf çok tekrarlandý...
Beyaz Saray’dan Suriye konusunda açýkta fazla iþaret olmamasý normal. Obama’nýn hareket alaný dar. Karþýsýnda pireyi deve yapan gaddar bir muhalefet var. O gün Beyaz Saray’da yaðmurda askerlere þemsiye tutturdu- diye muhalefet demediðini býrakmadý. Halbuki Obama da Erdoðan da saðanak altýndaki miting kürsülerinde çok ýslandýlar. Obama diplomatik bir jestle konuðunu korumak için þemsiye tutturdu. ‘Benim ev yakýn, gider elbise deðiþtiririm, ama Sayýn Baþbakana güçlük olmasýn’ dedi... Ayrýca da o askerlerin görevi, Baþkomutan ne emrederse, emri uygulamak. Þemsiye tutulacak: Tut!
Obama ayný askerlere ‘Haydi Suriye’ye’ demeyecek... Bunu biliyoruz. Þu noktada Obama’nýn askerlere verdiði vereceði en tehlikeli emir, þemsiye tutmak... Zaten Suriye’de sorun vuruþacak adam sayýsý deðil, aðýr silah. Þam’ýn uçaklarýný ve tanklarýný vuracak, Hizbullah’ýn aðýr silah gücünü dengeleyecek silah lazým. Hatta ‘Uçuþa Kapalý Bölge’ sorunu da direniþçilerin elindeki silahlarla çözülebilir. Elde saðlam uçaksavar roket olursa, her yer uçuþa kapalýdýr. Orada da NATO þemsiyesi deðil, Manpad füzesi konuþur... Obama’nýn sorunu þu: Aðýr silahlar, Ýsrail’e hiç sempati duymayan gruplarýn eline geçer, sonra da Ýsrail’e karþý kullanýlýrsa, film kopar. Ayrýca ABD muhalefeti Obama’yý Þam’a karþý harekata sürmek istiyor. Ancak bu Suriye’yi sevdiklerinden deðil, maksat Obama’ya tuzak olsun.
Ama eninde sonunda direniþçilere aðýr silah akýþý olacak. Bu akýþýn kontrollü olmasý için bazý formüller mevcut... Ve de bu aþamaya gelmeden önce Obama ‘uluslararasý konferans’ olayýna bir þans vermek istiyor. Obama da, Erdoðan da konferansýn zaman kaybý olduðunu biliyor. Ancak dosta-düþmana ‘bakýn bütün yollarý denedik’ denmesi için, bu seçeneðin tüketilmesi gerek.
Beyaz Saray’da kapalý görüþmelerde iyi-kötü bir takvim ve koordineli hareket planý konuþuldu. Atýlacak adýmlar, muhtemel seçeneklerin planlamasý da yapýldý-yapýlýyor. Bunlarýn sonuçlarýný zamanla göreceðiz. Ayrýca Suriye gibi dinamik ve deðiþken bir süreç için Ankara ile Washington sürekli konuþacak.
Baþbakan Erdoðan ziyaret öncesi NBC TV’sine demecinde ‘ABD’nin Suriye konusunda liderlik yapmasý gereðini’ vurgulamýþtý. Kendisinden birkaç hafta önce Washington’a gelen Katar, Ürdün, Suudi Arabistan ve BAE yetkilileri de ayný þeyi söylediler. Bu ayný zamanda ‘Ya sen liderlik yap ya da biz bildiðimizi yaparýz’ demek... Obama konunun aciliyetini biliyor. Sabýrlarýn taþtýðýný, zamanýn daraldýðýný biliyor. Öte yanda Putin dahil dünyadaki tilkilerin kuyruklarýný birbirine deðdirmeden sonuca gitmesi gerekiyor... O yüzden önce diplomatik seçeneðin tüketilmesine bakýyor... O zamana kadar evet maalesef ölümler sürecek. Zaten o yüzden Suriye vicdansýz bir trajedi.